- 17.09.2012 00:00
Geçtiğimiz hafta yayınlanan 'İsrail'le barışalım, İran'la savaşalım mı?' yazım üzerine pek çok e-posta aldım. Ne hikmetse gönderilenlerin çoğunluğu, İran'ın İsrail kadar tehlikeli bir ülke olduğunu, hatta İran'ın İsrail'den bile daha büyük tehlike arz ettiğini anlatıyordu. En şaşırtıcı olanıysa bahsettiğim e-postaların hepsinin Müslüman temsili olan kişilerden gelmesiydi. Bense yazıda belirttiğim gibi 'kuruluşundan bu yana sınırını işgal etmediği komşusu kalmayan, zaman zaman Lübnan'ı, hâlen Suriye'yi işgal etmekte olan, Filistin'de yaptığı zulüm tüm can yakıcılığıyla devam eden İsrail yerine, devrimden bu yana kendisine savaş açan Irak hariç hiçbir komşusuna saldırmamış olan İran'ın bölgedeki esas tehdit unsuru olarak lanse edilmesini hâlâ anlayabilmiş değilim.
Nobel ödüllü, Alman yazar Günter Grass da anlayamamış olacak ki İsrail'in İran'ı bombalaması ihtimali hakkında bir şiir yazdı. İran'a da eleştirileri olan Grass, başta İsrail'e silah satan kendi ülkesi olmak üzere Batı'nın riyakârlığını yerden yere vurdu. Bugün köşemi, Grass'ın şiirinde de öngördüğü gibi 'anti-Semitist' olmakla suçlanmasına ve İsrail'in ülkeye giriş yasağı koymasına kadar tipik sonuçlara yol açan bu şiirine bırakmak istiyorum. Bir provokasyonla üç kuşun birden vurulduğu bugünlerde belki biraz üzerine düşünmek iyi olabilir:
'Ne söylenmeli'
Şimdiye kadar neden sessiz kaldım ve kendimi tuttum
Savaş oyunlarında açıkça uygulanan bir şey için
Ki bunun sonunda hayatta kalanlarımız
En iyi ihtimalle dipnotlarda olacak
Buna ilk saldırı için sözde hak deniliyor
Ki, İran halkını yok edebilecek bir saldırı
Ki bu halk bir boşboğaz tarafından boyun eğdirilmiş
Ve organize mitinglerle bir araya getiriliyor
Çünkü bir atom bombası
Kendi iktidarında geliştiriliyor olabilir
Peki, neden isim vermekte tereddüt ediyorum
Başka bir toprakta, ki yıllardır gizli tutuluyor,
Büyüyen bir nükleer gücün olduğunu
Denetim ve soruşturmanın dışında (bir güç)
Herhangi bir incelemeye tabi olmayan
Gerçekler karşısındaki bu genel sessizlik
Öncesinde benim kendi sessizliğim
Ki, bana sorunlu, üretilmiş yalan olarak görünüyor
Ve muhtemel bir cezayı öngörüyor
Şimdi sessizlik bozuldu:
'Yahudi karşıtlığı' kararı kolayca yapıştırılıyor
Ama şimdi benim kendi ülkem
Kendi suçları için birçok kez yargılanan (ülkem)
Ki bu suçlar kıyas bile edilemez,
Ne yazık ki, İsrail'e başka bir denizaltı teslim etti
Onun (Denizaltının) özelliği gücünde yatıyor
Bu deniz altı, nükleer savaş başlıklarını
Daha henüz bir tek atom bombasının olduğu kanıtlanmamış
Bir bölgeye doğrultmuş
Onun (atom bombasının) varlığının korkusunun kanıtı yeterli,
Söylenmesi gerekeni ben söyleyeceğim
Ama neden şimdiye kadar sessiz kaldım?
Çünkü kendi geçmişimi düşündüm
(Bu geçmiş) hiçbir zaman temizlenmeyecek bir leke taşıyor
Demek istiyorum ki, İsrail'den, her zaman bağlılık duyduğum ülkeden,
Bu açık hakikati kabul etmesini bekleyemem
Neden sadece şimdi, yaşlılığımda
Ve mürekkebimin geriye kalanıyla,
İsrail'in atom gücünün hali hazırda kırılgan olan
Dünya barışını tehdit ettiğini söylüyorum?
Çünkü söylenmesi gereken için yarın çok geç olabilir;
Ve çünkü -Almanlar olarak yeterince sıkıntı yaşadık-
Bizler yeni bir suç için işbirliği yapıyoruz
Ve bizim suç ortaklığımız
Herhangi bir mazeret kabul etmeyebilir
Ve kabul edelim ki: Sessizliğimi bozdum
Çünkü Batı'nın iki yüzlüğünden bıktım
Ve ben de daha çok kişinin sessizliklerinden kurtulup özgür olmalarını
Karşı karşıya olduğumuz aleni tehlike saçanların
Güç kullanmalarını kınamalarını umuyorum
(Bu kişiler) İran ve İsrail hükümetlerinin uluslar arası toplumun
Her iki ülkenin de nükleer kapasitesini incelemeleri için ısrarcı olabilirler
İsrail ve Filistinlilere başka hiçbir şey yardım edemez
Ve yan yana düşmanlık içinde yaşayan herkese
İllüzyonlarla işgal edilmiş bu bölgede yaşayan herkese
Ve nihai olarak hepimize...
(Tercüme: Selahattin Toprak / Millî Gazete)
Yorum Yap