AB üyeliğinde en önemli nokta…

  • 23.10.2013 00:00

 Lüksemburg’da dün yapılan toplantıda, üç yıllık aradan sonra Türkiye ile müzakerelere yeniden başlanması kararı çıktı. 5 Kasım’dan itibaren müzakerelerde, “Bölgesel Politika ve Yapısal Araçların Koordinasyonu” başlıklı 22’nci fasıl açılacak.

Türkiye’nin AB’ye üyelik yolunda yeni bir dönemin başladığını söyleyebiliriz. Bizim AB üyeliğimiz, gerçekten hiçbir üyeninkine benzemiyor. Ülkemizde ve Avrupa’da, bu üyeliği tasvip etmeyen, tavır alan önemli kesimler var. Temelde, Türkiye’nin Müslüman kimliği Avrupalılardaki tereddüdü besliyor. Genç ve hızla artan nüfusumuz ise başka bir sebep.

Son birkaç yıldır içerideki destek epey azaldı. Avrupa’daki ekonomik kriz bunda önemli rol oynadı. “Bu AB’ye neden üye olalım?” sesleri arttı. Zaten Kıbrıs konusunda, Türkiye’nin antlaşmalardan doğan haklarına rağmen Rumları bütün adanın temsilcisi kabul ederek üye yapmak önemli bir baş ağrısı... Yine de hem Türkiye’de hem de AB içerisinde, bizim üyeliğimizi önemli görerek destekleyen büyük bir çoğunluk var.

Şahsen ben de destekleyenler içerisinde bulunuyorum. Bunun birinci sebebi, küresel terördür. Ve bu tehdidi besleyen en önemli kaynak, medeniyetler çatışmasıdır. Sömürgeciliğin, küreselleşme ile yeni vasıtalar, unsurlar ile devam ettirilmek istenmesi, ülke menfaatleri arasındaki çatışmalar gibi sebepleri de unutmamak lazım.

Birleşmiş Milletler şemsiyesi altında başlatılan ve Türkiye ile İspanya’nın eş başkanlığında yürütülmek istenen Medeniyetler İttifakı projesi ile aslında çözüm adına bir başlangıç yapılmıştı. Ancak Suriye ve Mısır’daki gelişmelerde, BM’nin varlığının nasıl tartışılır hale geldiğini, son olarak BM Güvenlik Konseyi için Suudi Arabistan’ın aldığı tavrı biliyoruz. Yani BM çatısı altında, ülkeler, hükümetler bazında bir ilerleme kaydedilmesi çok zor. Küresel barış adına istikbal vaat eden en somut proje, Türkiye’nin AB üyeliğidir. Müslüman kimlikli Türkiye’nin, Hıristiyan kimlikli Avrupa Birliği’ne üye olması, kültürler arasındaki pek çok engelin kalkmasına, evrensel insanî temelli ileri demokrasi zemininde bir diyalog ve uzlaşma zemininin inşasına hizmet edecektir.

Çünkü medeniyetler ittifakı, hükümetler arasında değil, halklar arasında olur. Bugün bizim insanımız, dünyanın neredeyse 150 ülkesinde diyalog merkezleri sayesinde bu yolda büyük bir tecrübeyi sergiliyor. Birbirini tanıma, karşılıklı saygı, diyalog, uzlaşma sahasında tahmin edilemeyen yakınlaşmalar, birlikte hareket etme ve paylaşma örnekleri yaşanıyor. Bilhassa Avrupa’da, denilebilir ki kendimizi, değerlerimizi yeni yeni anlatıyoruz. AB üyeliğimiz konusundaki tereddütleri ortadan kaldırma adına bu adımları çok önemsemeliyiz. Muhafazakâr büyük çoğunluğun, AB üyeliğinden ürkmek yerine, bu üyeliğe verdiği destek anlamlıdır ve değerlidir…

Ayrıca şunu da belirtmeliyiz; AK Parti iktidarı döneminde Türkiye, vesayetten demokrasiye doğru ilerliyorsa, bu sürece AB’nin verdiği desteği kimse küçümsememelidir. Sayın Egemen Bağış’ın altını çizdiği gibi, “AB, birçok karanlık dönemde Türkiye’nin pusulası olmuştur…” Evet, ilerleme raporunda eleştirdiğimiz yönler olabilir. Ancak kaale almamız gereken çok önemli hususlar da var. “Kamu harcamalarının TBMM tarafından denetlenmesi konusunda ilerleme olmaması, Kamu İhale Kanunu’nun AB standartlarını taşımaması, askerî yargı sistemiyle ilgili reform yapılmaması, 34 sivilin öldürüldüğü Uludere olayının sonuçlandırılmaması” gibi… 

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums