1915: BENZERLİK VE FARKLILIKLAR!

  • 10.12.2015 00:00

 Osmanlı İmparatorluğu, Almanya’nın yanında Birinci Dünya Savaşı’na girdiğinde Avrupa’da kanlı bir savaş başlamıştı ama Ortadoğu da aynı koşullardaydı. 


Bugün iç savaşlar, din kavgaları ve petrol kaynaklarıyla gündeme gelen bölge Osmanlı hâkimiyetindeydi. 

1915 baharında Osmanlı, Basra Savaşı’nda yenilmiş, Süveyş Kanalı’na yapmak istediği harekât başarısızlıkla neticelenmiş, Sarıkamış Seferi facia ile sonuçlanmış, Çanakkale’de İngiliz ve Fransız donanması tarafından saldırıya uğramış haldeydi. 

Rusların Küçük Kaynarca Anlaşması’ndan itibaren elde ettikleri Ortodoks Hristiyanları koruma ve kollama hakkı ile Balkanlar’da sağladığı değişimin hedefi şimdi Doğu Anadolu’ya dönmüştü. Bağımsızlık isteyen Ermeniler silahlanmış ve Osmanlı’yı Van’dan çıkarıp Ruslara teslim etmişti. Sonu facia ile sonuçlanacak bir zaferdi bu. 

Oysa bundan daha yedi-sekiz sene önce Meşrutiyet ilân edildiğinde özgürlük bayraklarıyla sokaklara dökülenler arasında başı çeken gruplardan biri Ermenilerdi. 

AKP İKİ DEĞİŞİMİN TAŞIYICISI VE BARİYERİ 

Osmanlı’nın etnik veya dini kimliğe bakmadan tüm yurttaşları kucaklayan bir devlet olacağı inancı yüksekti. 

İttihatçılar’ın hataları, Ermeniler’in bir yandan Osmanlı ile yaşama, diğer yandan bağımsız devlet olma hayalinin çatışması, bu toprakları insanlık tarihi boyunca unutulmayacak utanç verici olaylara sürükledi ve Osmanlı, Arap coğrafyasındaki tüm topraklarını kaybederek yıkıldı. 

Yeni Cumhuriyet’in temel ilkesi, Birinci Dünya Savaşı’nda Osmanlı’ya ihanet ettiğine inandığı bu topraklara sırtını dönmek oldu. Ekonomik ve askeri açıdan güçsüz bu ülke, önce İngiltere, sonra da Amerika’nın himayesine girdi. Rusya tehdidine karşı NATO şemsiyesini buldu ve Amerika’nın bastırmalarıyla piyasa ekonomisine dayalı bir demokrasi olma yolunda ilerledi. 

Bu değişimin iki sonucu oldu: Birincisi Türkiye, kendine güvenen, geleneğine sahip çıkan bir ekonomiye dönüşmesiydi ve bunun dış politikada yansımaları kaçınılmazdı. İkincisi ise Kürt meselesiydi. AKP iktidarı iki değişimin de hem taşıyıcısı, hem de bariyeri oldu. 

KİMİN KİMLE DOST OLDUĞU SU GÖTÜRÜR 

Tam olgunlaşmadan kullanılan güç, bölgede bir yalnızlaşmayı beraberinde getirdi. AKP yönetimi, mezhepçi bir politika sonucu Suudi Arabistan ve Katar ile yakınlaşırken Rusya, Suriye, İran ve Irak’ı karşısına aldı. İlişkimiz bozulan bu ülkelerle sınırımızda Kürtlerin çoğunluğu oluşturduğunu unutmamak lazım. 

Tıpkı 1908’in Ermenileri gibi, Kürtler Avrupa Birliği açılımının arkasından gelen barış sürecini coşkuyla karşıladı. 100 yıllık isyan döneminin kapandığına inandı. 

Ancak masanın devrilmesi, bölgedeki dengelerin Kürtler lehine değiştiğine inanması sonucu yeniden silaha sarıldı. Üstelik bu kez isyanı kentlere taşıdı. Bugün Diyarbakır kanlı bir kent savaşı görüntüleri vermekte ve nerede duracağını kimse bilmiyor. 

Evet, dünya da, Türkiye de 1915’in koşullarında değil ve bu kez Batı ile aynı saflardayız. Ama tarihin dikkatli bir okumasının yapılması, sınırların değiştiği, kaynakların paylaşıldığı dönemde kimin kimle dost olduğunun su götürür olduğunu gösteriyor. 

İçerdeki sorunları hukuk içinde çözmeden dışarda macera aramak çok sakıncalı görünüyor.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums