Birliği beraberliği severim ama içinde muhalefet olmayacak diyor Erdoğan

  • 19.09.2014 00:00

 Erdoğan, birliği beraberliği  seviyor ama bir hayali var içinde muhalefet olmayacak,demokrasiyi  seviyor ama onun içinde de hukuk olmayacak diyor;demokrasinin kuvvetler ayrılığı ve çoğulculuk  Erdoğan’ı bozuyor.

Erdoğan geleneksel hale getirdiği ama sözlerini yerine getiremediği balkon konuşmalarından sonuncusunu; 10 Ağustos gece yarısında AKP Genel Merkez binasının balkonundan yaptı Cumhurbaşkanı seçilince..

“Bana oy versin vermesin 77 milyonun cumhurbaşkanı olacağım, herkesi kucaklayacağım, elimi uzatıyorum,yeni bir sayfa açıyorum ve geçmişe sünger çekiyorum anlamında kamuoyuna açıklamalarda bulunmuştu” hatırlanacağı üzere.

Erdoğan bu söylediklerine kendisi de inanmıyordu, biat edenler de havuz medyasının tetikçi yazarları da;çünkü Erdoğan’ın bunu yapması mümkün değildi, çoğulculuğu yok sayan ve çoğunluk üzerinden demokrasiye bakan birisinin bunu uygulaması imkansızdı,birde önceki konuşmalarını ne kadar yerine getirdiği hep hatırlanacaktı.

Erdoğan,Cumhurbaşkanı seçimlerinden bir gün sonra anayasanın 101.maddesini yok sayarak dakika bir gol bir oldu.

Partiler üstü olacağım ve herkesi kucaklayacağım diyen kişi daha koltuğa oturmadan..

“Muhalefet parti liderlerini istifaya çağırdı”

Çok sürmedi ve  görev ayını doldurmadan Erdoğan aslına döndü; İstanbul Beyler Beyi Sarayında kendine yakın havuz medyasından oluşan gazetelerin genel yayın yönetmenler ve tetikçi yazarlarla 13 Eylül 2014 tarihinde üç saat süren bir toplantı yaparken,muhalif basını çağırmayarak akreditasyona baş vurmadan vaaz geçmedi,darbeciler bile basına böyle bir uygulama yapmamıştı,yaptığı toplantıyı da basına kapalı yaptı..

Aslında Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı seçildikten sonra  tarafsız olmayacağını ve ülkeyi tek başına yöneteceğini açıkça kamuoyuna ilan etmişti;AKP’nin bakanlarından  Erdoğan’a yakın olan  Nihat  Zeybek  hatırlanacağı üzere;Davutoğlu “Başbakan değil Bakanlar Kuruluna  Başkanlık yapacak” diye..

Zeybek bunu düşünmeden söyleyen birisi  değil,Erdoğan’ın söylettirdiği bir kişi.

Erdoğan kendi Cumhurbaşkanlığını mevcut anayasayla tanımlamıyor ;ben seçimle geldim ve mili iradeyim anayasa hukuk tanımam diyor ve bunu da yapıyor.

Aslında halk deyimiyle davul Davutoğlu’nun boynunda ama tokmak Erdoğan da,son çıkan torba yasaları da  bunu doğrulamıyor mu?

Erdoğan’ın istemediği bir kanunu Davutoğlu hükümetinin meclise sevk etmesi veya karşı çıkması gibi bir lüksü yok ama..

Davutoğlu,kendi kendine gelin güvey oluyor,Erdoğan partiler üstü bir konumdaymış ve her şeyin muhatabı kendisinin olduğunu söylüyor muhalefete  ama Erdoğan Davutoğlu’nun her konuşmasını tekzip ediyor..

Uluslar arası toplantılara Erdoğan kendisi katılıyor Galler ve Katar toplantıları da bunu göstermiyor mu?

Erdoğan havuz medyasından oluşan yandaş basınla toplantı yaparken,birkaç gün sonra Davutoğlu ise tam tersi basında seçme yapmadan ulusal gazetelerin genel yayın yönetmenleriyle toplantı yapıyor;bu devletin tepesinde bir tezat oluşturmuyor mu,hangisi doğru yapıyor?

Erdoğan’mı,Davutoğlu’mu?

Erdoğan iki sıfatlı bir görev yapıyor ama Bakanlar kurulu başkanı hala kendini Başbakan sanıyor.

Erdoğan 10 Ağustostan bu tarafa ben milli iradeyim artık benden önce görev yapan cumhurbaşkanlarından  farklıyım,halkın oylarıyla seçildim,Türkiye başkanlık sistemine geçti bunun anayasal düzenlemelerini istiyorum çıkışı ve anayasayı tanımaması,kendine buyruk hareket etmesi devlet yönetimindeki  görüntüyle anayasa da yazılı olanın tezat oluşturduğunu görüyoruz.

Bank Asya hakkında konuşmaları,BDDK’nın kararlarıyla  ile çelişmesi ise bir başka sıkıntıyı ortaya çıkarıyor.Paralel devletin bankası diyerek BDDK aracılığıyla batırmaya çalışıyor,ekonomiden sorumlu  bakanları Erdoğan’ın bu tutumuna  karşı çıkıyorlar böyle bir şey olamaz diye..

Dış politikada geldiğimiz  ‘değerli yalnızlığa’ ne demeli?

İŞİD ile ilgili dış basında The Newyork Times gibi dünyaca  ünlü bir gazetede Türkiye hakkında çıkan haber, İŞİD terörünün arkasında AKP hükümetinin  olduğunun yaygın olmasını nasıl etkisiz hale getireceksiniz?

Bu haberleri Erdoğan belgelerle çürütmek yerine,içte muhalefete ve muhalif medyaya kullandığı dille dış basına da saldırdığını görüyoruz; adice,alçakça ve edepsizce diyerek .

Erdoğan 17 ve 25 Aralık’ta  yargıya darbe yaptıktan sonra demokratik yeryüzü ,Erdoğan’ı seçilmiş bir diktatör olarak görüyor,buna inanmayanlar dış basını ve demokratik ülkelerin siyasetçilerinin açıklamalarını takip etsin,başta da havuzdan beslenen  tetikçi esnaf takımı.

Erdoğan artık seçimle işbaşına gelmiş,demokrasinin kuvvetler ayrılığını yok sayarak toplumu dini esaslara göre yönetmeye ve otoriterleşmeye götürmek istiyor,İhvan’ın sürgündeki liderlerini  Katar’ın ülkeden gitmesini istediklerini,Erdoğan’ında Türkiye’ye çağırması da bunun işaretlerinden  biridir.

İhvan’da Mısır’da seçimle iş başına geldi ama ülkeyi dini esaslara göre yönetmeye kalkınca; Mısır ordusu buna müsaade etmedi ve  darbe yaptı;Mısır’daki darbeyi başta ABD,AB üyesi ülkeler,Suudi Arabistan ve Katar  destek verdi.

İŞİD İhvanın içinden çıkan dinci terör örgütlerinden biridir ve bu gözden kaçırılmamalıdır.

Ülke İçerisinde çoğulcu ve kapsayıcı demokratik  birliği sağlayamazsanız, uluslararası arenada size değerli yalnızlık kalır ve dostunuz da İhvan olur.

İhvandan  dostu olanı da,İŞİD üstünden teröre  destek veren ülke ilan ederler.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums