Kurtuluş savaşından sonra Anadolu özelliğini korusaydı, kökü üzerinde yeşerseydi, kim bilir dünyevi ve uhrevi düzeyimiz şu anda ne olurdu?

Osmanlı’nın yerine göre hoşgörüsü yerine göre haşmeti, bin yılı aşkın bir arada yaşayan Kürt ve Türk halkı ve İslam ile müşerref olmuş Anadolu medeniyeti, insanlığın hangi derdine dermen olmakta aciz kalırdı ki?

Sağ-sol ile ülkemizi geriletmeyi denediler olmadı, Alevi-Sünni çatışmasını çıkarmaya çalıştılar elhamdulillah yine olmadı, düşmanların ellerinde bir Kürt-Türk meselesi kalmıştı bu da tutmadı, Allah’ın izniyle tutmayacak da…

Olmadı beyler olmadı, olmuyor, olmayacak da, artık bu ülke peyder pey Kur’ana yanaşıyor, yaklaşıyor, özü ile barışıyor, sizin için biraz acı olacak ama gerçek bu, görünen bu, yaşanan bu..

Bakın bu hakikati doğrulayan bir hadise size anlatayım, yaşamdan bir kesit paylaşayım.

Kurban bayramımızın 4.gününde Diyarbekir’in bağrında dünyaya gelen bir Kürt kızı olan, öz amcam kızı Miyase Kaya Yozgat’ın Yeni Fakılı İlçesinde vefat etti.

Gün ışıklarıyla yerli halktan bir vatandaş gelip, “üç gün boyunca üç öğün yemek, hayır sahipleri tarafından verilecek, sakın ev ahalisi kendisi için bile yemek yapmasın” dedi. Gerçekten yemek vaktinden önce biri gelir, bu öğün yemek bana aittir haberiniz olsun derdi ve yemeği getirirdi. Ayrıca yemek vakti, taziyede hemen hemen yabancı kimse olmazdı, yemeği getiren dahi ısrarla sofraya otururdu.

İlk gün en kısa zamanda taziye çadırı belediye görevlileri tarafından kuruldu, ara ara belediye adına bizim lahmacun dediğimiz onların kıymalı dedikleri etli ekmek ve ayran gelirdi.

Sala ile merhumenin vefatı duyuruldu, öğle vakti merkez cami dolarcasına vatandaşlarımız camiye akın etti, gelen her kardeşimiz müteveffaya Fatiha okur, yakınlarıyla tokalaşıp, baş sağlığı diledikten sonra camiye gidiyordu, farz namazı sonrası kimse bir tarafa gitmedi, gelenlerin tamamı cenaze namazına saf tuttular, yetmedi gelebildikleri kadar cemaatin çoğu mezarlığa geldi, toza dumana aldırmadan bir biriyle yarışırcasına merhumeyi defnettiler, üzerinde bir çok aşır ve dua okundu, Hanefi mezhebinde telkin okunmadığı için, ben o değerli hocalarımdan yüksek sesle müsaade isteyerek telkini okudum. Anlatıldığına göre hocalarım telkini okumamdan memnun kalmışlar, Allah onlardan razı olsun

Ben bir fotoğraf karesi çekmedik diye üzülmüştüm, bir de baktım ki amcam oğlu Osman(Murat) Kaya  fotoğraf çekmiş, facebookta paylaşmış bile, ayrıca yanında da şu ifadeleri yazmış “Yüzlerce Türk kardeşlerimiz Kürt kızını ebediyete uğurladı, Kürt-Türk ayırımının olmadığını bir kez daha gözümle müşahede ettim, bu ayırımı yapanların Allah belasını versin”

Bu ifadeyi şimdiye kadar birkaç kez dillendirdim, her söylediğimde de duygulanıyorum, çünkü ben de en az amcam oğlu kadar mutlu olmuştum.

Bizi yalnız bırakmayan, yabancılık çekmemize meydan vermeyen Yeni Fakılı halkına çok müteşekkiriz, ömür boyu bu güzel hali anlatmama fırsat verdikleri için de minnettarım.

Sabahtan akşama doğru gelenlerin sayıları artarak taziyemize gelirlerdi, akşam vakti çadırın içi kadar geleler dışına da taşırdı, arasıra aşır okur, bazen de sohbet ederdik.

Belediye Başkanımız orada olduğumuz iki akşam da taziye çadırına geldi AK Parti İlçe başkanı, Belediye encümenimiz, İlçe Müftümüz hakeza taziyemize teşrif ettiler, ayrıca Başbakan yardımcısı Bekir Bozdağ’ın Amcam oğlu Veysi’yi telefonla araması da bizim için moral ve teselli oldu.

Kardeşlerim Anadolu değerlerine sahip çıktıkça, selam ve duaya bağlı kaldıkça, ezan ve sala ile yaşadıkça düşman çatlasa da patlasa da bu ülkeye zarar veremez. Fakat dini, mezhebi, meşrebi belli olmayan atalarımızın deyimiyle soytari bir nesil yetiştirirsek maazallah huzur bulmamız mümkün değildir.

İfade edilmesi zor, izahını kaleme almaktan aciz kaldığım bu insani duyguları bana/bize yaşatan Yeni Fakılı halkına selam olsun diyor yazının maksimum kapasitesine riayetle yazımı sonlandırıyorum. Ayrıca kendini Yeni Fakılı halkına bu düzeyde sevdiren amcam oğlu Veysi Kaya’yı da tebrik ederim, Yüce Allah kendisine ve çocuklarına da sabr-ı cemil ihsan etsin, kalanlara huzur, sıhhat ve başarı nasip etsin.

Kalın sağlıcakla, ilelebet bir dost/dostlar kazandınız.

Email:diyarbakirdes@gmail.com