- 6.12.2011 00:00
Futbolumuzda hiçbir şey olmamış gibi davranamayız. İnandırıcı da olmaz, sonuç da vermez. Ameliyat şart. Futbolumuzu ‘güzel oyun’a layık hale getirmenin başka yolunu göremiyorum.
Cumhurbaşkanı Gül ‘şike yasası’nı veto etti, iyi yaptı. Şike iddianamesi ana hatlarıyla belli oldu, dava anlaşılan yakında başlayacak.
Böylece, futbolumuzun içinde bulunduğu kaos ortamı maalesef biraz daha derinleşti.
Fenerbahçe... Aziz Yıldırım’ın Başkanlığı... Beşiktaşve Trabzon’un Avrupa kupalarındaki durumu...UEFA’nın muhtemel katı tutumu ve ligin geleceği... Hapiste olanlar, olmayanlar...
Belirsizlikler o kadar yoğun ki.
Ne yazayım?..
Temmuz ayı başından beri şike ve futbol konulu üç yazı çıkmış bu köşede. Dün sabah üçüne de şöyle bir göz attım.
Fazla değişen bir şey yok.
1 Eylül’deki yazımın başlığı şöyle:
“Şike konusunda günü kurtarmaya çalışmak yerine, ‘Evet futbolumuz kirlidir!’ diyerek boğayı boynuzlarından tutacak cesareti göstermek lazım.”
Bugün de aynı kanıdayım.
Futbolumuzun imajı, saygınlığı ne yazık ki çok kötü. Ve gitgide derinleşen bir kaosun içinde kıvranıyor Türk futbolu...
Bizim futbolumuz temiz değildi.
Kirli olduğunu bilen biliyordu.
Mafya da karışmıştı, şike de...
Kısacası:
Temizlenmek zorundayız.
Hiçbir şey olmamış gibi davranamayız.
Bu kadar basit.
Eğer meşin topa gerçekten gönül vermişsek, yeşil sahaları seviyorsak başka çaremiz yok.
Fenerbahçelilerin acısını anlıyorum. Yaşadıkları hayal kırıklıklarını, içlerinde uyanan tepkileri elbette anlayışla karşılıyorum.
Kulüplerini savunmaları da, kulüplerine, Aziz Başkan’a sahip çıkmaları da gayet doğal, hakları...
Ama kendi kulübünü savunmakla, o kulübün ‘şike iddiaları’ndan temizlenmesi birbiriyle çelişmiyor ki...
Bu noktayı iyi, soğukkanlı düşünmek lazım.
Bu kulüp Fenerbahçe de olabilir, Galatasaray da...
Kulüp adı fark etmez.
Çare, oturup her şeyi kuralları içinde, hukukun içinde ve hiç kuşkusuz soğukkanlı biçimde düşünmek, sil baştan planlamaktır.
Mesele, günü kurtarmak değildir.
Yarını yeniden kurmaktır.
Bu da, futbolda birkaç yılın feda edilmesi anlamını taşıyabilir. Maddi ve manevi bakımdan bazı acılara katlanılması sonucunu getirebilir.
Ama başka çare yok.
Demin belirttiğim gibi, futbolumuzda hiçbir şey olmamış gibi hareket edemeyiz.
İnandırıcı da olmaz.
Sonuç da vermez.
Futbol dünyamızda kimileri baştan beri böyle bir hatanın içindeler. Yani hiçbir şey olmamış gibi davranıyorlar, öyle davranılmasını da istiyorlar.
Oysa ameliyat şart.
Futbolumuzu ‘güzel oyun’a layık hale getirmenin başka yolunu göremiyorum.
Futbolumuz böyle sürüklenip giderse yazık olur. Benim gibi, “İyi ki futbol var!” diyen futbolseverlerin hayal kırıklığı her geçen gün derinleşiyor.
Maalesef öyle.
Yarın Galatasaray-Fenerbahçe derbisi var Arena’da.
Bu büyük rekabet yıllar yılı hem futbolumuzun itici gücü, hem de futbolseverler için olağanüstü heyecan kaynağı olmuştur.
Kendimi her seferinde bu derbinin keyifli heyecanına günler öncesinden kaptırırım. Fenerli dostlarla ‘derbi geyiği’ni günler öncesinden başlatırım.
Sanki bu kez öyle değil.
Keyifler galiba kaçmış durumda...
Futbolumuzun içinde bulunduğu kaos halleri yatıyor bu keyifsizliğin altında...
Son söz:
Galatasaray taraftarlarının Arena’daki tezahürat sırasında ‘şike’yle ilgili en ufak bir imadan dahi kaçınmalarıdır doğru olan...
Yorum Yap