- 19.03.2015 00:00
Biraz içiniz sıkılacak ama bu istatistikleri sonuna kadar okumanızı rica edeceğim:
– Evli kadınların yüzde 36’sı eşi ya da birlikte olduğu erkeğin fiziksel şiddetine maruz kalıyor.
– Fiziksel şiddet, her 10 kadının 1’inde gebelikte de devam ediyor.
– Kadınların yüzde 38’i yaşamlarının herhangi bir döneminde fiziksel ve/veya cinsel şiddetten birine maruz kalıyor.
– Evli kadınların yüzde 12’si cinsel şiddet yaşıyor.
– Kadınların yüzde 26’sı 18 yaşını tamamlamadan evlendiriliyor.
– Kadınların yüzde 44’ü şiddetten kimseye söz etmiyor.
– Her 10 kadından 3’ü şiddete fiziksel olarak karşılık veriyor ve evini kısa süreliğine terk ediyor.
– Kurumsal başvuruda bulunanların oranı ise sadece yüzde 11.
– Erken yaşta evlenen kadınların yarısı fiziksel ve/veya cinsel şiddete maruz kalırken, 18’inden sonra evlenenlerde bu oran 3’te 1’e iniyor.
– Kadınların yüzde 9’u çocukluk döneminde (15 yaşından önce) cinsel istismara maruz kalıyor. Bunun yüzde 29’u baba, üvey baba, erkek kardeş, ağabey, dede, amca ve dayı dışında kalan erkek akrabalardan, yüzde 38’i yabancılardan, yüzde 15’i komşulardan oluşuyor.
– Türkiye genelinde fiziksel ve/veya cinsel şiddete maruz kalmış kadınların büyük bir çoğunluğu (yüzde 89) kurum ya da kuruluşlara başvurmamış.
(Hacettepe Üniversitesi ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Türkiye’de Kadına Yönelik Aile İçi şiddet Araştırması- 2014)
Bianet’in basına yansıyan haberlerden derlediği çeteleye göre ise 2014 yılında 281 kadın, erkek şiddetiyle hayatını kaybetti. Öldürülen her 5 kadından 1’i ayrılmak istediği için öldürüldü.
Öldürülen kadınların yüzde 46’sının katili kocasıyken, yüzde 10’u sevgilisi. 2014’te öldürülen her 100 kadından 9’u öldürüleceğinden emindi. Yani koruma talebinde bulundu ve koruma altında öldürüldü.
2014’te kadın ölümleri 2013’e oranla yüzde 31 artış gösterdi. 2014’te sadece 109 kadın ya da kız çocuğu yaşadıkları tecavüzü yargıya taşıdı. Tecavüze uğrayan her 3 kişiden biri 12-17 yaş aralığında.
Son 15 yılda kadına tecavüzden yargılanan devlet görevlilerinin sayıları da bir hayli kabarık. Buna göre, 241 polis, 91 asker, 17 özel timci, 15 korucu ve 45 gardiyan tecavüz suçundan yargılandı. Ancak hiçbiri ceza almadı. (Milliyet)
Çocuk Bedenine Dokunma ‹nsiyatifinin verdiği rakamlar ise ürkütücü: (Bu insiyatif ayrıca takip edilmeli çünkü mesaisini sadece çocuklara ayırıyor ve gönüllülere çok ihtiyacı var)
Türkiye’de 180.000 çocuk yaşta evlilik, 890.000 çocuk işçi, 13.000 kayıp çocuk, 660.000 cinsel istismar mağduru çocuk tespit edilebilmiş.
Bir yılda aile içi şiddette 15 çocuk öldürüldü, 20 çocuk intihar etti ve 59 çocuk işçi ise kazalarda hayatını kaybetti.
Şefkat-Der’in 2014 Nisan ayı raporuna göre ise:
– Türkiye’de sokakta yaşayan çocuk sayısı 3 bin.
– Sokakta çalıştırılan çocuk 500 bin ve dilendirilen çocuk sayısı 10 bin.
– Yoksul çocuk sayısı 4,5 milyonu aşarken, çocuk işçi sayısı bir milyonun üzerinde. Bunların yüzde 45’i tarım işçisi. Çocuk işçilerin yarısı okuluna devam edemiyor.
– 2 bin 550 çocuk uyuşturucu kullanıyor. 0-18 yaş grubu madde bağımlılarının sayısı ise 99 bine ulaşmış durumda.
– Tutuklu ve hükümlü çocuk sayısı 3 bin. Suça sürüklenen çocuk sayısı son 3 yılda 250 bin.
– 4 buçuk milyon çocuk okula gidemiyor. 1 yılda ilköğretim okuluna hiç kaydedilmeyen okulsuz çocuk sayısı 75 bin.
– Son 3 y1lda çocuk gelin sayısı 130 bini geçti.
– Son 3 y1lda kaybolan çocuk sayısı jandarma ve polis bölgesiyle birlikte 27 bin.
– Son 3 y1lda 500 bin çocuk hakkında adli işlem yapıldı.
– Çocuk seks kölesi son 3 yıldaki çocuklarla birlikte 50 bine ulaştı. Türkiye çocuk pornografisinin de en yaygın olduğu ülkelerden biri.
İnternette biraz gezinip www.sendeanlat.com sitesine göz atacak olursanız kadınlara ve çocuklara, yanıbaşımızda, hergün yapılan iğrençliklerin farkına varabilirsiniz.
Bu yazıyı hiçbir siyaset içeren cümleyle, son dönemin tartışmalarına dahil olarak bitirmek istemiyorum.
Çözüm için yapılacak her olumlu çalışmaya destek olmalıyız.
Katili elbirliğiyle durdurmalıyız artık…
Yorum Yap