Erdoğan nereye koşuyor?

  • 17.06.2013 00:00

 Ben bu yazımı İstanbul üzerine yazacaktım hem de övünmüş gibi olmasın kimsenin değinmediği veya akıl etmediği konuyu ele alacaktım..O konu hakkında kısa bir bilgi vereyim Başbakan’ın İstanbul üzerinden ülkeyi dönüştürmeye kısacası format atmaya kalkma nedeni; sosyolojik olarak İstanbul da hayal ettiğiniz bir toplumsal projeyi hayata geçiremezseniz, ülkede toplumsal bir dönüşümü sağlayamazsınız…Çünkü İstanbul,İzmir ve bir iki şehrin dışında tüm şehirlerde hayat sabah namazıyla başlar yatsı namazıyla sonlanır.İstanbul da hayat yirmi dört saat devam eder, bu şehrin gecesi vardır ama içinde uykusu yoktur.Bu tezden yola çıkarak Gezi direnişinin yarattığı özel hayatı da kapsayan bir yazıyı yazacağım sözünü verip,güncele döneyim.

Değişim insanı yanlış yola mı sokar yoksa yanlış yoldan mı çıkartır?

Değişim, değiştim demekle olmuyor..Değişim, zihniyet değişimiyle başlar, kıyafet değiştirmeye veya damak zevkini değiştirmeye benzemez..Sevmediğini anlamak,insan odaklı hayatı okumaktan başlıyor; din,ırk,mezhep ve kültürlerden yola çıkarak ,gelenekselin ilkel olanlarını devredışı bırakarak,yer yüzüne ayak uyduran,çatışmasız bir toplumu yaratmanın mücadelesini kapsar değişim.

Değiştim diyenler ilk önce dünyadaki değişimlerden örnek vererek artık bu çağı okumanın ve uygulamanın zamanı geldi de geçiyor ,diyerek farklılığını anlatmaya başlar…Ama hiçte öyle devam etmesi kolay değildir değişim;yüzmenin teorik olarak  öğrenilemediği, derin sularda öğrenildiğini gösterdiği  gibi..

Bizim Başbakan Erdoğan da böyle başlamadı mı?

Ben Milli Görüş Gömleğini çıkartım,deyip bir günde üç AB ülkesini ziyaret ederek, Türkiye’yi AB üyesi olması için kolları sıvamadı mı?..

Erbakan AB’ye batı kulübü deyip kökten karşı çıkar İslam ittifakından bahseder,Batı karşıtı kurumlara alternatif ittifak kurumlar önerirdi; deniz ve plaj turizmine karşı  çıkar, Erdoğan ve arkadaşları da Milli Görüşten kopmadan önce çılgınca desteklerlerdi..28 Şubat sürecinden sonra gelenekçi/ yenilikçi diye ayrışıp değişen dünyaya ayak uydurmak için,Batıya yüzlerini dönüp AB standartlarında bir demokrasiden bahsedip ülkenin AB içerisinde yer alması konusunda bir yol haritası çıkarttılar Erdoğan ve yol arkadaşları..İlk üç yılda çok hızlı bir yol aldılar, AB’liğinden müzakere tarihi aldıkları günü ülkede bayram günü gibi kutladılar Ankara ‘da ama ondan sonra bir yol yorgunluğu mu, yoksa sapma mı,gizli ajandalarına dönmemi demeli,birden  eksen değişimiyle yalpalamaya başladılar,askeri vesayetten kurtulunca; özüne dönüp asıl rengini göstermeye başlayıp;her olayı ve gelişmeyi din,mezhep,dini değerler ve çoğunluk üzerinden okumaya başlayıp politika belirlemeye soyundular..

Başbakanı Gezi Parkı Direnişi allak bullak etmiş olacak ki,kuzey Afrika gezisi dönüşü kendisini karşılayan seçmen kitlesi karşısında iyice ayranı köpürdü;giderken de işaretini vermişti gerçi,yüzde 50’yi evlerinde zor tutuyoruz,diyerek… Dönüşünde bunu yumuşatacağı düşünülmüştü ama hız kesmedi bir gün sonra Adana,Mersin ve Ankara Esenboğa havaalanından başlayıp  Ankara’nın dört belirli noktalarında konuşması tam bir meydan okuması da, Gezi parkı direnişçilerine ve destekleyenlereydi.

Ardından da iki şehirde miting yapma kararı aldı Erdoğan, birisi 15 Haziran’da  Ankara da diğeri de  16 Haziran da İstanbul..Bu mitinglerde Gezi direnişiyle dış dünya da ve içeride iktidarının zora düşmesi ve siyasi kariyerini en zor gününde gövde gösterisi yaptı.

Ankara Sincan meydanında 15 haziranda ki mitinginde kalabalığı görünce her zaman olduğu gibi coştu; hiçbir elinde ve masasından hazırlanmış metin olmadan esti gürledi,yeri geldi sanatçıları,yeri geldi dış medyayı,yeri geldi medyaya,medya deyince neden Türk medyasından şikayetçi oluyor hala onu anlamış değiliz,bir günde kendisine yakın sekiz gazetenin neredeyse aynı  manşetle çıkması dünyanın neresinde görülmüş,bunu kavramış değiliz.

Sincan mitinginde bizim Başbakan ekonomideki başarılarını alalattıkça anlattı anzer balını tanıtırcasına hem tatlandırdı hem kıymetlendirdi, haklılık payı da yok değil..Ekonomideki başarısından dolayı,bunu dostu da düşmanda hakkını teslim ediyor..

Ekonomideki bu kadar başarının yanında gelir dağılımındaki adaletsizlikten hiç söz etmiyor, bankalardaki mevcut mevduatın yani hesabın yüzde 46’sı 51 bin kişinin olduğu,12 milyon insanın  günde iki dolarla yoksulluğu yaşadığı,900 bin kişi açlık sınırına dayandığı, ekonominin yüzde 48’nin kayıt dışı olduğu, dünyada gelir dağılımı bozuk 5 ülkeden birisi olması,yılda iş kazalarında 1000 işçi ölüyor, 11 bir yıllık iktidarında 10 bin 850 işçi ölmüş,3 kişi iş göremez haline geliyor yani sakat kalıyor,dünyada iş kazalarında ikinciyiz,  AB ülkelerinin 7 katından fazla işçi ölümleri, bunlar ne olacak, bu sorunlar başka ülkelerin sorunları mı,hiç değinmiyor Erdoğan bunlara..

Gelelim  temel hak ve özgürlüklere bunlar ekonominin  iyi gitmesiyle çözülecek sorunlar değil ki,bir de bunlar göz atalım:

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine(AİHM) Rusya ile yarışıyoruz birincilik sırasını kapmak için, bu güne kadar Türk vatandaşlarının dosyalarının yüzde 90’ı devleti vatandaşına tazminat ödemeye mahkum etmiş,bu sizin hukuk sisteminizin ve yargı probleminiz değil mi?AP’in aldığı kararları tanımıyorsunuz,AİHM’nin aleyhinizde aldığı kararlardan dolayı niye tazminat  ödüyorsunuz?

Medyanın baskı altında tutulması,muhalif olan gazetecilerin işten atılması,düşünce, ifade ve gösteri özgürlüğünün olmaması,ceza evinden tutuklu gazeteci sayısı..

Yine can alıcı sorunların başında gelen 17 bin 500 faili meçhul cinayetler var,bunları kim aydınlatacak,Roboski de 34 Kürt vatandaşını silahlı kuvvetlerinin savaş uçaklarıyla bombalayarak öldürdün ve üzerinden 18 ay geçti halde aydınlatmadığın gibi, üstünü örtmeye çalışıyorsun,birde üstüne üstlük 34 vatandaşını katleden komutanlara teşekkür ettin,teşekkür ettiğin insanları nasıl yargılayacak veya yargı önüne çıkartacaksınız?

Toplumsal gösteriler karşısında ne kadar demokrat olduğunu Gezi Parkı direnişçilerine gösterdiğiniz tavır ve izlediğiniz yol,seçimle gelmiş bir siyasetçiden çok, diktatör görüntüsü veriyorsun ve  tüm dünya da seyrediyor..

AB’den niçin uzaklaştığınızı Gezi direnişi tüm çıplaklıyla belgeledi;eğer AB ülkesi bir ülke olsaydı Türkiye, Erdoğan bu keyfiye davranışı yapamazdı..

Hele ikinci saldırı emrini vererek Gezi  Parkında demokratik haklarını kullananlara yaptığınız operasyon bir iç savaş görüntülerini verirken,ülkenin dört bir yanında insanları sokağa döktü..

Direnişin 20’ci gününde  akşam saat 20 de başlayan direnişçilerle polis arasındaki çatışmaları televizyonlar canlı yayınlarında verdiler ve  gün ışığına kadar devam ederken,dünyanın büyük kanalları da canlı yayına geçerek tüm yeryüzüne haberle yapıyorlardı,polisler masum insanlara savaş açtı,diye.

Dikkat çeken bu ikinci polis saldırısıyla İstanbul’un Anadolu  yakası Taksime yürüdü, kitlelerle baş edemeyince polis, ilk defa Vali askerlerden yardım istedi ve askerler devreye girdi.Bu da olayların ne kadar büyük boyutlarda olduğunu gösteriyor..

Başbakana bir sorumuz var  şu dilinden düşürmediği adeta pelesenk yaptığı kendini karşılayan her kalabalığın önünde,toplumu tahrik edercesine söylediği; polis baskısıyla camiye sığınan direnişçilerin “Cami de içki içtiler” sözünü lütfen belgeleyin..Bu kadar teknik bir takip ve görüntünün olduğu çağda,Gezi direnişine katılan insanların polis tarafından tek tek görüntülendiği bir olayda, bu iddiayı ya belgeler, ya da  bu yalan Başbakanın müfteri bir din bezirganı  olarak üzerinde kalır.

Tekrar söylüyoruz, şu Camide içki içtiler direnişçiler iddianızı,ya kanıtlayın ya da özür dileyin..

İnsanın yalancısına İslam dininde münafık ve kafir derler!.

 Sn Erdoğan demokrat olmadığınızı kanıtladınız, siyasi yönünüzü de belirlediniz, hiç değilse yalan söylemeyin,iftira atmayın günahtır.

Ya sorunu çözersin, çözemezsen sorun senide sorun haline getirir.

İşte yaşadığınız gibi sn Başbakan.

Erdoğan,kendi cehennemine koşuyor dersek abartmış olmayız herhalde!..

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums