Cengiz Algan: Masayı kim devirdi?

Ocak-Temmuz 2015 arasındaki PKK eylemlerinde aralarında silahlı saldırı, patlama, adam kaçırma, kundaklama gibi vakaların da olduğu 1.915 olay gerçekleşmiş. Bunlara Suruç saldırısından beri yapılan asker, polis öldürmeler, şantiye araçları yakmalar filan dâhil değil. Seçimden 6 ay önce başlayıp giderek artan şiddet olayları…

Cengiz Algan: Masayı kim devirdi?
29.07.2015 - 09:38
2244

 Öncesinde Kürt tarafından gelen onca açık beyanata ve başka kanıtlara rağmen, HDP yöneticileri ve bilumum AK Parti karşıtı çevreler Çözüm Süreci’nin, şimdi PKK’ye düzenlenen operasyonlarla, hükümet tarafından bitirildiğini iddia etmeye başladılar. Sebebi de Erdoğan’ın erken seçime gidip HDP’yi baraj altında bırakarak tek başına iktidarı hedeflemesiymiş.

Uzun zamandır yapıldığı gibi yine yalan siyasetine başvuruluyor. Ama velev ki doğru, velev ki Erdoğan’ın böyle bir hevesi var. Yine de bu iddia saçma değil mi? 50 gün önceki seçimlerde yüzde 13’le 6 milyon oy toplamış bir parti neden durduk yere baraj altına iniyor? Mesela, seçim sürecinde HDP’ye yönelik yoğun saldırılar, Diyarbakır mitinginin bombalanması gibi mağduriyetler mi sona erdi? Hayır, aksine, Suruç’ta bileşenlerinden birinin üyelerine yönelik bombalı saldırıyla bir toplu katliam yaşadı HDP. Hem de herkesin düşmanı IŞİD tarafından yapılan bir saldırıyla.

Eğer HDP bu 50 günde çok büyük hatalar yapmadıysa ya da seçim sürecinde verdiği sözlere (“Seni başkan yaptırmayacağız”) aykırı davranıp seçmenini hayal kırıklığına uğrattıysa belki. Ama öyle bir şey de yok. O halde neden dramatik bir oy kaybına uğrayıp baraj altında kalsın? Ama artık bu siyasette bir mantık aramanın pek faydası kalmadı. O yüzden bu faydasız uğraşla zaman kaybetmek yerine, süreci kimin bitirdiğiyle ilgili birkaç noktaya göz atalım.

11 Temmuz günü KCK ateşkesin bittiğini ilan etti. Gerekçe olarak da aslen “askeri amaçlı baraj”yapımlarını öne sürdü. Türk devletinin bu barajları “gerillanın hareket alanlarını daraltmak için” inşa ettiğini, barajların yapımında kullanılan araçları imha edeceğini, müteahhitlere ve ilgili herkese misillemede bulunacağını ilan etti (http://m.t24.com.tr/haber/kck-ateskesin-bittigini-acikladi-bundan-sonra-tum-barajlar-gerillanin-hedefinde-olacaktir,302608). Yani, 8 Mayıs 2013’te silahlı unsurlarını yurtdışına çekeceğini ilan edip Gezi ayaklanmasında ortaya çıkan belirsizlik sonrası bundan vazgeçen PKK, yurtiçine gerilla sokmasının engellenmesi yüzünden ateşkesi bitirdiğini ilan etmiş oldu. Gerillanın hareket yönünün Türkiye’ye doğru değil, dışarıya doğru olması üzerinde uzlaşılmıştı oysa.

Tek başına bu bile Çözüm’ü kimin bitirdiğini açıklamaya yeter ama devam edelim. 15 Temmuz günüÖzgür Gündem gazetesinde KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Bese Hozat’ın “Yeni süreç, devrimci halk savaşı sürecidir” başlıklı yazısı yayınlandı. Hem de Demirtaş’ın bir gün önce TV’den PKK’ye (yarım ağızla da olsa) yaptığı silah bırakma çağrısından bir gün sonra (Bu konuyu Serbestiyet’te detaylı biçimde yazmıştım: http://serbestiyet.com/Yazarlar/suructan-sonra-demirtas-155635).

Ardından 19 Temmuz’da diğer eşbaşkan Cemil Bayık’ın halka silahlanma çağrısı geldi. Vietnam Savaşı’ndaki Vietkong taktiklerini de örnek aldığı bilinen PKK’nin yöneticisi Kürtlere evlerinin altından tüneller kazmayı bile öneriyordu. Ertesi gün 32 kişinin öldürüldüğü Suruç bombalaması geldi. Henüz üstlenmemiş olsa da saldırıyı IŞİD’in yaptığı açıklandı.

HDP’nin bileşenlerinden biri olan ESP üyelerine yönelik bu saldırı sonrası, silahlı kanat olan PKK’nin ne yapması beklenirdi? Sınır dışında çatışma halinde olduğu IŞİD’e bir misilleme. Evet, misilleme yapıldı. Ama olması gerektiği gibi IŞİD’e değil, Ceylanpınar’da evinde uyuyan iki polise, enselerinden kurşunlayarak. Devamı da geldi. Trafik polislerine sahte ihbar yapıp çağırdıkları olay yerinde öldürdüler. Son 10 gündür de sayısız saldırı gerçekleştirdiler. 32 üyesi IŞİD bombasıyla öldürülen MLKP de “misilleme” yaptı. Ama onların da hedefinde IŞİD yoktu nedense. Onun yerine gidip Star gazetesi emekçilerinin yemekhanesine giden yol üzerine, öğle yemeği sırasında patlatmak üzere bomba koydular. Şükür ki bu bomba patlatılamadan önce bulundu.

Ama durun, biraz daha geriye gidelim. A Haber TV’de bir haber yayınlandı. Buna göre, Urfa polisi Suriye’den kaçak gelen silahlarla ilgili bir eve baskın düzenledi. Evde ağır silahlardan el bombalarına kadar küçük çaplı bir cephanelik bulundu. Olayla ilgili gözaltına alınan iki kişinin ifadesi şöyle:

(Bombaları Suriye’den getiren H.M.): ”Ceylanpınar’da sınır hatlarında kaçakçılık faaliyetleri yapmaktayım. Kaçakçılığı PKK/KCK terör örgütü adına para karşılığı yaparım. Evimde yakalamış olduğunuz mühimmatların tamamını para karşılığı Suriye’den getirilip PKK’nın Suruç yapılanmasına aktarmak üzere aldım evime yerleştirdim siz yakalamasa idiniz PKK’nın Suruç kadrosundan gelip bizden teslim alacaktı. PKK/KCK terör örgütü bu mühimmatları Suruç ve Diyarbakır’da depoluyorlar ileriki süreçte ayaklanma başlatacaklar.”  

(İş ortağı İ.Ç.): ”H.M. ile birlikte PKK/KCK terör örgütü adına para karşılığı Ceylanpınar’da sınır hatlarında kaçakçılık faaliyetleri yapmaktayım. Halil’in evinde yakalamış olduğunuz mühimmatların tamamını para karşılığı Suriye’den getirilip PKK’nın Suruç yapılanmasına aktarmak üzere Halil ile birlikte teslim aldık Halil’in evine yerleştirdik siz yakalamasa idiniz PKK’nın Suruç kadrosundan gelip bizden teslim alacaktı "0535 825 …" numaralı telefonu arayarak İrtibatı ben sağlayacaktım. Hatta bugün saat 18.00 sıralarında gelip bizden teslim alacaklardı siz imkân verirseniz telefonla buluşma sağlar bu şahısları size yakalatabilirim.”

Yine habere göre, polis bu kişilerin verdiği telefonu aratıp buluşma yerine gittiğinde, siyah Audi marka bir otomobilin arka koltuğunda oturan HDP Şırnak Milletvekili Faysal Sarıyıldız’la karşılaştı. Polise milletvekili kimliğini gösteren Sarıyıldız hakkında (dokunulmazlığı olduğu için) sadece tutanak tutuldu. Şoförü ise gözaltına alındı (Haber ve görüntüler için bkz.http://www.aksam.com.tr/video/siyaset/hdpli-vekilin-sok-goruntuleri/14824).

Bu silah sevkiyatı nerede yaşanıyor? İki polisin öldürüldüğü Ceylanpınar ve IŞİD’in bombalama yaptığı Suruç arasında. Peki, ne zaman? 27 Ocak 2015’te. Yani Erdoğan’ın “tanımıyorum” dediğiDolmabahçe Mutabakatı’ndan tam bir ay önce. Eğer bu haber doğruysa “Masayı Erdoğan devirdi” iddiası da boşa çıkmış oluyor. 2,5 yıldır Çözüm Süreci yürürken ve PKK sınırın hemen ötesinde IŞİD’le çatışırken, silahlar bu taraftan o tarafa değil, o taraftan bu tarafa taşınıp yığınak yapılıyormuş.

Bütün bunlara Ocak-Temmuz 2015 arasında düzenlenen PKK eylemlerini ekleyelim. Polis ve jandarma verilerine göre (http://www.aa.com.tr/tr/haberler/561939--pkknin-eylemleri-2015te-zirve-yapti) bu yedi ay zarfında, aralarında silahlı saldırı, patlama, molotof atma, gasp, adam kaçırma, kundaklama gibi vakaların da olduğu 1.915 olay gerçekleşmiş. Bunlara Suruç saldırısından beri yapılan asker, polis öldürmeler, şantiye araçları yakmalar, ambulans kaçırmalar filan dâhil değil. 200 günde yaklaşık 2 bin olay, günde 10 saldırı olayı. Seçimden 6 ay önce başlayıp giderek artan şiddet olayları. Öncesinde Kobani için ayaklanma çağrısı ve 50 ölüm de bir kenarda duruyor.

Şimdi bütün bunlar ortada dururken, masayı baştan beri barışa ayak direyen PKK’nin değil de Erdoğan ve AK Parti’nin devirdiğine, 2,5 yıldır Çözüm Süreci hayrına parmağını kıpırdatmayıp Kandil bombalanınca “Savaşa Hayır” türküsünü çığıran konforlu aydınlarımızdan başka kim inanır?

SERBESTİYET

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums