- 24.07.2015 00:00
Türkiye henüz Suruç'taki IŞİD katliamının şokunu atlatmadan IŞİD ile savaşla karşı karşıya kaldı. Kilis'te IŞİD, Türkiye'ye tank atışı yapıldı ve TSK bu atışa karşılık verdi. Bir askerimiz şehit oldu.
AKP'nin izlediği mezhepçi politika ne yazık ki, bizi savaşla yüzyüze bıraktı. Erdoğan kendi iktidarı için bu savaşı arzu ediyor olabilir ama böyle bir savaş, Türkiye için bataklıktır.
ADAM YOLLAR BOMBA ATARIZ
5 Haziran Diyarbakır'da patlayan bombayı, Salı günü Suruç'da yapılan intihar saldırısını ve dünkü Kilis'teki IŞİD'in Türkiye'ye saldırısını düşündüğümüzde insanın aklına 30 Mart 2014 seçimleri öncesinde Dışişleri Bakanlığı'nın sağır odasında 'gerekirse Suriye'ye 4 adam yollayıp, 8 bomba attırır oraya gireriz' konuşmaları geldi.
Bugün karşı karşıya olduğumuz sorunlar, bu akla uygun politikanın sonuçlarıdır. AKP için IŞİD, ortaya çıkışından bu yana her daim 'bizim iyi çocuklar' oldu.Doğrudan olmasa da dolaylı yoldan kollandı. Hatta Musul Başkonsolosluğu'nun basılması ve 49 rehinenin 101 günlük esaretten kurtulmasında bu ilişkinin başka boyutlarını da gördük.
Erdoğan ve AKP IŞİD'le olan ideolojik ortaklıklarının avantaj olduğunu varsaydılar. Hatta bu akrabalık sayesinden IŞİD'i kontrol edebileceğini de düşündüler.
Ama iyi çocuklar büyüdü ve Türkiye için tehdit oldu.
TÜRKİYE KOALİSYONDAN KAÇTI
IŞİD'ın bölgede bir terör örgütü olarak saçtığı vahşete karşı Batı'nın kurduğu koalisyona Türkiye katılmadı.
IŞİD'e karşı Türkiye'nin katılmadığı bu koalisyonun yerel ortağı PYD ve Kürtler oldu.
AKP'nin bu koalisyona katılmama nedeni de IŞİD'e duyduğu ideolojik sempati oldu. AKP, IŞİD'i PYD'ye yani Kürtlere tercih etti.
Hatırlatmakta yarar var, geçtiğimiz günlerde Erdoğan'a yakın gazetede PYD'nin IŞİD'dan daha tehlikeli olduğu yönünde manşet okuduk. Bu manşet, iktidar kanadının bir bütün olarak IŞİD'e yaklaşımının özetidir.
KİMLE KOMŞU OLACAĞIZ
Bu bakış açısını Suruç katliamından sonra olayın sorumlusu Demirtaş ve HDP'miş gibi başlıklarda da gördük. İktidarın Demirtaş ve HDP'yi hedef alan açıklamalarında da gördük.
Bugün gelinen noktada Türkiye ciddi bir tercih ile karşı karşıya.
Güneyinde iyi ilişkiler kurabileceği bir Kürt bölgesi mi yoksa ideolojik akrabası olan bir terör örgütüyle mi komşu olmak istiyor.
Türkiye buna, dış politikasında 'tamam mı', 'devam mı' kararı ile verecek.
Yorum Yap