- 21.01.2015 00:00
Demirel’in ‘‘Dün dündür, bugün bugündür’’ söylemini en içten şekilde benimseyenler Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AKP kadroları oldu. Dönemin Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un, Poyrazköy’de bulunan silahlar ve AKP’ye yönelik karargah belgeleriyle ilgili tavrını o zaman eleştiriyorlardı, bugün aynen benimsiyorlar.
MİT TIR’ları ile ilgili düzenlenen tutanaklara kağıt parçası demiş Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç… Cumhurbaşkanı Erdoğan da bu tartışmayı Paraleller’in Türkiye’yi terör destekçisi ülke konumuna sokma çabasının bir parçası olarak değerlendirmiş.
MİT elemanlarının molotof kokteyli atıp genç bir kızı yakarak öldürdüğü gerçeğinin mahkeme kayıtlarına geçtiği, eski İçişleri Bakanı’nın ağzından açıklandığı bir ülkede Cizre’de yaşananlar da Paralel’in oyununa bağlanıyor.
İKTİDARIN YUMUŞAK KARNI
MİT TIR’ları, AKP’nin yumuşak karnı. Çünkü hem Türkiye’nin yasalarının açık şekilde çiğnenmesi, hem de Batılı müttefiklerin terörist ilan ettiği El Nusra benzeri örgütlere silah yardımı söz konusu. Onun için bugün ‘kağıt parçası’ dedikleri tutanağın sosyal medyada paylaşımını engelliyor, yayın yasağı getiriyorlar.
AKP’nin radikal İslamcı örgütlerle tehlikeli ilişkisini gündeme ilk getiren, meşhur yağmurlu toplantıda Başkan Obama olmuştu oysa. O toplantıda ısrarla MİT Müsteşarı Hakan Fidan’a söz vermek isteyen Erdoğan’a engel olmuş ve Fidan’ı ‘‘Suriye’de ne işler çeviriyorsunuz, biliyoruz’’ diyerek susturmuştu.
Ardından ABD’nin eski Ankara Büyükelçisi Francis Riccardione, ülkeden ayrılmadan önce Türkiye’nin El Nusra benzeri örgütlere silah yardımı yaptığını açıklamıştı. Sonunda da Başkan Yardımcısı Biden’ın, iki başkentte büyük krize yol açan açıklamaları gelmişti.
Bu işin El Nusra benzeri örgütlerle ilgili boyutu…
PKK, SÜREÇTE EVET DEMEZ
Bir de IŞİD boyutu var.
IŞİD Kobani’ye saldırdığında,
‘‘Kobani’den bize ne! Kobani düştü, düşecek’’ diyerek Kürtlere sınır kapısını kapatarak destek olanın kim olduğunu tüm dünya gördü. Onun için Obama’nın Kobani’ye müdahalesi geldi, bugün IŞİD burada yenilgiye uğratıldı.
Batılı bütün yorumcuların ortak görüşü, Türkiye’nin siyasi İslam’a desteği nedeniyle Amerika’nın bölgedeki en büyük müttefiki Kürtler haline geldi.
Sonuçlarını belki bugünden yarına göremeyeceğimiz ama bölge dengeleri ve sınırlarını değiştirmeye aday bir algı değişikliği bu. Türkiye, Paris’teki kökten dinci terör saldırılarını yarım ağızla kınarken, eylemi gerçekleştiren gruplarla savaşan Kürtler, laik Batı’nın güvenilir ortağı haline geldi.
AKP’nın günü kurtarma politikaları, PKK’nin elini güçlendirirken Ankara’yı derin bir açmaza sürükledi. Başkanlık sistemi olur veya olmaz, bu tabloda çok önemli değil. Ancak uluslararası kamuoyunun sempatisi, saygısı ve desteğini kazanmış PKK ve Kürtler’in müzakere sürecinde bu kadar yalnız kalmış AKP’nin taleplerine evet diyeceği beklenemez. Siz, Paralel diye kendinizi ve halkı kandırmayın boşuna.
Yorum Yap