Genç işsizlik en büyük güvenlik risklerinden biri olabilir

  • 28.11.2016 00:00

 Sekiz ay Mardin’de iş aradıktan sonra memleketi Şırnak’a dönen 21 yaşında bir genç isminin açıklanmaması kaydıyla Al-Monitor’a şunları söylüyor: “Cebimde sadece 150 lira para var. Bu para beni 10 gün daha idare eder. Çatışmalardan önce çarşıda bir lokantada çalışıyordum ama şimdi şehrin büyük bölümü harabe. Ben de işsizim.” Genç “Gelecekten umutlu musun?” sorusunu ise şöyle yanıtlıyor: “Ne geleceği? Günlük yaşıyoruz.”

Çatışmaların en yoğun yaşandığı Cizre’den bir devlet yetkilisi ise gençlere imkan yaratmak için İŞKUR vasıtasıyla çaba sarf ettiklerini ama bunun yeterli olmadığını anlatıyor. Yetkili isminin açıklanmaması kaydıyla Al-Monitor’a şöyle diyor: “Yerel karar alıcılar gerçekten çatışma bölgelerinde giderek yükselen genç işsizliğin farkında. Çözüm bulmaya çalışıyorlar. Özellikle belediyeye veya devlete ait park, okul, bahçe gibi yerlerde fazladan genç istihdamı yaratmaya çalışıyorlar ancak bu çaba sadece günü kurtarmaya yarıyor. Çünkü sorun onları da aşan cinsten. Çok daha derin ve yapısal.”

Türkiye’deki genç işsizlik sorunu gerçekten de yerelde geçici tedbirlerle çözülemeyecek kadar yapısal. Öncelikle, Türkiye’de son bir senede iyice kendini hissettiren ekonomik daralmaya paralel olarak işsizlik oranın da yükseldiğini söylemek gerekiyor. Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) kasım başında açıkladığı verilere göre işsizlik oranı yüzde 11.3’e ulaşmış durumda. Geçen yılın aynı dönemine göre işsiz sayısında 435 bin kişilik bir artış, işsizlik oranında da 1.2 puanlık bir yükseliş görülüyor.

Uzun yıllar yüzde 18.5 olan Avrupa Birliği (AB) ortalamasının altında seyreden Türkiye’deki genç işsizlik oranı ise haziran 2016’da ilk kez bu ortalamanın üzerine çıktı geçti ve yüzde 19.9’a ulaştı.

Dünya gazetesi ekonomi yazarı Özcan Kadıoğlu bu gelişmeleri Al-Monitor’a şöyle değerlendiriyor: “Yeni mezun olan ve yeni iş aramaya başlayan gençlerimiz için ekonominin yavaşladığı dönemler genelde iş bulmanın iyice zorlaştığı dönemler. Toplum yeni yetişen gençlerine iş imkânı sağlayamadığında üreten bir nesil yerine tüketen bir nesil ortaya çıkıyor. (...) Genç işsizlik oranına bakıldığında şu anda Türkiye’de 15-29 yaş arası her altı erkekten biri ve her beş kadından biri işsiz olarak yaşamakta.”

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü'nün (OECD) verileri ise Türkiye’deki gençler için daha karamsar bir tablo ortaya koyuyor. OECD raporuna göre Türkiye’de 15-29 yaş arasındaki nüfusun üçte biri, yani gençlerin yüzde 28.4’ü ne istihdama katılıyor ne de eğitim alıyor. OECD verileri Türkiye’de “çalışmayan ve eğitim-öğrenim görmeyen” gençlerin üretime katılmamaktan kaynaklanan ‘maliyetinin’ gayri safi milli hasılaya yansımasının yaklaşık 25 milyar dolar olduğunu gösteriyor.

Bu verilere karşılık gençlerin büyük bölümünün kayıt dışı ve sigortasız çalıştırıldığı akla gelebilir. Bu konuda elimizde kesin bir veri yok ama 15-29 yaş grubunun yaşı büyük olan bölümü kayıt dışı çalışsa bile 15-21 yaş arası kesiminin neden eğitimde olmadığını sorgulamak gerekiyor.

Tabloyu daha da karamsarlaştıran bir başka veri ise eğitim düzeyi artıkça işsizliğin de artması. Yani üniversite mezunu genç kitle içinde ilkokul mezunu genç kitleye nazaran daha fazla işsiz bulunuyor. Bu nedenle, Türkiye’nin nitelikli genç işsiz sorunu her yıl daha da büyüyor.

TÜİK’in en son ölçüm yapılan 2014 yılı verilerine göre 78 milyona yaklaşan nüfusunun yüzde 29.4’ünü 0-17 yaş aralığındaki çocuklar oluşturuyor. Kürt nüfusun ağırlıkta olduğu Güneydoğu’daki çocuk oranı ise yüzde 50 düzeyinde, yani her iki kişiden biri çocuk.

Örneğin, TÜİK verilerine göre yaklaşık 120 binlik Cizre nüfusunun yüzde 70’ini 30 yaş altı, yüzde 40’ını ise 20 yaş altı kişiler oluşturuyor. Yaş ortalaması da 19. Cizre’de sayıları 30-40 bini bulan 30 yaş altı genç erkek nüfusunun yaklaşık yarısının sürekli bir işi yok. Al-Monitor’a konuşan devlet yetkilisi bu gençlere bölgede başlanacak büyük inşaat projelerinde istihdam sağlanabileceğini belirterek şöyle diyor: “Şimdi bu gençlere başta sıva, beton, fayans döşeme, su ve elektrik tesisatı gibi inşaat sektörüyle ilgili alanlarda hızlandırılmış kurslar açıyoruz. Bu kurslardan sonra gençlerimiz bu alanlarda çalışabilecek.”

Ekonomist Özcan Kadıoğlu ise genç işsizlikle ilgili bir diğer önemli noktaya dikkat çekiyor: “Genç işsizliğin artması hırsızlık, dolandırıcılık ve aile içi şiddet olaylarını artırıyor. Bir de gençler etrafında aile durumu iyi olan gençlere bakarak daha çok özentiye başlıyor ve hak etmedikleri imkanlara sahip olabilmek için her türlü yanlış işlere bulaşabiliyorlar. Çeteleşme ve uyuşturucu, hırsızlık gibi suçlarda artış görülüyor.”

Cizre’den Al-Monitor’a konuşan Süleyman G.’nin gözlemleri de Kadıoğlu’nun tespitini doğrular nitelikte: “Çatışmalardan önce öyle parklarda, sokaklarda boş boş gezen, gruplaşan gençler görmezdik. Ama şimdi evimin hemen üstündeki parkta toplaşan, elinde bıçak taşıyan, bıçak taşıdığını da halka gösteren bir sürü genç var. Bu gençler suça bulaşacak diye korkuyoruz.”

Kadıoğlu’na göre özellikle nitelikli genç işsizliğin artmasındaki en önemli neden devletin yanlış eğitim politikaları: “Türkiye’de gençleri doğrudan sektöre yöneltecek meslek liseleri sistemi bir türlü düzgün oturtulamadı. (...) Gençlerin büyük çoğunluğu devletin yanlış politikaları sonucu yanlış üniversitelere yönlendiriliyor. Üniversite mezunu gençlerin büyük çoğunluğu devlet memuru olmaya çalışıyor. Kamunun gençler için sığınılacak ilk liman olarak algılanmasının yanı sıra yetersiz yabancı dil eğitimi, meslek liseleri düzeyinde lise-sanayi sektörü ilişkisinin zayıf olması, meslek liselerindeki müfredatın sektörün ihtiyaçlarına göre şekillenmemesi gibi nedenlerle gençler bir türlü iş sektörlerine tam entegre edilemiyor.”

Görünen o ki, Türkiye’de giderek yükselen genç işsizlik büyük bir risk faktörü haline geliyor ve yerel düzeydeki çözüm çabalarına karşın sorunun kökeninde yapısal faktörler yatıyor. Bunların başında da meslek lisesi eğitimine yeterli önemi atfetmeyen eğitim sistemi geliyor. Genç işsizlik sorununun Güneydoğu’da PKK ile çatışmaların yaşandığı il ve ilçelerde ise çok daha önemli bir güvenlik boyutu var. Zira çatışmaların yol açtığı yıkımın hasarlarını sarmaya çalışan il ve ilçelerde aylaklık işsiz gençleri suça sevk edebiliyor.

Ancak Ankara şu sıralar tüm gücünü PKK havuzunu öldürerek boşaltmaya harcadığından, ne yazık ki bu havuzun niçin dolduğuna kafa yormaya zaman ayıramıyor. Ama bir havuzu boşaltmanın ilk kuralının çok zor olsa da önce onu dolduran muslukları kapatmak olduğunu hatırlamak gerekiyor.

http://www.al-monitor.com/pulse/tr/contents/articles/originals/2016/11/turkey-youth-unemployment-becomes-risk-factor.html

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums