- 13.07.2013 00:00
2012'ye girerken 2013'te gıcır gıcır bir anayasamız olacağına inanmıştık. Ne var ki hayat bize siyasetin arzular ya da temennilerle yürümediğini bir kere daha gösterdi.
Peki neden başaramadık?
İstenilen hedefe ulaşılamamasında rol oynayan çok sayıda faktör sayılabilir. Ama "gıpgıcır" bir anayasa hedefinin imkansızlığının öylesine temel bir sebebi var ki, bence bu sebep "yolunda gitmeyen" bütün diğer konuları önemsiz hale getiriyor.
Nedir bu sebep?
Çünkü toptan yenilenmiş, gıcır gıcır anayasalar ancak darbelerden ya da devrimlerden sonra - ki birçok devrimin gerçekte darbeden başka bir şey olmadığını düşünürseniz, sonuçta ikisi de aynı kapıya çıkıyor- yapılabilir.
Çünkü kendilerinden önceki her şeyi bir kenara fırlatıp, ülkenin bütün siyasi güçlerini sahneden uzaklaştırıp "sıfır" noktasından başlama "lüksü" ancak darbecilerin sahip oldukları bir lükstür!
Demokratik rejimlerde parlamentolar hiçbir şeye sıfır noktasından başlayamazlar; bir gün çıkagelip yepyeni bir "düzen" kuramazlar. Parlamentoların çoğulcu yapısı, farklı çıkarların temsilcilerinin bir arada bulunması bu değişim ve dönüşümün adım adım, parça parça, ikna ede ede, tavizler ve uzlaşmalarla bir süreklilik içinde yürütülmesini gerektirir.
O yüzden de, "yeniden kurma" iddiasıyla kalkışılan topyekûn bir anayasa değişikliği yerine, paket paket ilerlemek; her paket için farklı siyasi ittifaklar kurmak, tematik konsensüsler sağlamak; Anayasa'yı değişen toplumsal iklime ve ihtiyaçlara göre sürekli yenilemek, yani donmasına izin vermemek; sürekli değişen ve hep "yaşayan" bir anayasaya sahip olmak daha iyidir, dahası belki de mümkün olan tek yoldur.
Ben bu fikirleri bu sütunda defalarca yazdım. Her anayasa değişikliği paketine, "içinde neden şu da yok" diye itiraz edenleri ve işi "ya topyekûn değişim ya da hiç" noktasına getirenleri defalarca eleştirdim.
İşte sonunda aylardır söylediğim noktaya geldik...
Elde olanı hemen çıkarmak
Şu anda elimizde, Meclis'teki bütün partilerin ittifak içinde olduğu 48 madde var. O zaman, bunu hemen geçirmekten daha doğal ne olabilir? Buna hangi parti, hangi tutarlı itirazı getirebilir?
Bu 48 maddelik paketi (ve kısa bir çalışmayla katılabilecek diğer maddeleri de katarak) hemen çıkarmalıyız. Ve elbette, bu paketi başka paketlerin takip etmesi gerektiğini de bilmeliyiz.
Şu bir gerçek ki, elimizdeki 48 maddelik paket, Çözüm Süreci'nin sağlıklı bir biçimde ilerleyebilmesi için yapılması gereken değişikliklerin hiçbirini içermiyor; komisyonun uzun çalışma süreci içeremeyeceğini de gösterdi. Zira bu alanda atılması gereken adımlarda MHP ile bir görüş birliğine ulaşmak mümkün değil. MHP ile görüş birliği halinde çıkarılacak bir paketin de sorunu çözmesi mümkün değil...
Kürt paketi
O zaman yapılması gereken, birinci paketin hemen ardından, sadece Kürt sorununun anayasal temellerinin kaldırmayı hedef alan mini bir paket hazırlamaktır.
Evet, mini bir paket... Öyle anayasadaki bütün ifadelerin, bütün maddelerin didik didik edildiği bir paket değil; sadece üç temel noktada yoğunlaşmış bir paket:
1. Hiçbir etnisiteye gönderme yapmayan bir vatandaşlık tanımının getirilmesi ya da mevcut vatandaşlık tanımının çıkarılarak hiçbir şey konmaması;
2. Anayasa'nın 42. maddesindeki "Türkçe'den başka hiçbir dil, eğitim ve öğretim kurumlarında Türk vatandaşlarına anadilleri olarak okutulamaz ve öğretilemez"ifadesinin çıkarılması ya da eğer BDP'yle uzlaşma sağlanabilirse bu ifadeye 'özel okullarda anadil dışında eğitim yapılabilir' ibaresinin eklenmesi;
3. İdari teşkilatla ilgili bölümde yerinden yönetimin "genel yetkili ve görevli" hale getirilmesi; bir başka deyişle merkezi yönetimlerin görevlerinin sayılıp, kalanların yerel yönetim tarafından yerine getirilmesi yaklaşımının benimsenmesi...
Böyle bir paketin AK Parti ve BDP'nin uzlaşması sonucu Meclis'e getirilmesi halinde CHP'nin destek vermesi olasılığı da yüksek olur; en azından bir kısım CHP milletvekilinin böyle bir pakete"hayır" demesi çok zor olacaktır.
Sonra zaman geçer, yeni bir atılım için gereken toplumsal destek ve siyasi ittifak oluşur ve belki sıra başka meselelere, mesela değiştirilmesi teklif dahi edilemeyen maddelere gelir...
Böyle böyle ilerlenir...
Yorum Yap