MEHMET ALTAN’IN TAHLİYESİ SEVİNMEYİ HATIRLATTI BANA

  • 5.02.2018 00:00

 İnsan sevinmeyi unuttuğunun farkına ancak sevineceği bir haberle farkına varıyor..

27 Haziran 2018 Tarihinde akşam suları elimde kumanda çalışma odamda kanallar arasında zapting yapıyorum..

Bir de ne göreyim yandaş bir haber kanalında alt yazı geçiyor İstanbul Bölge mahkemesi Mehmet Altan’a tahliye kararı verdi,diye..

İnanamıyorum gözlerim fal taşı gibi açılıyor gözlerimi  ovuşturup ekrana yaklaşıp tekrar okuyorum doğru...

Hemen diğer haber kanallarına geçiyorum aynı alt yazı bu kanallarda da haber olarak  sık sık alt yazı olarak veriyorlar..

Hemen telefona sarılıp Mehmet Altan’ın eşi Ümit hanımı arıyorum daha bir çalmada Ümit hanım açıyor, buyur  Mehmet bey diyor..

- Ümit hanım gözünüz ve gözümüz aydın diyorum..

-Ne göz aydını ne oldu Mehmet bey diyor,haberiniz yok mu, diyorum?

-Hocam tahliye olmuş haber kanallarında alt yazı geçiyor..

-Nerede, ne zaman, kim diyor diye heyecanla peş peşe sorularını  sıralıyor..

-Ben haber kanallarında geçen alt yazıyı okuyorum,Ümit hanım ay kumanda nerde televizyonu açamıyorum,haberi okuması ile  Mehmet bey ben kapatıyorum kusura bakma Silivri’ye gitmek için yola çıkmam gerekiyor,  daha biraz önce de Silivri’den gelmiş yorgunluk çayı içiyordum bir yudum aldım sen aradın, çok teşekkür ederim görüşürüz deyip ayrılıyoruz.

Nasıl sevinmezsin tam 21 aydır Silivri’de yatıyor dostun ve hem de  hukuksuz bir şekilde tutuklu değil tutuluyor..

Bir anda 2016 yılının 10 Eylül tarihinde Mehmet Altan gözaltına alınmış  on gün emniyette sorgulandıktan sonra, 21 Eylül’de de tutuklanmıştı.. Tutuklanıp Mehmet Altan ceza evi arabasına götürülürken televizyon haberlerinde arkadan görüntülenmiş haberler gözümde canlanıyor..

21 Ay önce haftanın en az iki defa telefonla görüştüğüm  üç beş ayda bir araya gelip yemek yediğimiz ve her yazımı  ve kitaplarımı  görüşünü almadan yayınlamadığım ,yazarlık kariyerimde çok önemli bir yeri olan  dostumun özgürlüğüne kavuşması, beni nasıl  mutlu etti çocuklar gibi sevindim.

21 ay sürecinde hiç bir duruşmasını kaçırmadım dostumu görmek ve dostlarıyla beraber olmak,Ümit hanımın yanında bulunmak için sabahı zor eder; İzmit’ten sabahın beşinde kalkar İstanbul trafiğini hesaplayarak yollara düşerdim ama ne heyecanla giderdim, her duruşmada tahliye heyecanı ile Çağlayan adliyesinde duruşma koridorlarında duruşmanın saatini beklediğim, Ümit hanım ve çok olmasa da  bir kaç yabancı basının ilgi duyduğu, merkez medyanın görmediği,T24 sitesinde çalışan başta Hasan Cemal bir kaç gazeteci, üç dört dostu ile buluşur karşılıklı selamlaştığımız günler gözümün önünden film şeridi gibi geçti..

Bir yazıma yazı konusu da etmiştim tekrarlıyorum yazar Bokowski dost konusunda şöyle diyor:”Eğer dostlarını  tanımak istiyorsan  ceza evine düşeceksin”..

Bukowski’nin bu tezini ben Mehmet Altan’ın duruşmalarında yanında yer alması gerekenlerin, hiç birinin ortada gözükmemesi tesadüf değildi.

Nasıl  sevinmezsiniz ömür boyu ağırlaştırılmış müebbet  cezası almış dostunuz.

İlk duruşma başlamadan koridorda  Altan dostlarımın avukatı Ergin Cinmen’e ile  tanışıklığımız olduğu için ona sordum,duruşmadan ne çıkar diye?Cinmen: “Eğer yargı bağımsızlığı diye bir şey  varsa Mehmet Altan ilk duruşmada tahliye olur; belki Ahmet ileriki duruşmaya ertelenir dedi..”

İkinci duruşmada Avukat Ergin Cinmen’e bu duruşma da beklentiniz ne diye sorduğumda; çok açık söylüyorum ben kırk yıllık avukatım meslek hayatımda böyle bir şeyi ilk defa yaşıyorum;darbeler döneminde siyasi davalara girdim,DGM  ve askeri sıkıyönetim mahkemelerinde savunmalar yaptım böyle bir şeyi hiç görmedim..OHAL’den sonra tutuklanan bütün gazeteciler,yazarlar,aydınlar tutuklu değiller Tutuluyorlar  dedi.

Duruşmalarda yaşadıklarımız..

Benim duruşma salonuna yer darlığı nedeniyle alınamadığım zaman Ümit hanım nasıl üzülürdü, bir duruşmada salona yine  alınmamıştım, Ümit hanım ben içeriden birini çıkartayım da sen gir Mehmet bey, ta İzmit’ten geliyorsun demesini hiç unutmuyorum,ne acı ve dramatik günlerdi..

Bir duruşma gününde Mehmet Altan’ın duruşmasına katılacakların ismini sayarken görevli benim ismimi okuması ile bir bayanın arkamdan görevliye  ama ben Mehmet Altan’ın kardeşiyim salona alınmıyorum deyince, ben hemen görevliye ben girmeyeyim  Zeynep hanım girsin dediğimde, Zeynep hanımın  bana dönerek hüzünlü bir şekilde kusura bakmayın ne olur  demesi gözümün önünden gitmiyor.

Yine başka bir duruşmada yaşadığım komedi ise;salona girdim Ümit  hanım hemen otur buraya dedi bana ama ben  Mehmet Altan’ı daha yakından görmek  için ön boş sıraya yöneldim, Nazlı Ilıcak’ın oğlu ile ön sıradan bir sıra gerisini oturduk, o sıra kaç kişilikti bilmiyorum ama  bu sırada bir kişi oturuyordu, bir tuhaflık olduğunu fark ettim ama o sırada görevli geldi siz tutuksuz sanık mısınız dedi, ben de  yok  izleyiciyim dedim.. Görevli bu sıra  tutuksuz sanıklar ait deyip bizi kaldırdı, salonda da başka  yer olmayınca, ayakta izlemeye de izin vermiyorlar bizi salondan  dışarı çıkarttılar Nazlı Ilıcak’ın oğlu ile.

Unutamadıklarımdan birisi de..

Altan Kardeşlerin ilk duruşmasına Ergenekon ve Balyoz davalarından yargılanan Deniz Albayı Dursun Çiçek’in CHP Milletvekili sıfatı  ile duruşma saatinde koridorda boy göstermesi, manidardı.Yanılmıyorsam T24 sitesine kısa bir de mülakat veriyordu ve yakınındaydım söylediklerini duyuyordum;konuşmaları hep iğneleyiciydi  göndermeler yapıyordu Altan kardeşlere..

Tahliye kararı verildi ama geçmişte en üst mahkemenin kararını yerel mahkemenin tanımaması aklımdan çıkmıyor,yine olur mu diye?

Artık internete girip haber sitelerine tararken bir taraftan da gözüm haber kanallarında yine bir aksilik çıkmasın, bundan beş ay önce AYM’ Mehmet Altan için tahliye kararı vermiş,iktidarın talimatı ile  yerel mahkeme uygulamamıştı.Hatta AİHM’de Mehmet Altan’ın tutuklanması şöyle dursun göz altına  alınması bile hak gaspı olarak karar vermiş dahası, Türkiye Cumhuriyetini  Mehmet Altan’a 20 bin avro tazminat ödemeye mahkum etmişti.

İster istemez bu endişe aklıma takılıyor ve  çıkamıyorum.

Bir anda endişelerim dağılıyor yerini sevince bırakıyor of hele şükür diyorum,Mehmet Altan’ın tahliye haberinin görüntüleri haber  ve gazetelerin internet sitelerine peş peşe  düşüyor ve rahatlıyorum.

Tekrar Ümit hanımı arıyorum ama telefon sürekli meşgul sinyali veriyor..

Ardında bir video yayınlıyor T24 sitesi gazeteci Hasan Cemal,Mehmet Altan’la kucaklaşıyorlar   Ümit hanım kocasının yanağından öperek, Allah’ım çok şükür bugün çok güzel bir gün diyor.

Mehmet Altan eşine soruyor sen nereden duydun, Ümit hanım da Mehmet Tıraş haber verdi diyor Mehmet Altan’da öylemi.

Ve tahliyesinden üç gün sonra nihayet 21 ay sonra eşinin telefonundan aradı  neşesini kaybetmemiş, sanki mahpushaneden değil de tatilden dönmüş gibi  kahkaha atarak canım nasılsın,izleyici olmak bu ülkede tutuklu olmaktan daha  zor diyerek söze girdi ve  sıcak kısa bir telefon görüşmesi yaptık  dostumla.

Dileğimiz, Mehmet Altan’ın  tahliyesi tutuklu değil de,tutulan tüm gazeteci,akademisyen ve demokrasi  mücadelesi veren yürekli insanların  özgürlüğüne kavuşmasıdır.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums