- 28.10.2018 00:00
Cumhur ittifakında meydana gelen çatlağın bize göre ana nedeni ne MHP’nin af teklifi,ne Danıştay’ın Andımız kararıdır..
Tamamen yaklaşan beş ay sonra yapılacak yerel seçimlerdeki Güney Doğu’da ve büyük şehirlerde yaşayan Kürt seçmenin Akp’den uzaklaşmasının nedeni olarak görüyoruz.
Kürt sorunu ne kadar gündemden uzak tutulmaya çalışılsa da içten içe kaynayan içte ve bölgemizde karmaşık bir hal alıyor gittikçe, bu da Erdoğan’ın kimyasını bozuyor.
Erdoğan’ın Kürt illerinde halkın seçtiği onlarca belediye başkanlarını hukuksuz bir şekilde görevden alıp hatta hapse attırmasının ve yerine atadığı kayyımlardan, bölge insanının memnun olmadığı hatta kabullenmediğini ve bu kararının partisine oy olarak dönüşmediğinin işaretlerini yandaş medyanın haberlerinden okuyoruz.
Dikkat ederseniz Erdoğan Ekim ayının ortasında Diyarbakır’a devlet kadrosu ile bir gezi çıkarması yaptı; güya Diyarbakır stadyumunun açılışı idi ama asıl amaç Diyarbakır üstünden bölge halkının nabzını ölçmekti. Erdoğan Diyarbakır gezisinden pek memnun kalmadı konuşmaları ve beden dili kendisini ele veriyordu,yandaş medyası da manşete çekecek bir haber yapamadı,coşkulu bir kalabalıkta yoktu, stadyumu dolduranlar bölge illerden taşınmış insanlarla dolduruldu.
Erdoğan Kurt bir siyasetçi seçim havasını çok iyi koklar ve pek de yanılmaz, Kürtler Erdoğan’ın MHP ile ittifak yapmasından sonra, kendine oy veren Kürt seçmenlerin de kendisinden uzaklaştığını görüyor.
Kürt oyları Akp’e için bir eşiktir.
Erdoğan Diyarbakır’a ve bölgeye gitmeden önce şöyle bir açıklaması olmuştu hatırlanırsa;eğer terörle bağlantısı olanları seçerlerse kayyım atarız demesi, işi daha da çıkmaza soktu; bölge insanında siyasi görüş fark etmeksizin Kürtleri daha da birbirlerine yakınlaştırmış gözüküyor.Kürtlerin birbirlerine yakınlaşmasındaki gelişmelerin bölgedeki Kürtler üzerinden yapılan siyasi baskılar ve milli iradelerinin tanınmaması belirleyici etkenlerdir..
Ayrıca Irak’ta Kürtlerin statüsü,Suriye’de Pkk’nın sağ kolu PYD’nin ABD ve Rusya tarafından terör örgütü olarak görülmemesi ve ABD’nin Suriye’de en güvenilir müttefik olarak PYD’yi seçmesi ve ABD’nin PYD’ye çok ciddi silah desteği Ankara’yı çok zor duruma düşürdü.. Ne kadar iktidar bu gelişmeleri küçümser bir havaya girip,görmezlikten gelse de uykularını kaçıran bir vaka.Tabi Rusya’nın PKK’yı terör örgütü görmediğini açıklaması ve PKK’ya Moskova’da ofis açtırması Erdoğan’a saç baş yolduran bir gelişme.
Böyle bir olayla karşılaşırsak şaşırmayalım; Kürt sorunu uluslararası bir platformda Kürtlerin statüsü tartışmaya açılır, Türkiye devre dışı bırakılırsa bu doğru olmaz ama ihtimal içinde varsayarak çok farklı bir durum ortaya çıkabilir.
Aslında Erdoğan MHP ile yaptığı ittifakın Kürt sorununu derinleştirdiğini ve daha da zora sokacağını baştan biliyordu ama kendisinin iktidarda kalması da MHP ile yapılacak ittifakla mümkündü ve başka bir şansı da yoktu..Eğer Erdoğan iktidardan düşerse şunu da adı gibi biliyor bir ayağı ömür boyu mahkeme koridorlarında geçecek, Erdoğan’ın yargıdan kaçma şansı iktidarda kalmaya bağlı.
Ülkede baş gösteren ve günden güne daha da derinleşen ekonomik krizin siyasi bir krize dönüşmesi kaçınılmaz gözüküyor.. MHp ile süren ortaklıkla Akp’e ekonomik krizi atlatamaz çünkü yabancı sermaye yargının bağımsız,medyanın özgür olmadığı,ırkçı bir partinin iktidara yön verdiği bir ülkeye yatırım yapmaz.
Bu sene ödenmesi gereken 200 milyar dolar borcu çevirmek için her ay ülkeye 18 milyar dolar para girmezse, krizin daha da derinleşerek toplumun her kesimini saracak gözüküyor ve ekonomik göstergelerde daralmanın günden arttığının işaretleri, sıcak paranın dönmediğini iş alemi sık dillendirir oldu.Önümüzü göremiyoruz denilen o meşhur sözü ileride daha sık duyacağız iş aleminden öyle gözüküyor.
Erdoğan AB ile müzakerelere başlamadan ve Kopenhag kriterleri doğrultusunda, hukuki reformlar yapmadan ülkenin nefes alma şansı görülmüyor.
Erdoğan Ne kadar Türkiye de Kürt sorunu yok benim Kürt Kardeşlerimin sorunu var dese de sınırımızda Irak’ta Suriye’de baş gösteren Kürt sorunu,Ermeni ve Kıbrıs meselesinden sonra artık bölgemizde ve uluslararası arenada Ankara’nın dış dünyada hep karşısına çıkıyor.
Akp’e askeri operasyonlarla öldürdüğü PKK sayısını ne kadar övünerek anlatsa da öldürdüğü her PKK’lının, kendi vatandaşı olduğu gerçeği değiştirmiyor.
Kürt sorununun çözümüne PKK üzerinden bakıldıkça bir arpa boyu yol alınması mümkün değil, geçmişte bugün Erdoğan’ın yaptıklarının hepsi güvenlik babında 35 yıldır bölge de uygulana geldi.
Şu sorunun cevabını vermek zorundayız,PKK sebep mi sonuç mu?
Kürt sorununu silahla çözmek isteyen devlet politikasının karşıtı olarak PKK ortaya çıktı.
Kürt sorunu çözülecekse Kürt seçmenin büyük bir kesiminden oy alan, demokrasi güçlerinin de destek verdiği, 6 milyon seçmenin oyu ile ülkenin üçüncü partisi HDP’yi muhatap almadan,demokrasi ve hukuka dönmeden Erdoğan ne Kürt sorununu çözebilir ne de ekonomik krizi aşabilir.
Cumhur ittifakın çatlaması Kürt seçmenin oylarıdır,tekrarlıyoruz Kürt seçmenin tercihi Erdoğan için bir eşiktir.
Biz cumhur ittifakın çatlamasını burada görüyoruz.
Yorum Yap