- 15.03.2013 00:00
Malum medyada 28 Şubat ruhu aniden hortladı.Refahyol hükümetine karşı laik kesimi tahrik için yaptıkları yalan haberleri, yeniden servise başladılar.
Statükonun “toplum mühendisliği”nin gönüllü/görevli uzman gazetecileri ve köşe yazarları, bu defa da AK Parti’nin açığını yakaladılar! Meğer sinsice, tercüme çocuk kitaplarında değişiklik yapılarak penguenlere başörtüsü takılıyormuş. Kur’an kursu talebelerinin başörtülü olmasından daha tehlikeli bir gelişme ile karşı karşıyaymışız…
Uydurma haber, aynı gün Timaş Yayınevi tarafından yalanlandı: “2011’de basılan kitap, ilk olarak Hindistan menşeli, Amerikan Kapps Books tarafından İngilizce olarak yayımlanmıştır. Orijinal dilinden eksiksiz bir şekilde ve aynı görsellerle Türkçeye çevrilmiştir…”
Bu açıklama üzerine ne yapılır? Okuyucudan özür dilenir ve haber, gazetenin internet sitesinden kaldırılır, değil mi? Nitekim sol görüşlü bir gazete böyle yaptı. Ama Hürriyet öyle yapmadı. Yapmadığı gibi gazetenin yazarlarından Mehmet Y. Yılmaz, sanki haber yalanlanmamış gibi, “Toplum mühendisliği tam gaz” başlıklı yazısında, önce “Dişi penguenlerin tesettüre sokulması basit bir işgüzarlık mıdır?” diye sordu. Ve ardından ekledi: “Hiç sanmıyorum. Bu bir toplum mühendisliği girişiminden başka bir şey değildir. Sistematik beyin yıkama yöntemlerini kullanarak ‘muhafazakâr toplum yaratma’ amacına yönelik bir eylemdir…” (Bu yazı yazıldıktan sonra, akşam saatlerinde Hürriyet’in internet sitesinde bir özür metni yayınlandı. Bu da iyi bir gelişme.)
Eğitim-Sen Genel Başkanı da, konuya eğitim (!) açısından yaklaşıyor ve “Çocuklar üzerinde bir yaşam biçimi inşa edilmeye çalışılıyor.” diyerek, laik kesime “açın gözünüzü” uyarısını yapıyor. Bir öğretim üyemiz de bilimsel destek (!) vererek, “İlkokul birinci sınıfta çocuğun maruz kaldığı bu görseller aklında kalacak. Böylece ileride başörtüsüne daha alışkın olacak.” diyor. Kadınların yüzde yetmişinin başörtülü olduğu bu ülkede çocuklar sanki başörtüsünü ilk defa hikâye kitaplarında görüyor… Başta Cumhurbaşkanı’nın ve Başbakan’ın eşlerinin başörtüsü, televizyonlar sayesinde herkesin evinin içinde… (Rahatsızlık, penguenden değil, buradan geliyor olmasın?)
Bu olaydan çıkarılacak hisse nedir?
Bir; maalesef laik kesimi tahrik eden, onları hâlâ statükonun bekçileri olarak sahaya sürmeye çalışanlar işbaşındadır. Konumlarını kaybetmekten, artık itibar görememekten ciddi rahatsız olan bu gibi yazarlar, sahneden inmek zorunda kalmayı bir türlü hazmedemiyorlar. 28 Şubat’ta, başörtüsü ve imam hatipler üzerinden yaptıklarını hâlâ unutmuş değiliz.
İki; laik kesimin “laikçi” diyebileceğimiz önemli bir bölümü, bu tür haberleri duymaya oldukça teşne. AK Parti iktidarı, onları öyle rahatsız ediyor ki, mevcut iktidarın yerine bir askerî darbeyi tercih ederler… Böyle bir kitle var olduğu sürece provokatör yazarlar, onları tahrik için kalem oynatmaya devam edecekler…
Üç; iyi şeyleri AK Parti’nin yapıyor olması hazımsızlık doğuruyor. Bu ülkede, “asrileşmek, Avrupalı olmaktan geçer” diye yıllardır dil dökenler, şimdi AB üyeliğini AK Parti gerçekleştiriyor diye rahatsız oluyorlar. Kürt meselesinin çözümünü en fazla önemseyenler, şimdi AK Parti çözüm süreci başlattı diye tekere taş koymanın bin türlü oyununu oynuyor. Serbest bırakılan kamu görevlileri için bile sevinemiyorlar…
Penguenin başörtülü olması değil mesele. Vesayet; mevzilerini, havasını, gücünü kaybediyor. Topluma ve onun değerlerine bir silah gibi çevrilen medya zihniyetinin devri artık bitiyor. Rahatsızlığın asıl sebebi; fikir ve ifade hürriyetinin, din ve ibadet özgürlüğünün genişlemesi, Türkiye’nin demokratikleşmesidir. h.gulerce@zaman.com.tr
Yorum Yap