Ah şu kulağı kesikler!

  • 27.08.2015 00:00

 Karagül Yeni Şafak'ta “liste hazırlayanlar, listeye alınırlar” lafına ve “kulaklarından dükkanlarının kapısına çivilenirler” mecazına “ruh hastası” yani “deli” karşılığını vermiş.

Bir de liste hazırlığını cesaretle itiraf etmiş. Kaleme ve yazdıklarına andolsun cahilin cesareti delilikten de beter.

Kalem Sûresi, “Andolsun kaleme ve satır satır yazdıklarına ki, sen Rabb'inin nimeti sayesinde deli değilsin.” diye başlar ve 13. ayette, “Yemin edip duran, aşağılık, daima kusur arayıp kınayan, durmadan söz taşıyan, saldırgan, günaha dadanmış, kaba saba, kulağı kesik.. olan kimseye... sakın boyun eğme.” diye devam eder. Bu ayette yer alan “kulağı kesik” (zenîmin) deyimini müfessirler “damgalı” olarak da kullanıyor. Şu meşhur “kulağı kesik” deyimi, Osmanlı Şer'î düzeninin bu ayete dayanarak yaygın olarak uyguladığı bir kuraldan geliyor. Eksik tartan, sahtekârlık yapan esnafı Kadı hükmüyle ayak parmaklarının üzerinde yükseltip dükkanının kapısına çiviliyor ve bütün gün teşhir ediyorlar. Adamcağız yorulup topuklarına basmaya kalktıkça kulak yırtılıyor. Sonra, herkes kulağı kesik olanın hilekâr ve sahtekâr biri olduğunu anlıyor, toplum içinde damgalı olarak yaşamaya mahkûm oluyor.

Bedenî ceza vermek, Şeriat'in bir yorumu. Had ve kısas cezalarından farklı olarak, Mezâlim mahkemelerinde Ululemre tanınan “tazir” yetkisi, bu cezaların şer'î dayanağı olarak gösteriliyor. Suçu alışkanlık haline getirenlerin yüzünü kızgın demirle dağlamak da öyle, böylece suçlular yüzlerinden tanınmış oluyor. Amaç “ihkâk-ı hukuk-ı ibâd”a, suçluları teşhir yoluyla caydırıp sahip çıkmak.

Osmanlı'nın uyguladığı bu tür bedenî cezalar, Cumhuriyet'ten çok önce kaldırıldı. Bize düşen “kaleme ve yazdıklarına andolsun” deyip, teşhiri icab edenlerin kulağına mecazen kalemin keskin ucunu falçata gibi kullanıp bir çizik atmaktan  ibaret. Nasıl olsa 200 kişilik listenin içinde ben de varım; bizler cezaevinde özgür bir vicdanla havalandırmada volta atarken listeyi hazırlayanlar da kesik kulaklarıyla ortalıkta dolaşsınlar bakalım.

Hırsızlığın-yolsuzluğun üzerini kapatmak, kokuşmuş-çürümüş bir düzenin tepesinde oturabilmek için iktidara sık sıkıya yapışanlar yüzünden bu ülkede sahip olduğumuz her şey tehlikede. Tek dertleri bu kirli düzeni işletmek olduğu için kan durmuyor, ekonomi çöküyor, itibarımız beş paralık oluyor, Türkiye uluslararası tezgahın oyun alanına dönüyor, her şeyimizi kaybediyoruz. Oturup bunları söylediğiniz zaman, bayat mı bayat “üç yanımız deniz, dört yanımız düşman” edebiyatı ile vatan haini yaftası yapıştırıp, tam da askerî darbecilerin ceplerinden çaldıkları kavramlarla “millî mücadele” başlatıp, topyekûn savaş ilan edenleri teşhir etmek dışında ne yapabilirsiniz? Karagül dün bana “deli” dediği yazıda, liste hazırlığını açık-seçik itiraf ediyor “onları bir yere not” edin diye jurnalliyor. Elimde kalemden başka bir şey yok, senin ise liste hazırlayıp hırsız-yolsuz-kirli iktidarına muhalefet eden bütün kalem sahiplerini hapse attırma gücün var. Sadece özgür vicdanları ve kalemlerinden başka bir şeye sahip olmayanları, zorbalara sırtını dayayarak insanların “akıllarını karıştırmak”la suçlayıp, “terörist” ilan edince, bize de yukardaki ayetin hükmüne uyup kulağı kesiklere boyun eğmemek düşüyor. Delilikse, hiç şikayetçi değilim.

“Türkiye'nin içlerine kadar nüfûz eden, toplumsal barışı tehdit eden, iç parçalanmanın altyapısını hazırlayan, ülkeyi Suriyelileştirme potansiyeli içeren bir tehdit”ten bahsediyor Karagül. Saray'dan gelen “ülkeyi yakarım” tehdidini, saray ağzıyla çarpıtıyor. Ne de olsa isim ve adres gösterecek dürüstlük olmadığı için “birtakım”, “bazı”, “sözde” lafları ile Lider'den öğrendiği karanlığa kurşun sıkma jargonunu sürdürüyor ve tıpkı 12 Eylülcüler, 28 Şubatçılar ve 2007'nin Kuvva-yı Milliyecileri gibi AK Partili olmayan herkesi düşman ilan ediyor. Sırtını iktidara yaslayıp kalemi kör testere gibi, vicdanları susturmak için savuruyor.

Kulağı kesiklerin sesinin çok çıktığına bakmayın, bu memleket değneksiz köye benzemez ve dahi delisi hiçbir vakit eksik olmamıştır. Liste mi hazırlıyorsun? Buyur! Daha ötesi de var mı?

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums