- 20.12.2015 00:00
Yaşadığımız coğrafyada olup bitenlerin bir sebebi, gerekçesi vardır. ABD ve Avrupa ülkeleri gelecekleri için sürekli plan yaparlar. Birincisi yakın plan –ki bu genellikle 100 yılı kapsar. İkencisi de uzun vadeli plan -ki bu da yerine göre 200 ila 300 yıl arası bir süreçtir. Birinci Dünya Savaşı üzerinden 100 yıl geçtiğine göre İslam ve Ortadoğu üzerinde ikinci yüzyıllık planlarını devreye koydukları günleri yaşıyoruz.
Dünya siyasetinde planlamacıların baş aktörü Yahudi İsrail, onların güdümünde olan Hıristiyan ABD ve Avrupa ülkeleridir. 1915’te Kürdleri dört ülkeye parçalarken bir projeleri vardı. Yüzyılın dolduğu bugünlerde o proje işlevini yitirdi. İslam ülkelerinin kazanımlarını akamete uğratmak, birbirleri ile savaştırmak; ülkelerini yakıp yıkmak için her zaman olduğu gibi Müslüman lider ve yöneticilerini piyon olarak kullanma sürecini “Arap baharı” ile başlattılar.
2013 yılından beri Suriye’de; 8 Haziran’dan beri Türkiye’de başlayan isyan ve Türk devletinin ağır silahlar ile Kürd şehirlerini dövmesi, Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi’nin hedefe konması, zamanı geldiğinde suikast yapılarak öldürülmesi; TC’yi ve Erdoğan’ı aşan meselelerdir. Bunlar baş aktör ABD, Yahudi ve Hıristiyan dünyasının BOP projesidir.
11 Eylül 2001 saldırıları üzerine başkanlığının ilk yılında ABD Başkan’ın George Bush “Bu medeniyetler savaşıdır” demesi boş değildi. Startı verilen proje adım adım İslam ülkelerinde Müslümanlar üzerinde bir bir gerçekleştirilmektedir.
11 Eylül’den sonra Müslüman dünyasını “terörist” ilan ettiler. Dünyanın hangi kıtasında, hangi ülkesinde, hangi şehrinde terör eylemi varsa “Müslümanlar yaptı” dediler. Rusya’nın Suriye savaşına katılması, Türkiye’nin Rusya uçağını (ABD ve NATO’nun teşviki ile) düşürmesi, Rusya’nın bitmeyen çıkışları 3. Dünya Savaşı’na kapıları aralamıyor mu?
- Dünya Savaşı önceki dünya savaşları gibi ülkeler arası bir savaş olmayacak. Ülkeler ile teröristler arasında bir savaş kurguladılar. Terörist kim? Yarattıkları IŞİD ve türevleri. Peki, IŞİD bir terör örgütü mü? Evet, hem de Haşhaşileri mumla aratan “selefi”, “radikal” bir örgüt. Hasan Sabbah, Ömer Hayyam gibi programları ve projeleri hazırlanarak devreye konan örgüttür. Müslüman mı? Değil; ama oluşturulan plan, projeleri İslam üzerinde gerçekleştirmek için din hanesine “İslam = Müslüman” yazdılar.
Ortadoğu’daki Kürd, Türk, Arap, Acem ve diğer halklar onların umurunda değil. Sünni, Alevi, Şii, Dürzi,Nusayri, Şebek, Ehl-i Hak, Yezidiler, Zikriler, Ahmediler, İbadiler fark etmez. IŞİD son üç yılda göstermelik (belki yanlışlıkla 1-2 papaz ve birkaç sivili öldürdü) kaç Yahudi, Hıristiyan’ı toplu katletti? (Olsun diye değil, asla; sadece görün istedim.)
Müslüman’ı katleden “Müslüman Terör Örgütü” olur mu? Olur. Yüz yıllık kısa üç yüz yıllık uzun vadeli plan ve projeleri olanlar için olur. Dikkat edin yedi kıtada adına “terör örgütü” denen kim varsa o “örgütün” adının yanında mutlaka “İslam” ve “Müslüman” vardır.
Bu tesadüf mü? Değil tabii. En ilginç yanı da o terör örgütlerinin hepsi Müslümanları vurup öldürüyor. Sadece Müslümanları öldürmekle yetinseler; katliam, cinayet işlerlerken bir de “İslam” ve “Müslümanlık” adını da kirleterek vahşet sergiliyorlar.
Soruyorum size; son üç yıldır Irak, Suriye, Türkiye, Afrika ve de Avrupa’da işlenen toplu katliamlar ile “Allah’u Ekber” nasıl yan yana gelir? Dünya’da öyle bir algı operasyonu yapıyorlar ki “Allah’u Ekber” nidasını duyanın aklına “terör”, “cinayet”, “vahşet” gelsin istiyorlar. Müslüman bunu hak ediyor mu? İslam’ı “IŞİD” üzerinden itibarsızlaştırıyorlar. IŞİD’in bir tek Yahudi öldürdüğü vaki mi? Yahudi değerleri eleştirenlere “hakaret” diye ceza verenler İslam’ı değerlere hakareti “ifade özgürlüğü” olarak tanımlıyorlar.
Küresel hegemonya savaşları ile 100 yıllık planlarının günü geldi. 1915, şimdi 2015 yılını yaşıyoruz. Yüz yıllık planlarının, projelerinin yeni versiyonunu gerçekleştiriyorlar. İslam devlet adamları ne yapıyor? Yahudi ve Hıristiyanların piyonluğunu yapıyorlar.
İslam’ı yakan, yıkan, vahşet yapan; Müslümanlığı içi boş din hâline getirmek için ne gerekiyorsa yapıyorlar. “Küresel terörizmi” finanse eden onlar. Suçlananlar Müslümanlar. Ülkeleri, şehirleri yok olan, öldürülen, sürülen Müslüman. Paradoks ama gerçek budur. Yeni savaş düzeninde toprakları işgal yerine “algı operasyonları” ile beyinleri işgal ediyorlar.
Dünyada bugün için bağımsız olan 194 ülkenin üç- beşinin dışında devlet başkanlığına özellikle ABD ve AB ülkelerinin onayı olmadan İslam ülkeleri yönetebilirler mi? Bizimkiler de dâhildir. ABD, AB’den icazet almayan kaç Türk lider ve parti başkanı var, sayar mısınız. Bizi yönetenlerin asli görevi onların adına fiili icraat yapmaktır. Ahmet’in, Mehmet’in onlar için hiçbir kıymet-i harbisi yoktur. Piyon olsunlar da kim olursa olsunlar.
Gerçekleri yazan, düşmanı başka yerde aramayın diyene “komplo teorisyeni” diye dalga geçiyor, küçümsüyor ya da kale almıyorlar. Evet, “komplo” hem de komplonun dik alası var. İslam ülkeleri ve Müslümanlar üzerinde oynanan çok büyük bir oyun var. “Teorilerden bıktık” diyenlere sorarım, olup bitenlerin neresi komplo, neresi teori? Ölen kim? Öldüren kim?
Düşman içimizde. Birileri adına bizi yöneten de, kuklalar adına ipi ellerinde tutan da belli değil mi? Düzeni, gidişi değiştirmek isteyeni saraya oturtmazlar. İşte tam da bunun için yazıyoruz, söylüyoruz, karşı çıkıyoruz, uyarıyoruz. Din adına dini satarak oy toplayanları halk olarak siz susturabilirdiniz. Ama yapmıyorsunuz. Nasıl mı? Allah’ın ilk emri ile?
“Oku! Ikra Bismi Rebbikellezi Halak.” (Oku! Yaratan Rabbinin adıyla oku). Biz, yani siz, yani halk, yani devleti oluşturan insanlar Allah’ın kitabını okumasını ve fiili uygulamasını becerebilseydik bu duruma düşer miydik? Yahudi ve Hıristiyanların 100 ya da 300 yıllık plan ve projelerinin din üzerinden bize bir etkisi olur muydu? Tabii ki olmazdı.
Müslümanlar Müslüman olmayı beceremedikleri için bu hâle düştüler. Nuh, Ad, İrem, Semud, Ress, Lut(Sodom ve Gomore), Medyen, Eykel, Firavun, Kaman, Karun, Sebt, Tübba, Karye, Sebe halkları ve Ebu Lehep nasıl yok edildiler. Eğer İslam ülkeleri kendilerini bulmaz, gerçek anlamda Kur’an’a ve İslam’a göre adil muamele etmez iseler “azan” bu kavimler gibi Allah bizi de yok edecek; bunu böyle bilelim.
Bizim elimizden bir şey gelmez demeyin. Dua edelim, edelim amma bizi yönetenleri de seçmesini bilelim. Adamlar dinleri uğruna neler neler yaparlarken, biz “vatan”, “bayrak”, “Sakarya” sembolleri üzerinden “terör”, “katliam”, “cinayet” ve “savaş” ile birbirimizi yok ediyor, zayıflatıyor onlara yem yapıyor; kendi elimizle kutsal bayrağa, vatana zarar veriyoruz.
Değerli bir dostumun çok değerli bir sözü vardı. “Rahmetli kayınpederim ‘Onlar sahte kitaplarına sağlam bağlı. Biz sağlam kitabımıza sahte bağlıyız’ derdi” diyordu. Ne doğru söz. Sağlam kitabımıza, doğru ve sağlam bağlanmadıkça korkarım ki azan milletlerden oluruz. Ve Medeniyetler savaşında kaybeden de biz oluruz.
Bugün Irak, Suriye, Kürd şehirlerinde kendi kendimize yaptıklarımız emperyalist ülke ve medeniyetlerin ekmeğine yağ sürmekten başka bir şey değildir. Anlayabilsek, görebilsek.
mlatifyildiz@hotmail.com
Yorum Yap