- 15.11.2015 00:00
Çarşamba günkü yazıma “Sevgili okurlar, artık bazı gerçekleri tüm çıplaklığıyla öğrenmenizin vakti geldi” diye başlamış ve Fethullah Gülen’in son sohbet toplantısından manen çok fazla etkilendiğimi söylemiştim.
Hoca’nın ilk belasını bulmasını istediği terör örgütü Pakraduniler meselesini masaya yatırmıştım.
Devam edeyim…
Bir başka muhterem Hocaefendi Cübbeli Ahmet Hazretleri’nin de yakın zamanda bir sohbetinde “Şu anda Türk ordusu Yahudi ile savaşıyor ve Ermeni ile savaşıyor. Aynı zamanda Alman ve Yunan ile savaşıyor. Yani yedi düvel ile savaşıyor. Orada bütün gâvurların malı, malzemesi, adamları var. PKK’lı adam öldürülüyor İngiliz çıkıyor. Ondan sonra haç çıkaranlar çıkıyor. Öbürü sünnetsiz çıkıyor. Çünkü bunlar Müslüman Kürt değil. Kürtler bunlardan münezzehtir. Kürtler iyi Müslümandır. Ne alakası var bunlarla!” diyerek uyarılarda bulunması da kulağımıza küpe olsun.
İlginçtir, bu Pakraduniler meselesi Gülen’den daha önce Türk basın tarihinin yüz akı Yeni Akit tarafından da gündeme getirilmişti: “Paralel yapının ‘Kainat İmamı’ Fetullah Gülen’in 1986 yılında Almanya’ya gitmek için talepte bulunduğu pasaport için Emniyete verdiği formda şok bir ayrıntı ortaya çıktı.
Pasaport İstek Formu dolduran Gülen, ‘Refia’ olarak bilinen annesinin ismini ‘Rabin’ olarak beyan etmiş. 24 Mart 1986 tarihli formda 5 yıllık turistik bir seyahat için Almanya’ya gideceğini beyan eden Gülen mesleğini de ‘matbaacı’ olarak bildirmiş.
‘Ramiz’ olan babasının ismi forma düzgün bir şekilde işlenen Gülen’in, annesinin isminin ‘Rabin’ olarak beyan edilmesi, Gülen’in anne tarafının İspanya göçmeni Yahudi bir aileye mensup oldukları yönündeki iddiaları akla getirdi.”
Keza Kadri Mısırlıoğlu isimli müthiş tarihçi Gülen’in Ermeni olduğu gerçeğini ekranlardan yüksek sesle haykırmamış mıydı?
Mevzu kafanızı karıştırmasın. Çünkü esasında bütün bu olan biteni kavramamızı sağlayan esas veri kendisine en çok Ermeni suçlamasında bulunan PKK lideri Abdullah Öcalan’dan geldiydi.
Öcalan, yakın zamanda, Fethullah Gülen gibi Kırmızı Bülten ile aranan, terörist listelerinde adı geçen ve Paris’te iki arkadaşı ile birlikte katledilen kadın siyasetçi Sakine Cansız’ın failleri hakkında çok net bir bilgilendirmede bulunmuştu:
“Türkiye’de 3 koldan paralel devlet çalışması var. Bu ilişkileri sabote edilmeye başladı. Sıradan lobiler değil. ABD’de Yahudi, Ermeni ve Rum lobileri stratejik ve taktik müdahale ediyorlar. Her 3’ü de Anadolu çıkışlıdır. Sözde bir hükümet var, sözde bir parlamento var. CHP ve MHP paralel devletin izdüşümleridir, basit aletleridir; AKP’ye de, medya ve işadamlarına da sızmışlar.”
KCK Yürütme Konseyi Eş Başkanı Bese Hozat ise (ki Dersimli olduğu için Ermeni olduğu söylenir) Öcalan’ın bu açıklamasını destekleyen bir çıkışla mevzuya son noktayı koymuştu:
“Türkiye’de resmi devletin dışında bir de paralel devletler vardır. Mesela Gülen cemaati paralel bir devlettir. İsrail lobisi, yine milliyetçi Ermeni ve Rum lobileri paralel birer devlettir.”
Öcalan ve Hozat da daha sonra tüm Ermenileri ve Yahudileri kastetmediklerini açıklamışlardı.
Bu listeye daha önce Pakraduni, yani Ermeni görünümlü Yahudi terörist oldukları iddia edilen isimlerden, annesinin adı Yemuş olan Kemal Kılıçdaroğlu’nu, Osmaniyeli Devlet Bahçeli’yi, Cumhurbaşkanlığı’na aday olan Ekmeleddin İhsanoğlu’nu, Talat Paşa komitesi kurucularından Vatan Partisi Genel BaşkanıDoğu Perinçek’i de eklemek gerekir aslında.
Evet dostlarım, umarım kafanız karışmamıştır.
Memleketteki tüm siyasi aktörlerin uzlaşabildikleri yegâne mevzu Pakraduniler meselesidir.
Ve bu korkunç örgütün üyeleri arasında Abdullah Gül, Recep Tayyip Erdoğan, Abdullah Öcalan,Fethullah Gülen, Bese Hozat, Devlet Bahçeli, Kemal Kılıçdaroğlu gibi isimlerin olduğu iddiaları dikkate alınmalıdır.
Melih Gökçek’in de Ermeni olduğunu şahsen ben söylediğim için bunu da es geçmemenizi özellikle rica ediyorum.
Ez cümle Hocaefendi’nin bir bedduasına âmin diyerek yazımı bitirmek isterim:
“Terör örgütü olmayana, ‘terör örgütü’ diyenlerin Allah belasını versin!.. Umduklarının aksiyle onları tokatlasın, yerle bir etsin, hazan yemiş yapraklar gibi savursun, gübreler gibi toprağın bağrına devirsin, gübre kılsın hepsini!..”
Twitter:@haykobagdat
Yorum Yap