Bodrumdaki ceset

  • 12.04.2014 00:00

 Ajanslara yine bir haber düştü:

“ABD Senatosu Dış İlişkiler Komitesi, gündemine aldığı Ermeni soykırımı karar tasarısını oy çokluğuyla kabul etti.

Dış İlişkiler Komitesi’nde oylanan tasarıya 12 olumlu, 5 olumsuz 1 de çekimser oy çıktı.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Jean Psaki, Senato Dış İlişkiler Komitesi’ne gelen 1915 yılı olaylarıyla ilgili Ermeni tasarısıyla ilgili soruyu yanıtladı:

Uzun süreden beri pozisyonumuz, Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemlerinde ölümlerine yürüyen veya katledilen 1,5 milyon Ermeni’nin kaybedilmesinin yasını tutma ve (bunu) tarihi gerçek olarak tanımaya yöneliktir. Bu korkunç olay, 20. yüzyılın en kötü zulümlerinden biri olarak sonuçlandı ve ABD, bunun Ermeni halkı ve Ermeni kökenliler için hala ciddi bir acı olarak kalmaya devam ettiğinin farkında. Bunun ötesinde başka bir yorumum olmayacaktır.’” (www.ccnturk.com)

Ne hissettiniz okuyunca?

Öfke?

Haksızlığa uğramışlık?

Batı’nın geleneksel riyakâr tavrına karşı hayal kırıklığı?

Ben ne hissetmeliyim okuyunca?

Mutluluk?

Katledilmiş halkımın hatırası adına umut?

Türkiye’de kararın yaratacağı tepki için kendi adıma endişe?

Her şey bir Hollywood filmi gibi arkadaşlar.

Bir korku edebiyatı içindeyiz sanki.

Anlatayım.

Güzel, müstakil, geniş bir eve taşınan ailenin hikâyesi bu.

Bir adam, bir kadın ve iki küçük çocuk büyük bir sevinçle yeni bir hayata başlamanın heyecanındadır film başlarken.

O evde varolan sorunların çözümü kolaylaşacak, adam arzu ettiği çalışma odasına kavuşacak, kadın uzun zamandır hayal ettiği sükûnet ortamını bulacak, çocuklar için ise bahçede iki sevimli salıncak hazır edilecektir.

Yeni ev şans getirecek, aile son dönemde yaşadığı tüm sıkıntılardan kurtulacaktır.

Tüm izleyenler olarak o aileyi tutarız biz.

Bunun bir korku filmi olduğunu unutur ailenin gündelik hayatının detaylarına dalar gideriz.

Fakat sonra olmaması gereken bir şey yaşanır.

Evden uğultular gelmeye başlar.

Gittikçe daha çok duyulur hâle gelen uğultular.

Sonra siluetler belirmeye başlar sağda solda.

Gaipten gelenin yarattığı başa çıkılamaz bir huzursuzluk kaplar evin her yanını.

Çocukları korkutur.

Kadın çocuklarını korumak isterken iyice bozar psikolojisini.

Adam çaresizlikten artık daha öfkeli, daha saldırgan birine dönüşmüştür.

O sesi susturmak isterler.

Silah edinirler.

Yardım çağırırlar.

Fakat o ses susmaz.

Filmin bir aşamasında daha önce açılmamış bir çekmeceden bir fotoğraf çıkar ortalığa.

O evin eski sakinlerinin bir fotoğrafı geçer ailenin eline.

Soruştururlar.

O evde cinayet işlenmiştir.

Ve evin bodrumunda usulsüzce gömülüdür hâlâ maktulun bedeni.

Anlamaya başlarlar.

O ses onları korkutmanın değil, katli için adaletin peşindedir.

Bir de teamüle uygun bir mezardır talebi.

Belki evin yeni sakinlerini korumak da ister sonsuzluğa teslim olmadan evvel.

Katil serbesttir çünkü ve yeni cinayetler işlemesine hiçbir mani yoktur.

Belki o sesin sahibi de korkuyordur uzun zamandır.

Sonra o sesi tutmaya başlarız hep beraber.

O evin yeni sakinlerinin biran önce duymaya başlamasını, anlamasını, hem kendilerine hem maktulun hatırasına yardımcı olmasını isteriz.

Evlerimizin bahçesinde bir mezar taşı görmek istemeyiz hiçbirimiz elbette.

Fakat ceset zaten bodrumdaysa yapacak ne kalır geriye?

Türklerle Ermenilerin hâli böyle işte.

O sesi susturmak için yeni cinayetler işlemek sadece kafamızdaki uğultuyu çoğaltıyor.

Oysa dinlemeli artık onu.

Çok şey istemiyor.

Adalet, usulüne uygun bir mezar taşı, belki de bir Fatiha...

iletisim@haykobagdat.com

Twitter:@haykobagdat

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums