Erdoğanlı bir Türkiye Esadlı Suriye’ye benzedi

  • 30.05.2016 00:00

 Tek bayrak, tek millet, tek vatan yetmedi; tek inanç şartı getirildi. Laik bir hukuk devletinde, devletin başının yurttaşlarının neye inanıp neye inanmadığıyla işi olmaz. Laik hukuk devletinde Sünni, Alevi, Zerdüşt, Hristiyan, Şii, ateist diye ayırt edilmez yurttaşlar. ‘Bunlar Zerdüşt, bunlar ateist'' söylemi Ortadoğu'yu cehenneme çeviren zihniyetlerin söylemidir ve bir halkı diğerinin gözünde şeytanlaştırma riski taşımaktadır.

Söylemekten, yazmaktan dilimizde tüy bitti ama Erdoğan'ın üslubu değişmedi. İçeride ve dışarıda kuşatılmışlık hissi arttıkça üslubu daha sert, daha incitici ve bölücü hale geliyor ne yazık ki. Bu üsluptan Hizmet mensupları da, Kürtler de, seküler kentliler de nasibini alıyor. Kendi tabanını güçlendirip tahkim edeceğim derken toplumun temelini zedeleyen bir yaklaşımın bu ülkenin Suriyelileşme riskini artıracağı açıktır.

 

Erdoğan yönetimindeki Türkiye'nin barışa, huzura ve hukuka kavuşamayacağı her geçen gün daha net şekilde ortaya çıkıyor. Erdoğancı veya AKP'li olmayan herkesi ötekileştiren bu yaklaşım toplumun farklı kesimleri arasında belirmeye başlayan nefret duygusunu daha da derinleştirip onarılmaz hale getiriyor.

 

Fotoğraf açıktır: Türkiye, içeride hukuku askıya almış bir devlet olarak kanlı bir iç savaşın eşiğinde durmaktadır. Buna ek olarak, başta bölge olmak üzere dış politika yaklaşımları içerideki sorunların kangren haline dönüşme riskini artırmaktadır. Türkiye bugün Saddam Irak'ı, Esad Suriye'si, Kaddafi Libya'sı gibi anılan bir ülke haline gelmiş bulunmaktadır ne yazık ki.

 

Batı'dan bakıldığında Erdoğan yönetimindeki Türkiye, Kürtlere karşı başta IŞİD olmak üzere köktendinci örgütleri destekleyen, kendi kentlerini bombalayan, sivil halkı öldüren bir devlet görünümündedir. Bununla da kalmamış, İranlı bir gencin kirli para oyunlarına alet olup yargısını kirletmiş bir ülke görünümü de eklenmiştir bu tabloya.

 

Amerika'daki yargı süreci ilerledikçe, Erdoğan ve ailesinin adı daha sık mahkeme salonunda anılmaya başladıkça Erdoğan'ın Amerika'ya karşı tavrını sertleştirmesi ve Savcı Bharara'nın iddianamesinin Türkiye'nin ulusal çıkarlarını koruduğu için gündeme geldiği algısını güçlendirmeye çalışmasını tahmin etmek yanlış olmayacaktır. Dünyanın tek süper gücüyle giderek kötüleşecek ilişkilerin etkisini güvenlikten ekonomiye yayılan bir alanda göstermesi kaçınılmaz hale gelecektir.

 

Reza Zarrab davası ve Suriye'de YPG öncülüğünde IŞİD'e karşı başlatılan savaş, Türk-Amerikan ilişkilerinde tahmini çok zor sonuçlara yol açacaktır. Türkiye hukuk devleti olmaktan çıkarak, ‘Rouge' denilen devlet sınavına yaklaştıkça hem içeride, hem bölgede, hem de uluslararası arenada işi giderek zorlaşacaktır.

 

Erdoğan ile ortaklık içinde Kürtlere, Hizmet mensuplarına, demokratlara, akademisyenlere savaş açan devlet zihniyeti, güçlendirmeye çalıştığı devletin temelini oymaktadır.

 

İnsanları inançlarına, giysilerine, etnik kökenlerine, giyim kuşamlarına göre kategorize etmek, içinde bulunduğumuz durumu tam bir kabusa çevirmekten başka bir sonuç vermeyecektir. Tek kişinin ikbalinin bir ülkeyi cehenneme çevirmesini izlemek gerçekten acı verici. Manhattan'daki duruşma süreci ve YPG'nin Amerika desteğinde Suriye'de kazanacağı başarılar bu gidişatı daha da çekilmez hale getirecektir. Erdoğanlı bir Türkiye'nin çıkışı yoktur. Bu çıplak bir gerçektir.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums