Suriye'de çözüm üçgeni: Türkiye-ABD-Rusya

  • 17.05.2013 00:00

 Geçen hafta Reyhanlı'da gerçekleşen saldırının Başbakan Erdoğan'ın ABD ziyaretinin hemen öncesine denk gelmesi, Erdoğan'ın da ifade ettiği gibi dikkat çekicidir. Kuşkusuz terör eylemlerinin bir özelliği de bu tür bir mesaj kaygısıdır. Reyhanlı'da gerçekleşen patlamanın planlanması, kullanılan bomba miktarı, yapanların neredeyse iz bırakmadan kısa sürede ortadan kaybolması; bu eylemin 'profesyonel' bir operasyon olduğunu gösteriyor. 

Olağan şüpheli olan Acilciler ya da başka örgütler, bu eylemin ancak taşeronu ve uygulayıcısı olabilirler. Yine eylemi Suriye'nin istihbarat örgütüne havale etmekte aynı kolaycılığın bir yansımasıdır. Bu eylem, Türkiye'deki taşeronları, Suriye istihbaratını da aşan bir gücün ya da güçlerin bir operasyonudur. Hele hedefin Ankara olduğunu düşünürsek, bu daha açık hale gelmektedir. Başbakan Erdoğan'ın ABD ziyaretinin en önemli maddelerinden birinin Suriye olduğuna kuşku yok. Herkesin cevabının aradığı soru, Erdoğan Obama ile görüşmesinde istediğini alıp alamayacağı.

Suriye'de aradan geçen iki yıldan fazla zamanda şu görülmüştür ki; sorun sadece Esed'in gitmesi ve Baas Rejimi'nin sona ermesi değildir. Suriye'deki sorun, uzunca bir zamandır ABD, Rusya, İran başta olmak üzere küresel güçlerin aradıkları dengeyi hala bulamamış yani tarafların çıkarları konusunda uzlaşamamış olmalarıdır. Bu tablo uluslararası ilişkiler kuramında reelpolitiğin daha baskın olduğunu göstermektedir. Suriye'de ölen, göç eden insanların uluslararası sistem ya da küresel güçler açısından bir değeri yoktur. Olsaydı Libya'ya kaşla göz arasında 'insani' gerekçelerle müdahale edenlerin, Suriye'de ölen 100 bine yakın insan karşısında sessiz kalmazlardı.

Rusya'nın Akdeniz'le bağlantısını sağlayan, silah müşterisi ve müttefikini kaybetmemek; İran'ın Arap uyanışının etkisini ertelemek ve bölgesel çıkarları için Esed ve Baas Rejimi'nin arkasında durduklarını biliyoruz. Ancak sorulması gereken soru Suriye konusunda isyanın başladığı günlerde Esed'e yüksek perdeden itiraz eden, Türkiye'nin hassasiyetlerine önem veren başta ABD olmak üzere Batı, şimdi neden daha geride?

ABD ve Batı'nın Rusya'dan çekindiği için Suriye'ye müdahaleye daha soğuk durduğunu söylemek kabul edelim ki inandırıcı değildir. 

Bugün ABD ve Rusya'yı Suriye konusunda aynı noktaya getiren başka bir şey olması gerekiyor. AB ile Rusya'yı aynı noktada buluşturan şey Esed sonrası Suriye konusundaki kararsızlıktır. Buna yol açan ise Suriye'de Esed sonrasında kurulacak rejimdir. Rusya sözünü geçirebildiği bir Esed'i kaybetmek kadar Esed sonrasında İslami tonu daha belirgin bir rejimin uzun vadede kendisi için de bir tehdit olabileceğini düşündüğü için Esed'in arkasında.

ABD, en son Boston'da gerçekleşen patlamalardan sonra –ki bu saldırıların hedefi belki de bu duyguyu yaratmaktı- daha belirgin hale geldi ki, Esed sonrası için Rusya'ya benzer kaygıları taşıdığı için Suriye konusunda geride duruyor. Ekleyelim ki, İsrail 'de bu durumdan rahatsız görünmektedir.

Kısaca hem ABD hem Rusya'nın Esed sonrasına ilişkin rejim kaygıları ikisini aynı noktada buluşturdu. Geçtiğimiz haftalarda bir araya gelen iki ülke dışişleri bakanının Cenevre'de uluslararası bir konferans toplama girişimi Suriye'de şiddetin bir süre daha devam etmesinden başka bir işe yaramayacağı açıktır. Cenevre'deki konferansta hedef 'Muhtemelen Esed'in ya da Baas Rejimi'nin unsurlarının da içinde olduğu bir geçiş hükümeti kurmak' gibi duruyor. Kısaca mevcut rejim ile muhalifler arasında bir uzlaşma arayışı, bundan sonra Suriye politikalarınının ana ekseni olacak. Bu, Türkiye, ABD ve Rusya'nın ortak oyun kurucu olacakları bir sürecin başlaması anlamına geliyor. Erdoğan-Obama görüşmesi bu tabloyu doğrular nitelikte sonuçlandı.

Sonuç olarak Türkiye'nin Suriye politikasının iki düzlemde değerlendirmek mümkün; İnsani açıdan doğru ama salt Esed karşıtlığına indirgenen politika da yanlıştır. Bunun nedeni de Türkiye'nin ABD tarafından o kadar açığa düşürülmesi olmuştur. Türkiye'nin haklı Suriye politikasına iki yıl önce destek veren ABD'nin bu desteğini çekmesi Türkiye'yi açığa düşürmüştür.

Erdoğan-Obama görüşmesi Türkiye'nin haklı tezlerini bir kere daha paylaşması açısından olumlu sonuç vermiş görünüyor. Umarız bundan Türkiye-ABD-Rusya üçlüsü Suriye konusunda daha sonuç alıcı bir politikanın başaktörü olurlar.

twitter.com/murataksoy

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums