SIK sık yazdığım gibi bu yıl, yani 2018, çok değişik olaylara gebe. Hiç umulmadık gelişmeler yaşanacak. Ne olup bitecek göreceğiz. Ama yaşanacaklar standardın çok dışında... Çok ama çok sürpriz göreceğiz. Dün yazımı tamamlarken RUS UÇAĞININ düştüğü haberi geldi. Önemliydi.

Hatta çok önemliydi. Arkasındaki güçlerin kapışması ve olması muhtemel yeni dengeleri barındırıyordu. İPEK YOLU bu yıl ritmini bulacak. Bu nedenle her an her şey olabilir.
Pazarlıklar hem masada hem sahada sürmekte. Kıyasıya hem de...
DÜŞEN RUS UÇAĞINI BİR KAÇ PENCEREDEN DEĞERLENDİRME ŞANSIMIZ VAR!
İlk şıktan başlayalım...
Amerika Birleşik Devletleri-Rusya dengesi artık gerçek anlamda karşı karşıya. İki ülke soğuk savaş döneminden sonra ilk kez bu kadar ciddi şekilde karşı karşıya geldi. Önceki gerçek değildi zaten! Pentagon, ABD'nin en önemli gücü konumunda. Pentagon, Rusya lideri Putin'i bitirmek için start verdi. İhtimal mi? ABD'deki seçim sonuçlarından sonra yükselen seslere ve davalara bakılırsa büyük ihtimal! PENTAGON daha geçtiğimiz haftalarda, Rus üsleri Hmeymim ve Tartus'a İNSANSIZ HAVA ARAÇLARIYLA saldırı düzenledi.
Saldırılarda 12 Rus askeri hayatını kaybederken, 20'ye yakın savaş uçağı kullanılamaz hale geldi. Şubat ayında Deyr ez Zor'da Rus askerleri, Amerikan uçakları tarafından bombalandı. Putin'in önemli komutanlarından ikisi hayatını kaybetti. 50 Rus askeri de saldırıda öldü.
Şubat ayında yine gizli tutulsa da Deyr ez Zor'un kuzeyinde Rus birliğine bir Pentagon saldırısı daha gerçekleşti. Önceki gün de Rusya'nın Hmeymim Üssü'nde bir facia daha yaşandı! ANTONOV-26 TİPİ UÇAK inişe geçtiği sırada, piste 500 metre kala çakıldı. Olayda 39 kişi hayatını kaybetti.
Bu kişiler arasında Tümgeneral Vladimir Yeremeyev de bulunuyordu.
Vladimir Yeremeyev, Putin'e en yakın komutanlardan biriydi. Suriye politikalarında fikri emir kabul edilen komutan Yeremeyev'in ölümü, saldırının da asıl hedefini gösterdi. Pentagon, özel bir manyetik sistem kilitleme ile Antonov- 26'yı düşürdü. Pentagon, Rus üslerinde bile Rusya'nın güvende olmadığını artık Moskova'ya en sert şekilde anlatıyordu.
Şimdi Hmeymim ve Tartus'taki üslerde uçakların kalkış ve inişleri yeni rota ile yapılmaya başlanacak. Gayet normal.
Ancak Rusya, bu önlemin de aslında geçici olduğunun farkında...
ABD'de yapılan DERİN MASA toplantısını yazdım. Bu toplantının ana gündemi "RUSYA SURİYE'DE OLMASIN"dı! Masada konuşulanları biri hayata geçiriyordu sanki! Amerika Birleşik Devletleri, Suriye topraklarında Rusya'yı istemiyor. Bu net artık! Ancak Rusya da bölgede kesinlikle olmak zorunda. Ancak bu operasyonların arka arkaya gelmesinin bir nedeni de 18 Mart'ta Rusya'da yapılacak seçimler. ABD, bu seçimlerde Putin'in oy kaybetmesini planlıyor.
Eğer Putin 18 Mart'ta oy kaybına uğrarsa, planın ikinci aşaması devreye girecek. Suriye'de Rus askerlerinin kayıpları, ülke içinde sokaklara taşan tepkilerle büyütülecek. ABD'nin Rusya Büyükelçisi Jon Huntsman'ın bu konuda uzun süredir çok önemli çalışmalara imza attığı bir iddia. Ancak her Amerikan Büyükelçisi gibi Jon Huntsman da görev yaptığı ülkelerde politikalara müdahil olmak için bazı adımlar atmıştır. Bu Amerikan elçilerine öğretilen ilk kuraldır.
Putin "Herkesi her yerde vuracak füzelerimiz var" diye konuştu. Arkasından uçağı düşürüldü. Belli ki 18 Mart'a kadar başka şeyler de olacak! İşaretler bu yönde!
Rusya, artan Amerikan saldırılarına karşı nasıl cevap verebilir? Bu çok kolay değil. Çünkü Rusya, büyük bir devlet kavramı olan ama teknolojiyi o derece büyük kullanan bir ülke değil. Rus teknolojisi hala Amerika'nın çok ama çok düşüğünde seyrediyor. Saldırıda düşürülen Rus uçağı için kullanılan yöntem, Ruslar'ı korkutmuş durumda. Çünkü Antonov- 26'nın inişe geçtiği anda hiçbir sorunun olmadığı biliniyor. Kule ile iletişimin kesilmesiyle birlikte uçak pist yakınlarına düştü. Aynı üsse bir süre önce İNSANSIZ HAVA ARAÇLARIYLA düzenlenen saldırılarda da Rus radarlarının hiçbirini fark edememesi, manyetik sistemin devreye girmesi olarak yorumlanmaya başladı.
Görülen şu ki; Rusya, Suriye'den çıkmaya zorlanıyor. Eğer çıkmak zorunda kalırsa, Rusya için yıkım başlar. Çünkü Rusya, Akdeniz'de güç olduğu için BÜYÜK devlet. Akdeniz'de olmayan güç, hiçbir ülkede varlığını sürdüremez.
Rusya'nın Akdeniz'de olması için tek şansı Suriye. Daha doğrusu Akdeniz kıyısındaki Hmeymim ve Tartus. Saldırıların da neden bu bölgede yoğunlaştığını anlamak zor değil. Rusya'nın Akdeniz'de kalması için yeni plan yapması gerekiyor.
Geçmiş planlar, Amerikan saldırılarıyla yerle bir edildi.
ABD, Suriye ile birlikte Akdeniz'de en güçlü ülke olmak için adımlar atıyor!
ALMANLARIN da ESAD'a ulaşmasına buradan bakmakta fayda var!
Neyse...
Kremlin, Suriye'deki saldırıları beklemiyordu.
Rus istihbaratının hazırladığı çalışmalarda, başta Moskova olmak üzere birçok noktada terör saldırıları planlanıyordu. Bunu engellemek isteyen Rusya başarılı da oldu. Ancak ABD'nin öncelikli planı bu değildi. Kent içindeki terör saldırıları, bir ülkede kaosu arttırabilir.
Ancak toplumları da kenetleyebilir. ABD bu nedenle bu plandan vazgeçti ve askeri saldırılarla operasyonların yönünü belirledi.
Ve buradan gidiyor!
ANTONOV-26'nın düşmesinden önce en az bu olay kadar önemli bir şey daha yaşandı! 2010'daki AJAN TAKASINDA ismi gündeme gelmişti. Ünlü ajan ANNA CHAPMAN'ı almak isteyen Rusya karşılığında SERGEY SKRİPAL'i vermişti... MOSKOVA'nın çok gizli askeri bilgileri İNGİLİZ İSTİHBARATI MI6'e vermekle suçladığı ajan Skripal, kızı Yulia ile birlikte zehirlendi. Oturdukları bankta yarı ölü olarak bulundular... Doktorların ilk müdahaleyi yaptığı Skripal ve kızının çok esrarengiz bir maddeden dolayı zehirlendiği tespit edildi. Madde üzerindeki çalışmalar sürmekte!
Peki bu AJANLA MOSKOVA'nın derdi neydi? Neden OK'lar Kremlin'i gösteriyordu! Ve en ilginci İNGİLİZLER NEDEN YAN YANA DURDUKLARI
MOSKOVA'yı fena halde suçluyordu!
Burası önemliydi! Çünkü YENİ DENGEDE YAN YANA DURAN İKİ ÜLKE BİR AJAN YÜZÜNDEN NİÇİN KÖPRÜLERİ ATMA NOKTASINA
GELİYORDU? SORU BU! ABD açısından olanları yukarıda sıraladık. Peki İNGİLİZLER işin neresindeydi?
Daha önce hayatı kitap yapılan RUS AJAN LİTVİNENKO aynı yöntemle öldürülmüştü. Ancak Litvinenko hem PUTİN muhalifi hem de çok şey biliyordu. Oysa SKRİPAL susan ve konuşmayan biriydi. Neden hedef oldu?
Skripal, İngilizler'in ya da Ruslar'ın çok gizli bilgilerine hakim olduğu için saldırıya uğramadı. Öncelikle Skripal RUSLAR'ın gizli bilgilerini vermiyordu. Sadece MOSKOVA'nın atacağı adımları hesap edip ANALİZLERİNİ paylaşıyordu! Ama SKRİPAL yine de hedef oluyordu! Hem de İngiltere'de...
Demek ki bilmediğimiz çok önemli bir şey vardı! Trump geldikten sonra, hatta gelmeden RUSYA ile yan yana getirildi!
Ruslarla olan ilişkileri medyaya ve davalara yansıdı! Damadı da kızı da hedefte! Kendisi de tabii. Robert Mueller peşlerinde... Peki RUSYA İLİŞKİLERİNİN KAYNAĞI KİMDİ? NEREDEN ÇIKIYORDU TRUMP-RUSYA yakınlığı... İddiaların kaynağı nereye dayanıyordu? Bütün olup bitenlerin temelinde MI6 ajanı olarak bilinen Christopher Steele yatıyordu! DENGEYİ DEĞİŞTİRECEK BİLGİLERİ CIA'ya veren o idi...
DOSYANIN ARKASINDAKİ ADAM olarak biliniyordu!
Steele'nin arkadaşlarından biri de (ÇOK YAKIN DA OLABİLİR) SKRİPAL'di...
Skripal üzerinden mesaj Christopher Steele'e veriliyordu! TRUMP'IN BAŞKANLIĞINA MAL OLACAK GELİŞMELERİ DURDURMAK İÇİN!
Belli ki Steele'in elinde başka bilgiler vardı!
CIA açısından bakın! AJANLA hem Trump'ı kilitliyor hem de en büyük rakiplerinin hareket etmesinin önüne geçiyordu! Arkasından da UÇAKLARINI düşürüyorlardı... Steele ile CIA arasındaki bağ her şeyi açıklar! Eğer İNGİLİZLER işin içinde değilse. Eğer onlar da gelişmelerin merkezindeyse DENGE tamamen değişecek demektir. Herkesin buna hazırlıklı olmasında da büyük fayda var! İşaretler büyük mü büyük! Dikkatle izlenmesi gerekmekte... Trump'ın Hillary'yi geçerek BAŞKANLIK koltuğuna oturması, Trump'a ve ailesine karşı saldırıların başlaması, eski ajan Christopher Steele'in BİR DOSYAYI CIA'ya vermesi, Ruslar'ın üst üste kayıplar vermesi ve SKRİPAL'in saldırıya uğraması... Hepsi birbirinden çok uzak! AMA DİP DİBE... Olaylara böyle bakın! Bizim açımızdan da!.