- 25.04.2015 00:00
Karanlık olmadan güneş doğmaz. Türkiye kısa bir aydınlık dönemin ardından karanlığa gömüldü ama herkes farkıdan ki güneşin doğması yakın artık.
Askeri vesayetin sona ermesi, düdüklü tencere kapağının kaldırılması sonucunu doğurdu. Türkiye’nin 100 yıldır baskıyla gizlenen sorunları su yüzüne çıkmaya başladı. Demokrasiyi sadece İslamcı ve muhafazakarların sorunlarını çözecek bir araç olarak görenler, bu tabloyla başa çıkmakta zorlanıyor.
Sorunlarla başa çıkamayınca da çareyi eski yöntemlere dönmekte buluyor. Baskı ve yasakta…
Sulh Ceza Mahkemeleri’nin özenle seçilmiş yargıçları eliyle her türlü muhalefet susturulmaya çalışılıyor, muhalif sesler anında cezaevine atılarak gözdağı veriliyor: Konuşursan hapsi boylarsın.
Demokrasi, amaca varmak için bir tramvaymış gerçekten. İlk durakta inmeyi tercih ettiler.
DEMOKRASİ KARNESİ KIRIK DOLU
Tek dert iktidarı korumak, yargı önünde hesap vermekten kaçmak olunca, gidip askere sığındılar. Geçen yıl 1915’in yıldönümünde üzüntü mesajı yayınlayanlar, bugün Ermeni iddialarının külliyen yalan olduğunu söylemeye başladıysa bundandır.
Hayali düşmanlar yaratıp tabanını bir arada tutmaya çalışıyor ama artık mızrak çuvala sığmıyor. “Koalisyon ekonomik kriz getirir” derken 12 yıllık iktidarlarının derin bir krizle sonuçlandığını saklamaya çalışıyorlar.
Değersiz bir yalnızlıkları var artık sahnede. Papa’dan Avrupa Parlamentosu’na, Almanya Cumhurbaşkanı’ndan Putin’e kadar geniş kesimler Soykırımı tanırken, onlar insan hakları ve demokrasi karneleri kırıklarla dolu 3’üncü dünya liderleriyle bir araya gelmekten memnun görünüyor.
1915’i Sözde Soykırım, 17-25 Aralık’ı Sözde Yolsuzluk diye yaftalayarak durumu idare etmek mümkün değil artık. Bu toplumun vicdan sahibi vatandaşları, soykırıma soykırım, yolsuzluğu yolsuzluk diyor.
ÜLKE HER ALANDA İFLAS ETTİ
Gökhan Bacık, AKP iktidarının Türkiye’yi dünyada getirdiği noktayı dün şöyle dile getirmişti:
“1915 yılının yüzüncü yıl dönümünde çok açık biçimde küresel statüko, soykırım tezi lehine bir derecede değişti.
Ama bu değişim sadece yıl dönümü nedeniyle gerçekleşmedi. Dünyada, otoriter, ne yaptığı belli olmayan bir Türkiye algısı var.
Kendisinin hukuk devleti olduğuna dünyayı ikna edemeyen bir ülke, 1915’te olup biten konusunda nasıl etkili diplomasi yapacak?”
Muhatap olduğunuz her lider sadece 1915 konusunda değil, yolsuzluklar konusunda da inkarcı bir tavır izlediğinizi, kirlerinizi örtmek için baskı ve yasağa başvurduğunuzu biliyor.
IŞİD’den Ermeni Soykırımı’na, medya özgürlüğünden bağımsız yargı sistemine kadar her alanda Batı’ya, insan hakları ilkelerine aykırı bir yolda olduğunuzu tüm dünya biliyor.
Kişisel olarak zengin olabilirsiniz ama ülkeyi her alanda iflas ettirip her türlü ahlaki değerinden uzaklaştırdınız. Yaprıklarınızın bedelini ağır şekilde ödeyeceksiniz. Kimse unutmayacak, unutturmayacak.
Yorum Yap