- 6.02.2015 00:00
Diyarbakır’daki AK parti kongresinde Başbakanımız birçok açıdan takdire değer söz ve davranışta bulundu, ben yedi açıdan ele alacağım, gerisini siz getirin.
Mérxasé Méra;İlk sefer Başbakanın katıldığı bir kongrede başbakan Kürtçe şarkılarla, pankartlarla tanıtıldı.Başbakan pankartları içten bir ilgiyle okuyor, dili döndüğü kadar Kürtçe konuşuyor. “Méreki mérxas, méreki zana, Ahmed Xoceye,” bu söz ve müziğe katkısı olan herkese teşekkür ederim. Çünkü dinlemekten keyif aldım, ruhumu okşadı, bunu yaşayan bilir.
Ertuğrul Gazi-Selahattin-i Eyyubi; bu ikili tarihimizde ön plana çıkmış iki kahraman biri Kürt, diğeri Türk tarihimize değer kazandıran iki mümtaz şahsiyet, bunlar nasıl ki tarihimizin akışına değer kazandırmışlarsa, biz de iki halk olarak beraberliğimizi sürdürebiliriz.
Yunus Emre-Ahmed-i Xani;Bu iki mana adamı, dilleri farklı, duyguları aynı, ahlaki ve manevi değerleri aynı, İnsanlığa değer katan, dualarını alan ve insanlığın manevi değerinin olgunlaşmasında sevgi ve huzur adına değer üretebilen iki mürşit, bu iki değerin nesli pek ala bir arada yaşayabilir.
Kürtçe konuşması ve öğrenmeye talip olduğunu ifade etmesi;Bir süre önce önemli bir toplantıda bir istişare halindeydik, konuşmacılardan biri, Ben Kürtçe konuşmak istiyorum dedi Başbakan(O zaman dış işleri bakanıydı) dedi ki, konuşun ben Kürtçeyi dinlemekten zevk alıyorum, bana bir müzik gibi geliyor, arkadaş hem konuştu hem tercüme etti, sonra zaman sıkıntısı olduğunu fark edince kendi isteğiyle Türkçe devam etti.Bu gün dediğini esasen o gün pratiğe dökmüştü zaten yine de kamuoyunun nezdinde bunu vurgulaması takdire şayandı.
“Peygamber Sevdalıları” etkinliğine selam göndermesi;Bir önceki gün duyarlı bir platform olan Peygamber Sevdalıları tarafından malum Karikatüristin yaptığı densizliğe karşı bir tepki mitingi Diyarbekir’de düzenlenmişti. Bir yaklaşıma göre Hüda-Par tabanı bu etkinliğe öncülük yapıyordu, Başbakan buna hiç takılmadan yüz binlerce katılımcılara selam gönderdi, bu birlik beraberlik için önemli bir vurguydu.
*Irkçılığın, ayrımcılığa neden olduğu tevhid anlayışını önemine vurguda bulunması, Var olan değerlerimiz etrafında birlik beraberlik, vahdet içinde olmanın önemini vurgulayan Davutoğlu bunu hazmetmeyenlerin özellikle ırkçı yaklaşımların, gerisin geriye giderek kimisi Şamanist düşünceye, kimisi Zerdüşt dinine iltica ediyorlar, geriye doğru gittikçe tabiî ki toplumda ayrışma sağlanır, bu da tehlikelidir.
*Kayda değer düzeyde muhalefete yüklenmemesi, Diyarbekir’de konuştuğuna göre ilk akla gelen HDP’ye yüklenmesiydi, ben de keşke Kürt muhalefetine yüklenmeseydi temennisini içimden geçiriken bir de baktım ki gerçektenbundan imtina etti. Zaten bir siyasetçinin anlatacağı varsa ne diye başkasını eleştirmekle zaman kaybetsin ki? Başbakan da anlatması gerekenlere zaman verdi ve muhalefete yüklenmeyi bir kenara bıraktı.
Bu anlattıklarım her biri kendi içinde değerlidir. Başbakanın hassasiyetine ve sahip olduğu inceliklerine işaret etmektedir. Hele kendisiyle görüşmek isteyen iki genci yanına alması, beni ayrıca mutlu etti. En son konuşmayı, bir ama’ya yaptırması da engellilere gösterdiği ilginin işaretiydi. Her kes bilsin ki, bir gün Diyarbakır sporun oynadığı maça gelmeyi de söz vermiştir.
İşte, Méreki mérxas, méreki zana, Ahmed Xoceye(Mümtaz adam, bilgin adam, Ahmet Hocadır).Bu müzik eşliğinde kongreye öyle bir renk katıyor ki ifade edemem. Maalesef bunu dahi muhalefetten eleştiren oldu.
Şimdi soruyorum sevgili okurlarım bunun eleştirilecek yanı nerede? Yoksa var da ben mi göremiyorum.
Saygılarımla
Yorum Yap