Bu hafta sonu Düzce'de çok anlamlı bir olaya tanıklık getirdik Yeşil Düzceliler olarak. Düzce Belediyesi ve Düzce İHH (İnsani! Yardım Vakfı)'nın ortaklaşa başlattığı Suriye'ye yardım kampanyası için İHH'nın Genel Başkanı Sayın Bülent Yıldırım Beyefendi ve Şam İmarı Derneği Başkanı Eymen Şabani ve beraberindeki heyet Belediye Meydanı'nda bulunan Suriye'ye yardım standını yerinde ziyaret etti. Siyasal iktidarın Düzce Milletvekilli Sayın İbrahim Korkmaz Beyefendi'nin de fikirlerini belirttiği konferansta çok manidar mesajlar da verildi.

            İHH'nın Genel Başkanı Yıldırım, AFAD ve Kızılay'ın ortaklaşa düzenlediği "Sana İhtiyacımız Var" kampanyasına da destek verdiklerini belirttiler. Sayın İbrahim Korkmaz Beyefendi'nin açıklamalarına gelirsek, "Hepiniz biliyorsunuz Suriye’de büyük bir vahşet hüküm sürüyor. Anlatmaya gerek yok. Bizim durdurmak için bir şeyler yapmamız gerekir. İHH Düzce Şubesi olarak geçen yıl olduğu gibi yardım kampanyası başlattık. İHH Genel Başkanı Bülent Yıldırım ve Eymen Şaban standımızı ziyaret için, bize güç vermek için geldiler. Hepinizin bu konuda yardımlarınızı bekliyoruz.” dedi. Ardından sözü alan Suriyeli Eymen Şabani ise Suriye'de üç senedir zulüm sürdüğünü dile getirdi.

            Elbette Suriye'de olup bitenlere sessiz kalmamak gerekir insanlık namına. Ancak, bazı kareler var ki o da bizim ülkemizden gerçeklikler. Her defasında komşu ülkelerde ve bilhassa Müslüman Arap ülkelerde olan baskı ve zulüm rejimlerine karşı politikalar güden siyasal iktidar konu kendi ülkesi olunca biraz daha farklı bir tutum sergilemekte. Tavırlarını sergilerken, o ülkelerdeki "demokrasi kaybından söz ederken, kendi ülkesindeki demokrasi ayıbını görmezden de gelebilmekteler". Şöyle bir geçmişe bakarsak, Libya'nın öldürülen lideri Kaddafi, kendisini her ne kadar sosyalist olarak tanımlasa ve görse de koltuk sevdalısı olduğu aşikardı ve o koltuk kendini sosyalist ideolojiden çok uzaklaştırmıştı ve ülkesinde büyük bir demokrasi kaybı vardı ve dolayısıyla süper güç demokrat ülke ABD sayesinde Libya'ya demokrasi! gitmiş oldu. Aynı oyun Suriye üzerinden de yapılmak istenmekte, süper güç ABD, demokrasi timsali ABD, Suriye'de olan demokrasi ayıbını gidermek adına şimdi de uzun süredir Suriye'nin tepesinde, elbette Esad'ın yaptıklarını görmezden gelemeyiz, ancak kendi ülkesinde olan bu zulme ne gerek var ki T.C. Devleti olarak bizler müdahale etmeliyiz. Bugün İHH Başkanı Sayın Yıldırım, bütün bu olanların ABD Emperyalizmi olduğunu dile getirirken, Suriye'de oynanan oyunun, Esad'a oynanan oyunun da ABD Emperyalizmi olduğunu görmemekte midir?

            Hepimiz biliyoruz Dış İşleri Bakanımız, Sayın Ahmet Davutoğlu (Hoca)'nın doktora tezi "komşu ülkelerle sıfır sorun" üzerineydi. Sayın bakanımızın tezini incelerseniz eğer, mükemmel bir doktora tezi olduğunu hepimiz göreceğiz, ancak tez öyle güzel kaleme alınmış ki verdikleri mesajlar sanki tüm dünyada sosyalist cumhuriyetler kurulacağı nitelikteydi, yani bir o kadar ütopik ve hayal ürünüydü.

            Şimdi düşünüyorum da Esad'ın karşısında olan muhalif güçlere yardım ederken buna demokrasi diyenler, kendi ülkelerinde kendi iktidarına karşı çıkanları; marjinal gruplar, uç gruplar ve hatta terörist bile ilan etmekteler. Bu da bu ülkeyi yönetenlerin demokrasi anlayışının nasıl olduğunu göstermektedir. Siz dış mihraklar yerine iç mihraklara bakın. Sorun işte o zaman çözülecektir.