Ali Bulaç'ın Silivri çığlığı: Beni aç bıraksınlar ama beni kitapsız koymasınlar

  • 7.02.2017 00:00

  Ali Bulaç Silivri'de kaç zamandır hapis. Yazılarımda arada bir adını geçiriyorum, arada bir tweet atıyorum.

O kadar.
Sanki böylece bir görevi yerine getirmiş ya da vicdanımı rahatlatmış sanıyorum.
Oysa biliyorum bir şey yapmadığımı.
Ama elimden bu kadarı geliyor.
Ali Bulaç'ın şu günlerde hapishaneden dışarıya ulaşan sözlerini okuyunca içim acıdı.
CHP Silivri Cezaevi Heyeti'nin son raporundaki çığlığı şöyle:

Bana günde bir öğün yemek versinler.
Aç bıraksınlar ama beni kitapsız koymasınlar.
66 yaşındayım.
Kitap yazmak istiyorum,
yazamıyorum.
Açlıktan daha kötü.
Sağlık sorunlarım var, şeker
hastalığım var.
İlaçlarımın kendisini değil,
muadilini veriyorlar.
O da doktorun dediği değil.

Pes doğrusu, insanlık bu kadar öldü mü?..

Allah kolaylıklar versin Ali Bulaç kardeşim, daha başka ne diyebilirim, elimden ne gelebilir ki?

 CHP'nin Silivri Komisyonu raporunda Mehmet Altan'ın çığlığı da var:

Ben böyle bir dönem görmedim.       
Ömür boyu vesayetle mücadele ettim.
Yine o dönem hukuk varmış.
Eskiden şekli de olsa bir hukuk
vardı.
Şimdi o bile yok.
Savcılar, somut deliller bulmak
yerine niyet ve bilinçaltı
okumalarıyla suç üretiyorlar.

Sevgili kardeşim Mehmet, o kadar haklısın ki, daha ne diyeyim ki?..
Cumhuriyet'ten İklim Öngel'in haberinde, Ahmet Altan'ın dışarıya mesajı da yer alıyor.
Sözü hakkındaki iddianameye getirerek her zamanki dan dan üslubuyla konuşmuş: 

İddianamede doğru olan tek bir       
satır yok.

AKP iktidardan gidecek ve
yargılanacak’ dediğim için
yargılanıyorum.
Bu çok meşru bir ihtimaldir.
Bir parti iktidardan gidebilir, suç
işlerse yargılanabilir.
Bu laf beni tutuklatıp yargılatmak
için bahane ediliyor.
Bu şu anlama geliyor:
Biz sizi tutukluyoruz!
Bunu sadece susturmak için değil,
korku iklimi yaratmak için
yaptılar.
16 Nisan’da korku iklimi yok
oldu. Bütün Türkiye’de korku
çölüne umut yağmuru yağdı.

Ahmet Altan, aslan tuhaf bakışlı adam, umudunu hiç yitirmiyor.
Demir parmaklık arkasında da olsa direnmeye devam ediyor.
Demokrasi için direniyor.
Hukuk için direniyor.
Özgürlük için direniyor.
İnsanlık için direniyor.
Sevgili Ahmet kardeşim;
3 Mayıs'ta, Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nde yine İsveç Başkonsolosluğu'nda P24 olarak başlattığımız Mehmet Ali Birand Konuşmaları'nın dördüncüsünü yaptık.
Dört yıl önceki ilkinde başkonuşmacı sendin.
Bu kez New York Times'ın başyazarlarından Carol Giacomokonuştu ve Erdoğan'ın kendisi için nasıl bir hayal kırıklığı olduğuna da değindi güzel konuşmasında.
Ben de kısa bir konuşma yaptım, belki sana ve hapisteki arkadaşlarıma, meslektaşlarıma da ulaşır umuduyla.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums