- 29.07.2017 00:00
İsrail'in Mescid-i Aksa'daki yasakçı ve basıkıcı tutumu Türkiye'nin devreye girmesiyle yumuşadı. Daha doğrusu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bastırmasıyla İsrail, metal dedektör uygulamasına son verdiğini açıklamak zorunda kaldı. Filistinlilerin coşkulu kutlamaları ağırlarına gitmiş olmalı ki İsrail yönetimi dünkü Cuma'da tekrar 50 yaş uygulamasıyla sorun çıkarmaya devam etti.
Ancak görüldü ki İsrail, Türkiye'nin Kudüs ve Filistin'le ilgili konularda devreye girmesinden son derece rahatsız. İsrail Dışişleri Bakanlığı hesabından Cumhurbaşkanı Erdoğan aleyhinde tweet atılması ve 'Osmanlı'nın devri bitti' açıklaması da bunu net olarak gösteriyor.
Erdoğan'ın Mescid-i Aksa için devreye girmesi, dönem başkanlığı Türkiye'de olan İslam İşbirliği Teşkilatı'nı bu mesele için harekete geçirmesi İsrail için ikinci bir 'One minute' vakasıdır.
Yine can alıcı bir konu üzerinden; Kudüs, Mescid-i Aksa ve Filistin meselesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın İslam dünyasını harekete geçirerek İsrail'i zor durumda bırakmıştır. Bu durum Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Batılı medya kuruluşlarının neden hedefinde olduğunu da gayet iyi açıklıyor; İslam coğrafyasında İsrail'e karşı etkili olabilen Erdoğan'dan başka bir siyasi aktör ve lider yok. Erdoğan liderliğindeki Türkiye, güçlü Osmanlı dönemini hatırlatmasaydı İsrail Dışişleri Bakanlığı hesabından 'Osmanlı devri bitti' açıklaması gelmezdi. İsrail ve Batı için güçlü Türkiye 'Osmanlı' demektir. Erdoğan'a dönük tepkilerini, düşmanlıklarını hep 'Osmanlı' ile ifade etmeleri anlamsız değildir; Erdoğan, Türkiye'yi büyüten, güçlendiren, bu devlete Osmanlı etkisi kazandıran bir lider olduğu için İsrail ve Batı'nın öfkesini üzerine çekmektedir.
Osmanlı düşmanlığını yansıtan tweetler, mesajlar sadece İsrail ve Batı kaynaklı değil; bakın Kemal Kılıçdaroğlu'nun son dönemdeki mesaj ve tweetlerine; Osmanlı'yı aşağılayan ifadeler yer almaktadır hesabında. Dışarıda ve içeride büyüyen, güçlenen Türkiye'ye düşmanlığın merkezi de, kaynağı da aynıdır, tektir.
Yorum Yap