Değişen Türkiye ve demokrasi yolu buraya kadar mı

  • 26.12.2013 00:00

 “İlginç zamanlarda yaşayasınız” (Çin bedduası)

Demokrasi ve demokratlar bir kere daha sınavdan geçiyor. Olup bitenler açık seçik ortada ve gözle görülürken bu gerçeklere mi bakacağız, ya da seksen yıldır dinlediğimiz, iç-dış düşmanlar, hainler komplo diyen çığırtkanlarının, Allah’ın bildiğini kuldan saklamanın en mahir, sadık taze müritlerinin on parmakta on marifet, gerçekleri perdelemek için komplo teorilerinden ürettikleri algımühendisliklerine mi inanacağız.

Önceki iktidarlara da bulaşmış olan yolsuzluk pislikleri neyse aynı virüsün AKP’ye de bulaştığı ortaya çıktı.

Ortaya çıkan, buzdağının su üstünde kalan bölümü belki.

Devlet bankaları, TOKİ, enerji, altyapı ihaleleriyle rant dağıtan iktidarın pirüpak kalması, kedi ile ciğerin yan yana kalması ne kadar mümkün ise, iktidar çevresinin devlet rantıyla iç içe “ak” kalmasının da o kadar mümkün olduğu ortaya çıktı.

Ortaya çıkan yolsuzluğun yarattığı panik ve hukuki sürecin önünü siyasi ve ideolojik hegemonya ile kesme telaşı, daha büyük çaplı yolsuzluk söylentilerinin ortaya çıkacağını doğruluyor gibi. Özellikle askerî ihalelerin kapağı açılırsa, ortalığa kimbilir neler saçılacak.

12 Eylül’den sonra iktidarlar darbeyle (28 Şubat hariç) değil ama yolsuzluklarla gidiyor. AKP’yi bu travma/ korku sarmış olmalı.

Yolsuzluk yokmuş gibi yapıldığında, yok olmuyor. Yolsuzluğun üstü “vatan, millet, yüce devlet, hainler...” gibi soyut laflarla örtülmüyor. Hele demokrasi ve Barış Süreci adına yolsuzluğunu üstünü örtme çabası, Roboski’yi görmemekle aynı çabadır.


ALGI HEGEMONYASI SAVAŞI

Siyasete müdahale!” oluyor diye çığlık atanlar, özünde siyasal çoğulculuğa, eleştirel siyasete tahammül edemiyorlar. Bu sakat siyaset anlayışı, temsili demokrasinin en kaba biçiminde bile yoktu. Günümüz demokrasi değerleri ve demokratik sistemi çoğulculuk, çokseslilik temelinde, katılımcı, müzakereci demokrasi yolunda ilerliyor. Demokrasiyi, seçimler ve parlamentonun açık olmasına indirgeyerek bununla sınırlandırdığınız zaman, Kim hanedanı Kuzey Kore’si ile Putin Rusya’sı arasında rejimden başka bir rejim ortaya çıkmaz.

Geçmişte ve günümüzdeki bütün dikta ve otoriter rejimlerde olduğu gibi, siyasal, ideolojik ve toplumsal bütün muhaliflik, “devlete karşı dış güçlerle işbirliği yaparak iktidarı indirme ve liderini hedef alma” komplo teorileriyle doludur. Stalin, Hitler, Franko... mahkemeleri nasıl işlemişse, İstiklal mahkemeleri, 12 Mart, 12 Eylül mahkemelerinin işleyiş nedeni de aynıdır.

Hayalî korkular, iç ve dış düşman komplo teorileriyle neden- sonuç ilişkisi yaratılmıştır. Algılardan,olgular üretilip hakikat diye ortalığa saçılıyor. İktidarın partizan yazarları, özellikle sonradan iktidar kayığına binen yazarlar/ yorumcular, yolsuzluk gibi ortada duran hakikate, alakasız, ilgisiznedenler üretilerek, iktidar lehine şapkadan tavşan çıkartır gibi sonuçlar çıkartılıyor.

Muhalefeti düşman gören, yok sayan iktidar zihniyeti, eleştiri ve muhalifliği Barış Süreci’ni sabote etme, iktidarı yıkma neden- sonuç ilişkisine bağlayarak siyasi şantaj yapmaktadır.

Gezi eylemcilerinden, CHP, MHP, BDP gibi Meclis’teki partilere, TÜSİAD’a, Koç, Baydok grupları gibi iş dünyasına, bugün Gülen Cemaati’ne, yarın Alevilere... her türlü siyasi ve toplumsal muhalefeti; işbirlikçi, hain, düşman ilan eden zihniyetten demokrasi zihniyeti çıkar mı? Demokrasi, açık toplum bu zihniyetle ilerler mi?


GERİYE DÖNÜŞ KORKUSU

AKP iktidarı, demokrasiyi derinleştirmek yerine, demokratik kurumları, siyaseti, sivil alanı yasaklar ve iktidarın mutlaklığını sağlayacak biçimde kuşatıyor. Tıpkı 12 Eylülcülerin, her demokratik talep karşısında “12 Eylül öncesine mi dönmek istiyorsunuz” dedikleri gibi, Erdoğan ve AKP yöneticileri, “geriye dönüş” öcüsüyle toplumu esir almaya çabasındalar.

Hiçbir olguya dayanmayan “iktidarı demokratik olmayan yoldan yıkma” boş laflarına herkesin inanacağı sanılıyor. Medya ve meydan söylevleri üstünden imaj ve algı hegemonyası kurma dili argümanlarını sayfanın bir yanını alt alta yazın, öteki sayfaya da Kenan Evren’in konuşmalarını yazın cümlelerin bile aynı olduğu görülecektir.

Başbakan ve onun çevresindeki politika üreticileri ve PİAR çalışması yapanlar, algı mühendisleri,Erdoğan’ın ve AKP’nin resmî söylemi dışındaki her eleştirel sözü, Erdoğan’ı indirme, iktidara karşı komplo ve darbe korkusu olarak yeniden üretiyorlar, mağduriyeti sürekli hâle getirmeye çalışıyorlar.

Mütedeyyin insanların zihnindeki ceberut devletin geçmişte yarattığı/ yaşattığı mağduriyet, dışlanmışlık, aşağılanmışlık, baskı ve şiddet, hayalî korku bulutlarıyla taze tutulmaya çalışılıyor. Birilerinin, “makarna, bulgura oy veriyorlar” diye aşağıladığı inananları, Erdoğan, AKP yönetimi, iktidar ve devlet medyası, son yolsuzluğu perdelemek için sirk cambazlarına taş çıkartacak numaralar yapıp göz boyamaya çalışıyorlar.

AKP’ye oy verenleri ve inananları salak, yerine kokuyorlar.

2014’e girerken demokrasi aracı yokuşun yarısında batağa saplandı, patinaj yapmaya başladı, ileriye gitme umudu yitirildiği için aynadan geriye bakıp, uçuruma yuvarlanma korku ve telaşı içinde şuursuzca hareketler yapılmaya başlanıyor.

Değişen Türkiye ve demokrasi yolu buraya kadarmış.

Haydi, sıradaki, deneme sırası sende...



huscakir56@yahoo.com.tr

Twitter: @huseyincakir1

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums