Başkan, darbeyi nasıl engelledi!

  • 22.01.2015 00:00

 Bir iktidar gazetesi Meclis’teki Yüce Divan oylamasını “Darbe yolsuzluk kılıfıyla sunuldu” başlığıyla manipüle ediyordu.

Bakanlar Yüce Divan’a gönderilmediğine göre demek ki darbe önlenmiş oldu. Eğer AK Parti 14 fire daha verseydi, dört bakan AYM’de yargılansaydı, darbe tamamlanmış olacaktı. Orada biraz durmak lâzım. İnsanın kafası karışıyor. Sahi bu darbeyi, Yüce Divan sıfatıyla AYM mi tezgâhlamıştı?

Başkan Başbakan’ı ikna etti, AK Parti grubunu markaja aldı ve darbeyi engelledi. Artık hepimiz, darbe korkusu olmadan yaşayabiliriz, değil mi? Peki soruşturulamayan yolsuzlukları ne yapacağız? Dört bakan için bugüne kadar ister siyasî kadroda, ister medya köşelerinde tek bir iktidar sözcüsü çıkıp da “yolsuzluk yapılmamıştır, rüşvet alınmamıştır”, “iddialar külliyen yalandır” demedi. Anlayabildiğimiz tek şey, “yolsuzluk olmuş olabilir, ancak iktidarı ayakta tutmak ve memleket sorunları ile uğraşmak adına yolsuzlukları soruşturmanın şimdi sırası mı?” mazeretinden ibaret. Hem elimizde yolsuzluğun hırsızlık olmadığına dair bir fetva da var.

Mesele biraz daha karışık olmalı. Ne kadar karışık?

Davutoğlu, yüzde yüz haklı olduğu bir davada sabit-kadem olsaydı ve Yüce Divan kapısını aralasaydı, anayasal gücüne fiilî bir güç transferi ekleyecek, alnı ak-başı dik “güç bende artık” diyecekti. Ayağına gelen fırsatı kaçırdı ve oyundan düştü. Seçim takvimi daralıyor, böyle bir fırsat bir daha önüne gelmeyebilir. Erdoğan, tapulu malını, yani partisini çok iyi tanıyor. Gazetelere yaptırdığı “Listeleri Erdoğan belirleyecek” haberleri zaten Yüce Divan kapısını kapatmak ve Davutoğlu’nu itibarsızlaştırmak içindi.

“Başkanlık sistemi” tartışmasının, hemen Yüce Divan oylaması öncesi yeniden alevlenmesinin bir anlamı olmalı. Cumhurbaşkanı, Başbakan’ı Ak-Saray’daki kabine toplantısından önce satırla ince ince doğradı. Satır köftesi, etteki sinirler satıra yapışıp ayrıldığı için pek lezzetlidir. Şeffaflık paketine karşı çıktı, mal bildirimini siyasetin gereklerine aykırı buldu, ülkeyi çökerten inşaat sektörünü ekonominin lokomotifi ilan etti, kendisi ile başbakanlık arasındaki hiyerarşinin işlemediğini öne sürerek itaat beklediğini ilan etti. Her biri anlaşmazlık konusu olan bu maddeler üzerinden Davutoğlu’nun sinirlerini tek tek almış oldu.

“Fiilî başkanlık sistemine” veya “Ruhen başkanlık sistemine geçtik” lâfları en kestirme ve en kaba haliyle bir diktatörlük iddiasından başka bir şey değil. Siyasal sistemin, Anayasa’yı değiştirmeden altını üstüne getirirseniz bunun adı keyfilik veya otokrasidir. Otokrasi, kendi kuralını kendisi koyan ve kendisi dışında bir kural ve otorite tanımayan dikta düzenini anlatmak için kullanılır. En açık ve net haliyle söyleyeyim. Anayasada yer almayan ilave yetkileri kullanan bir cumhurbaşkanı artık bir diktatördür. Başkalarının, özellikle AB çevrelerinin “diktatör” suçlamalarına gerek yok, şayet siz mevcut durumu hukukî değil de “fiilî” bir durum olarak benimsiyorsanız, bunun adı diktatörlüğü savunmaktır. Bu diktatörlüğün yükseldiği alan parlamenter sistemde başbakanın bıraktığı boşluktur, bu yüzden sorumlusu da odur.

Siyasal düzenin bir diktatörlüğe, yani başkanlık sistemine doğru gittiği iddiası sadece bir niyet olarak okunmalı. Sandıkla gelen sandıkla gitmediği zaman diktatörlük ortaya çıkar. Diktatörlük görüntüsünün yani fiilî başkanlık hevesinin sebebi, Yüce Divan oylamasında görüldüğü gibi çaresizlik. Muhalefet iktidara gelse, Erdoğan hangi fiilî yetkiyi kullanabilir? Vaktiyle Özal’ın kendi bakanını Yüce Divan’a yollaması gibi, Davutoğlu da “gidin aklanın” diyebilseydi AK Parti iktidarı üzerine bir hayat öpücüğü konmuş olacaktı. Şimdi Erdoğan’ın Saray’da elinde tuttuğu asayı kurtlar içten içe kemiriyor. Bu seçim, demokrasinin vazgeçilmezi eşit ve adil siyasî rekabet tartışmaları yanında, bu yolsuzluk kurtlarının istilasında geçecek. Yolsuzluk şaibeleri, kolaylıkla sandık şaibelerine dönüşecek ve iktidarın meşruiyeti hızla eriyecek.

Başkan, Anayasa Mahkemesi’nin Yüce Divan sıfatıyla girişeceği darbeyi “ustalıkla” kendi partisine çok ağır bir karşı darbe yaparak, yani zavallı milletvekillerinin meşruiyetlerini yok ederek engelledi. Bedel ağır. Nasıl ödenecek?

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums