CHP özgürlükçü tabanıyla güven tazeleyerek kitleselleşir

  • 6.09.2014 00:00

 Biz bugün halen anamuhalefetteki CHP’de, parti içinde hizipçilik yani bölücülük yapma geleneği 1970’li yıllara dayanan bir eski genel başkanın etkisini görebiliyorsak, aslında sözün bittiği yerde olmamız gerekiyor.

Ne var ki Türkiye’de meydana gelen her olay insana “sözün bittiği yerdeyiz” dedirtiyor. Baksanıza, Cumhurbaşkanı Erdoğan, NATO zirvesi yolunda gazetecilere, gerek Genelkurmay Başkanı Orgeneral Özel gerekse Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın, kimi Hizmet mensuplarına karşı kendi kurumlarında iddia olunan faaliyetleriyle ilgili “Belgesiz, imzasız ihbar mektuplarıyla harekete geçmeyiz” sözlerine karşılık, “Her şey imzalı mektuplarla takibe alınmaz” diyebiliyor. Bu nasıl bir hukuk anlayışıdır, “Fişle, cezayı kes, haksız hukuksuz.” Aynen vesayetçilerin yaptığı gibi.

İşte, içinden geçmekte olduğumuz, pek çoğumuzu endişeye sevk eden ülkedeki otoriterleşme, hukukun yerini keyfiliğin aldığı dolayısıyla alternatif, özgürlükçü harekete çok ihtiyaç duyduğumuz bir arka planla CHP, son iki seçimde tekrarladığı başarısızlıklar üzerine dün Ankara’da olağanüstü kurultaya gitti. Ama bu kurultay, parti içi hesaplaşmaya dönük olmasından dolayı iktidara alternatif arayanlara yine umut olamadı.   

Kılıçdaroğlu ve yakın ekibi, son yıllarda iktidar partisinin önlenemez yükselişi karşısında oylarını artırmak için sağ eğilimli isimlere umut bağlar oldu. MHP kökenli Mansur Yavaş ile CHP’nin MHP ile birlikte cumhurbaşkanlığı için ortak aday gösterdiği ve Erdoğan karşısında beklendiği gibi ipi göğüsleyemeyen Prof. Ekmeleddin İhsanoğlu, sağ eğilimli, muhafazakâr bir isim olmalarından dolayı parti içinde tepkilere yol açtı. Milliyetçi muhafazakâr kesimden Mehmet Bekaroğlu, yakınlarda partiye katıldı.

Kılıçdaroğlu, dünkü kurultay konuşmasında partisine yönelik bu sağa kaydığı eleştirilerine önemli bir yer ayırdı, örneğin, kimliğe, inanca saygılı olunmasının sağa kaymak anlamına gelmediğine vurgu yaptı. Ama CHP, gerçekten kimliğe diyelim saygılı politika izliyorsa neden Kürtlerin yoğunlukta olduğu Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yok, niye kitle partisi olamıyor gibi sorular haklı olarak sorulmalı.

Aslında CHP’ye son zamanlarda yöneltilen “sağa kaydı” eleştirileri, Kılıçdaroğlu’nun dünkü kurultayda dile getirdiği noktalardan ziyade ilkesel ve hukuksal bir duruşla ilgili.

Örneğin, CHP Parti Meclisi üyesi Ercan Karakaş, 4 Eylül tarihli Cumhuriyet gazetesinde yayımlanan makalesinde, kendi partisine gönderme yaparak, “Son yıllarda bazı sosyal demokrat partilerin, merkezin cazibesine kapılmaları ve yüzer gezer oyların peşine düşmeleri pek işe yaramadı” hatırlatması yapıyor. Sosyal demokrat çizgi izlenerek de halkın kuşatılabileceğini ima ediyor.

Keza, dünyadaki sosyal demokrat hareketler üzerine araştırmaları bulunan Kamu Hukuku ve Siyaset Bilimi Doktoru Selim Sarıibrahimoğlu, gerek CHP Tüzüğü’nün, 5 ve 2’nci maddeleri, gerekse Siyasi Partiler Kanunu’nun 40 ve 93. maddelerine aykırı olarak, kimi parti milletvekillerinin, sosyal demokrat dünya görüşüne sahip olmaktan çok siyasal gücü elinde bulunduran odaklara yakın bir duruş sergileyen, işadamı kimliği ve ekonomik güçleri olan kişilerden seçilmiş olduklarına dikkat çekiyor.

Yukarıda alıntıladığım her iki görüşün eleştirileri de haklı özü itibarıyla. CHP, sosyal demokrat çizgideki isimlerle de tüm Türkiye’yi kuşatabilir ama ulusalcıları tasfiye ederek, kendi tabanından değişim yanlısı isimlere güven duyarak ve halka ulaşabilecek politikalarla. l.kemal@zaman.com.tr

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums