- 19.03.2014 00:00
Siyaset,ekonomi,savaş,militarizm,askeri vesayet sistemi,şiddet,faşizm gibi kavramları çoğaltabiliriz.Doğal olarak bu kavramlar insanlık tarihinde hepsi bir anda otaya çıkmadı.
Ancak, bizim tanık olduğumuz,yaşantımızı belirleyen,geleceğimize yön veren siyasetin barış tarafı benim için kutsal olan ve herkes içinde olması gereken bu humanizm(sevgi felsefesi)başlangıçta yazılanların neresinde?
Dünyada,bölgemizde,ülkemizde,hükümetimizde,devletimizde,partimizde,kentimizde,belediyemizde barışa yer var mı,sürece katkı var mı,çağrılara yanıt var mı,ses hatta çığlık…?
Bir yıldan bu yana çatışma sonucu cenazeler gelmiyor.Kürt sorunu noktasında demokratik çözüm sürecini giderek tıkamak,eskiye döndürmeye çalışmak halklara,insanlığa ihanet değil de nedir?
Yerel yönetim seçim çalışmalarında parti sözcüleri,genel başkanların kullandıkları dil çatışmayı,ayrıştırmayı,ötekileştirmeyi ve giderek darbeler öncesi yaşadığımız kaos ortamına doğru koşar adım yöneldiklerini izliyoruz.
Bunu fırsat bilen Gladio artıkları (devleti koruma bahanesiyle özel harp dairesi kapsamında eğitilen vurucu güç)HDP (Halkların Demokratik Partisi)ne saldırıları tarihsel siyasal şiddetin mirasını taşıdıklarını görüyoruz.
Ne yazık ki Düzce’de bu çirkin görüntüleri yaşadık. HDP’nin Kürt partisi olduğu yalanına inandıran ırkçı faşistler yoksul halk çocuklarını ateşin içine sürdüler.Diğer bölgelerde olduğu gibi devlet seyretmekten öte suç işleyenleri adeta korudu.
Yasal bir partinin seçim çalışmalarını sabote etmek,bayraklarını indirmek suç olmuyorsa seçimlerin meşrutiyeti nerde kaldı? AKP hükümetinin tek sözcüsü sayın Başbakanın cemaatle düellosu kirli işlerin taraflarına fırsat veriyor.
Çocuklardan katıl yaratan sistem Berkin Elvan’ın acısını paylaşan milyonlarca yurttaşı düşman ilan etti.
Kutuplaştırma siyasetinden beslenen AKP ve sözcüleri tutukluluğu beş yıla indiren yasa ile hangi suçlardan yargılandıklarını görmemezlikten gelerek kendilerini bu vebalden kurtaramazlar.
Tarih çocukları katledenlerin yargılanmadığı,ülkeyi kaosa ve karanlığa götüren suçluları tahliye edenleri geçmişteki benzerleri gibi lanetliler tarafında yazacaktır.
AKP’nin (benden sonra tufan kopsun) politikası hangi çıkmaz sokaklara sürüklendiğimizi gösteriyor.
Eski kardeş,yeni düşman üzerinden kendilerini güçlü hissedenler başka güçlüler tarafından siyaseten yok edilirler.
Demokrasiye,barışa ve evrensel hukuka yer vermeyenlerin akıbeti maalesef kimseye ders olmuyor.Ders almadıkları açık ve net olan hükümet,muhalefetiyle nefret suçlarını işlemeye devam ediyor.
Demirel,Ecevit zıtlaşması 12 eylüle hazırlığın işaretiydi.Kenan Evren’de olgunlaşmasını bekliyordu. Şimdilerde 12 eylülle hesaplaşma bir yana aynı zihniyettekiler görev almak için deneme yapıyorlar.Berkin Elvan uğurlaması sonrası gerginlik provası bu amaca hizmet ediyor olsa gerek.
Umudumuz HDP’nin, Kadınların en çok yer aldığı eş başkanlıkla, yerinden yönetim anlayışıyla halkların eşit, özgür bir şekilde kendilerini yöneteceği bu yağma ve talan düzeni mutlaka değişecek iradeyi ortaya koyması.
HDP’nin bu oyunlara karşı demokrasinin ve özgürlüklerin güvencesi olmak zorunda olduğu…
NEWROZ-PİROZ BE…BARIŞ –KARDEŞLİK-ÖZGÜRLÜK…
Yorum Yap