Katar bahane, düzen şahane!

  • 12.06.2017 00:00

 Dünya, evrende küçük bir köy ise, ABD de bu köyün zalim ağasıdır. Ne var ki, hem öykünülen, hem de nefret edilen bir ağa.

Kimsenin yaptıklarından hesap soramadığı, oyunun kurallarını daima kendisinin koyduğu bir ağa.

Bir bakmışsınız bir ülkeyi teröre destek olmakla suçlar, bir de bakmışsınız asıl kendi teröriste silah verir.

Düştüğü çelişkilerden de çekinme-utanma gibi halleri yoktur.  Her durumda, kayıtsız şartsız haklıdır. Narsist bir devlet olduğunu söyleyebiliriz.

Yeni Başkanları Trump'ın Ortadoğu gezisi, kârlı bir ticaretle noktalanırken, onca silahın ne işe yarayacağı haftasında belli oldu. Tabii ilk önemi, kasasına giren milyarlardı.

Daha fazlası için de sıcak bir savaş daha gerekli görülmüş olabilir. Irak ve Suriye yetmemişti anlaşılan. 

İsrail için bölgenin en tehlikeli ülkesi İran'ın aynı zamanda zengin gaz yatakları da iştahı kabartmış olabilir.

Muhtemelen Trump, İran konusunda homojen bir duruş isteyerek buna uymayanların yola getirilmesi için sınırsız destek vermiş olmalı.

Körfez'de hem dengeli politikalar izleyen, hem de kendisi de bir emirlik olmasına rağmen, diğerlerine nazaran demokrasiye daha yakın olan küçük bir ülkedir Katar.

İlginçtir ki;  Katar, bir anda hiçbir konuda bir araya gelemeyenleri ortak noktada buluşturdu.

Bu noktanın sadece İran olduğunu söylemek, büyük bir hata olur. Katar'a ambargo koyanların taleplerine bir bakalım:

-Terör örgütü olarak kabul edilen grup ve hareketlere maddi desteğe derhal son vermesi. Bunlar Müslüman Kardeşler, DEAŞ ve El Kaide olarak sıralanıyor.

- Yemen'de hükümete karşı savaşan Şii Husilere mali desteğin kesilmesi.

- İran'ın bölgede etkisini güçlendirme çabalarına karşı çıkması ve bu ülkeyi destekleyen tutumu terk etmesi.

- Katar merkezli ve uluslararası yayın yapan El Cezire televizyonunun yayın politikasının değiştirilmesi.

- Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) tarafından varılan anlaşmaların yerine getirilmesi.

İlk madde, son dönemlerin popüler gerekçesi; “Katar'ın terörü destekleyen ülke olması!” Komik olan, bir süre önce DEAŞ ve El Kaide'yi desteklemekle suçlanan Suudilerdi.

DEAŞ'ı kuranın Obama olduğunu söyleyen,Trump'ın kendisiydi. Hamas da 2015'te Avrupa Adalet Divanı'nca terör örgütü listesinden çıkarılmıştı. İhvan'a gelince... Asıl Sisi teröründen mağdur olan ve buna rağmen asla silaha bulaşmayan, İslami bir harekettir.

Yemen, Mısır, Suudi Arabistan, Libya ve BAE, kendilerini rahatsız eden tüm yapıları, Katar'ın desteklediğinden yakınmalarının yanında, başta El Cezire ve bazı basın organlarının yayınlarının sonlandırılmasını istemelerinin asıl nedeni, rejimlerini korumak ve bu adil olmayan düzenlerini sürdürme isteğidir.

Katar'ın onlardan farkı ise, bunun hep böyle devam etmeyeceğini fark edip geleceğe yatırım yapması olabilir. Daha dengeli ve daha liberal bir çizgiye evrilmesinin ilk işareti  El Cezire gibi, cesur bir kanalın Katar'da kurulması ve desteklenmesiydi.

Dünyayı da karşısına almadan, sistemin tüm araçlarını akıllıca kullanan bu küçük ülkenin, gerek Arap baharı, gerekse Mısır darbesinde demokrasiyi savunması, bölgenin bilinçlenmesinden rahatsızlık duymadığı gibi desteklediğini de gösterir.

Yani, ambargocu ülkeleri rahatsız ettiği doğrudur da;aslına bakarsanız, rahatsız etmesi gerektiği çok daha doğrudur…

ABD'nin Katar'dan rahatsız olması da benzer nedenler olmakla birlikte, direkt ilişkilerde aralarında bir sorun olmadığı gibi, en büyük üssü de Katar'dadır.

Fakat, Katar üzerinden İran'a ve dolaylı olarak Türkiye'ye göz dağı vermek için iyi bir fırsattı. Hatta bu fırsatı, savaşa çevirmenin yolu da İran'daki patlamalardı. Bunları, DEAŞ'in üstlenmesi ama İran'ın Suudileri suçlaması ve olası bir misilleme de ABD'nin tercihi olacaktır.

Savaşta yoksullar ölürken, şeyhler de paralarıyla, güvenli limanlarda demirleyeceklerdir nasılsa. Bu ambargocuların lideri Suudilere silahların yanında, epey de bir gaz verilmiş olmalı ki, uçuşa geçtiler.

Akşamdan sabaha dengelerin değiştiği bu coğrafyaya demokrasi gelmeden kan ve gözyaşı dinmeyecek.

Tunus'un akıllı politikacıları ve Mısır'daki ihvan hareketinin, önümüzdeki yıllarda bu değişimin öncüleri olacağı kanısındayım. Zaten engellenmeleri de bundan değil mi!

Fakat; bölgenin demokratikleşmesini asıl istemeyen de ABD ve Batı'dır.  Zira; bu haliyle kuklalarına iş yaptırmaları çok kolay oluyor.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums