- 30.09.2012 00:00
Başbakan Erdoğan, atv ve aHaber ortak yayınında önemli açıklamalar yaptı ama sivil siyasetin inisiyatif almasına ilişkin söyledikleri çok daha önemliydi.
Devletin şiddeti sonlandırmayla ilgili her türlü görüşmenin yapılabileceğini söyleyenErdoğan asıl çağrısını CHP'ye yaptı:
"Bu pazartesi parlamento açılıyor. Teklifi yine götüreceğiz. Bu çalışmayı yapmaya hazır mısınız?"
CHP hazır mı bilemem ama artık sivil siyasetin eli silahlı güçler tarafından sıkıştırılmadığı, bürokratik elit tarafından dizayn edilmediği yeni bir sürece giriyoruz.
AK Parti'nin bugün yapılacak 4. Olağan Kongresi de bu sürecin bir parçası. Bu özelliği nedeniyle de eskileriyle kıyaslanmayacak kadar "küresel" bir nitelik kazanıyor.
Tam da bu nedenle dünyanın birçok bölgesinden çok sayıda siyasi aktör bu kongreye konuk olarak katılıyor.
Bu ilgi Türkiye'nin bölgesel gücünü gösterdiği gibi küresel aktöre dönüştüğünün de işareti.
Bu noktada belki de en dikkat çekici isim Mesud Barzani... İlk kez bir Kürt siyasi aktörü Türkiye toplumunun karşısına çıkıp, kendi diliyle seslenecek. Bu Türkiye'nin sadece kendi Kürtleriyle ilişkisini değil, bölgede yaşayan Kürt toplumuyla ilişkisini de derinden etkileyecek.
Rahmetli Turgut Özal dönemi hariç "Kürt lider" demeyi bile sakıncalı ilan eden bir ülke, şimdi o Kürt liderlerden birini, toplumun yüzde 50 oyunu alan bir partinin kongresinde ağırlıyor.
Bu konjonktürel bir tercih değil, gelecek on yılları kapsayan yeni bir siyasi vizyon tercihidir.
Sivil siyaset güçlendikçe küresel dünyayla buluşma da o oranda artıyor.
Menderes'i Ecevit istedi, Demirel karşı çıktı
Rahmetli Aydın Menderes'in vefatından önce hatıralarını anlattığı ses kayıtları kitaba dönüştü.
Hafta içinde Ufuk yayınlarının hazırladığı, editörlüğünü Turgay Yavuz'un yaptığı kitabın tanıtımı, Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı'nda düzenlenen bir toplantıyla yapıldı. Siyasi-anı olarak gerçekten okunması gereken bir kitap... Geçmiş siyasi yaşamımıza ilişkin çok sayıda anı var. Ama biri güncelle de ilişkili olduğu için kısaca anlatmak istiyorum. Bir süre önce CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlurahmetli Adnan Menderes'in anıtmezarını ziyaret etti.
Anıtmezarın yapılmasını rahmetli Özal sağlamıştı. Ancak ondan yıllar önce 1974 yılında anıtmezarın yapılması kimin istediği gerçekten çok şaşırtıcı. İsteyen dönemin Başbakanı Bülent Ecevit'ti... Ama daha ilgincini kitaptan öğreniyoruz. O günlerde Ecevit, Menderes ailesini arayarak naaşların taşınmasını önerir. Ancak dönemin muhalefet lideri Süleyman Demirel buna karşı çıkar. Sonrasını Aydın Menderes'ten dinleyelim: "Ağabeyime veya anneme Demirel ulaşmayı düşünmemiş herhalde kendisine en yakın rahmetli Fatin Rüştü Zorlu'nun kızı Sevin Zorlu'yu bulmuş ve ona 'aman Ecevit'in teklifini kabul etmeyin, ben yakında iktidara geliyorum. O cenazeleri üç muhrip, iki hücumbotla alıp getireceğim' demişti. Sevin Zorlu da, Mutlu ağabeyimi arayarak 'aman kabul etmeyelim' demiş.."
Kabul etmemişler ve Demirel başbakan olmuş. Ya sonrası?
"Süreç boyunca Başbakan Demirel'in telefona çıkmaması, hiçbir cevap vermemesi ve hiçbir görüşme talebini kabul etmemesi bizim açımızdan ne kolay izah edilebilir ne de kolay hazmedilebilir bir olaydı.
Yorum Yap