Gökhan Bacık: Beyaz Saray, Türk hükümeti, PKK ve üzülen saf vatandaşlar

Olaylara üzülmek gerekiyor. Ancak bizler gibi saf vatandaşların ötesinde devletten,Kandil’e oradan Beyaz Saray’a olup bitenler siyasetin şiddet araçları ile devamından ibaret.

Gökhan Bacık: Beyaz Saray, Türk hükümeti, PKK ve üzülen saf vatandaşlar
29.07.2015 - 07:30
2094

 Olaylara üzülmek gerekiyor. Ancak bizler gibi saf vatandaşların ötesinde devletten,Kandil’e oradan Beyaz Saray’a olup bitenler siyasetin şiddet araçları ile devamından ibaret.


Yani senin üzüldüğün “şey” onlar için “Acaba bunlar bana ne kazandırır” meselesi.
Krala “vezirin öldü” demişler, kralda “Acaba niyeti neydi” demiş. Aynen, Türkiye siyaseti de ölüme, gözyaşına rağmen “Acaba bütün bunların arkasındaki siyasi hesap ne” meselesidir.
 
IŞİD ile mücadele
 
Türkiye IŞİD üzerine “yeni bir devlet içtihadı” geliştiriyor.

IŞİD’in “hem Türkiye içine hem Suriye’ye yerleştiği” aşikâr. Bunun iki nedeni olabilir: Ya ihmal ya “Bunlar Şam rejimine karşı işe yarar” düşüncesi.

Türkiye, NATO’yu olağanüstü toplantıya çağırarak kimseye bilgi filan vermeyi düşünmüyor. Zaten Almanya, İngiltere ve ABD gibi NATO’nun “kralları” Türkiye’de olup biteni “dinliyorlar.” Yani bu ülkelerin böyle bir toplantıya ihtiyacı olduğunu sanmıyorum.

İngiliz gazetelerinde IŞİD ile ilgili neredeyse “İstanbul’da hangi evde kaldıklarına dair ayrıntılar” çoktan yayınlandı.

Peki amaç nedir? Türkiye, IŞİD konusunda mevcut durumun kendisine zarar verdiğini açıkça gördü. Şimdi uluslararası meşruiyet kazanmaya çalışıyor.

Büyük olasılıkla bu plan işe yarar ise -yani dünya IŞİD konusunda Türkiye’nin “nedametine” inanırsa- buradan elde edilecek meşruiyet ile “yeni bir Kürt ve Suriye siyaseti” tanzim edilir.

Ama niyet değişikliği çok önemli olsa da IŞİD gibi sorunları tek başına çözmez. IŞİD’i var eden “yapılar, sosyolojiler ve onlara sunulan üstü kapalı imkânlar” devam ettikçe sorun bitmez.

IŞİD’e katılmaya hazır insanlar, bunlara yardım etmek isteyen hatta seyahat ederken evlerini açan aileler ve katılmasa bile “Aferin bak iyi yapıyorlar” denen bir kamuoyu oldukça IŞİD devam eder.

Asıl soru şudur: Türk hükümeti IŞİD teröristtir deyince Türkiye’de ve bölgede IŞİD’i var eden “sosyolojik kitle” fikir değiştirdi mi?
 
Amerika devrede
 
İstisnalar hariç “Türk dış politikası için ABD dış politikasının bir dipnotudur.” Bazen Türkiye, ABD ile ayrı yollara girse bile sonradan bu “hatalar telafi edilir”.

Son bir haftada Türk dış ve iç politikasında yaşanan “devrimi” planlayanlar belli ki bunun “en başta ABD tarafından onaylanması” istediler. Her şey Beyaz Saray ile yapılan telefon konuşmasıyla başladı. Az çok Türk dış politikası okuyanlar bununanlamını bilir.

ABD “büyük devlet” olduğu için “masada kazanılana” önem verir. Sokakta, mitingde kendisine “gaza gelip” küfredilmesine pek bakmaz. (Zaten Anadolu’nun bir kasabasında ABD’ye mitingde küfretsen bu dünya siyasetinde yan kasabadan duyulmayacak kadar önemsizdir.)

O nedenle ABD, Türk yönetiminin kendisi ile bazı beklentiler karşılığında “pazarlık etmesine” her zaman kapılarını açar. Üstelik bugünkü ABD yönetimi -istisnalar hariç- “zaten bölgeden bir şey çıkmaz, o nedenle temel amacımız stratejik beklentilerimizi karşılamak olmalı” diye düşünüyor.
 
Türkler, Kürtler ve ABD
 
Tartışmasız bugün Irak’taki Kürt bölgesi bir ABD’nin desteği ile oluşmuş siyasi yapıdır. Eğer 30 yıl önceye göre Kürtler, Ortadoğu’da “bir basamak daha üstte” ise bunda ABD’nin rolü yadsınamaz.

Şimdi ABD için kısa vadeli mesele IŞİD. “İslami radikalizm ile uğraşmak” Batılı siyasetçiye prim de yaptırıyor.

IŞİD’e karşı mücadele, Kürtler’e Batılı meşruiyet kazandırdı. Türkiye’nin IŞİD meselesinde “muğlak tavrı”, PYD ve YPG gibi yapıların en büyük stratejik kozuydu.
Şimdi Türkiye, “kocaman bir devlet olarak” kalkıp “IŞİD ile bu YPG gibi etkisiz aktörler ile değil gel benimle birlikte savaş” derse, aklı başında her ABD’li “olur” der.

Ancak bunu PKK da bizim kadar bilir. Ortalama bir Türk diplomat kadar bir PKK’lı da ABD ile doğrudan çatışmanın zararını bilir.

O nedenle ey saf vatandaş bugün ağlıyorsun ama bakarsın yakın zamanda “yeni Dolmabahçe sürecini” devlet televizyonundan izler o zaman da “sevinç gözyaşı” dökersin.

Olur mu canım dememek lazım. Burası, bir ölünün kaç oy ettiğinin hesabı yapılan ülke.
Bu “menfaatler denkleminin” kör noktası şiddet. Herkes kusursuz plan yapar ancak şiddet kontrolden çıkıp aktörlerin üstünde aktör haline gelebilir. İşte o zaman ne olur kimse kestiremez.

BUGÜN

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums