Ekrem Dumanlı'yı tutuklatmak

  • 28.12.2014 00:00

 Gabriel Marquez’in Kırmızı Pazartesi romanında olduğu gibi herkesin gözü önünde işlenen bir cinayete tanıklık ediyoruz. Romanda olduğu gibi, cinayete tanıklık eden, hiç bir şey yapmadan izleyen sadece bir köy halkı da değil üstelik, tüm Türkiye.


Açıkça bir hukuk cinayeti işleniyor ülkemizde. İnsanların özgürlüğüyle birlikte, basın özgürlüğü de ayaklar altına alınıyor. Cumhurbaşkanı’nın talimatlarıyla yargı üzerinden operasyonlar yapılıyor. Kendisine demokratik hukuk devleti diyen bir ülkenin cumhurbaşkanı şöyle bir açıklama yapabilir mi Allah aşkına:

“Son olarak bu operasyonda içeri alınan gazeteci de, işte legal görünüm altında illegal bir yapının şekillenmesinde gayreti olanlar arasında. Belki onunla beraber başka alınanlar da olacaktır, olabilir.”

Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca’nın tutuklanmasından duyduğu memnuniyeti açıkça dışa vurmasının dışında yargının neye, ne zaman karar vereceğini bildiğini açıkça söyleyen bir cumhurbaşkanı var. Bağımsız ve tarafsız yargının artık bu topraklarda hayata veda ettiğini ilan etmenin başka bir yolu olabilir mi?

ERDOĞAN TALİMAT VERDİ

Her gün bir toplantı bulup ona buna laf yetiştirmeye çalışırken bulunduğu makamın saygınlığını ayaklar altına alanlar, halktan saygı bekliyorlar, saygınlık arıyorlar. Meclis’teki güçlerini yargıyı biçimleme, kontrol altına alma aracı olarak kullananların saygınlık için kanunların arkasına sığınmaktan başka yolu olabilir mi?

Evet, Erdoğan talimat verdi, belli ki yeni operasyonlar olacak. Kendisini ve ailesini tüm dünyaya rezil ettiklerine inandığı insanlara hayatı dar etme kararı almış. Bunların başında da anlaşılan Ekrem Dumanlı geliyor. İki makale ve bir haberle oluşmuş bulunan gazetecilik terör örgütü üyesi olarak cezaevine konulacak Dumanlı.

Amerika’nın, Avrupa Birliği’nin tepkilerini bile gözardı edecek kadar hırs içindeler. Savcının itirazı sonucu Dumanlı’nın tutuklanması muhtemel bir gelişme olarak görülebilir. Çünkü artık yargı kararını yasalara veya vicdani kanaatine göre almıyor, alamıyor ne yazık ki.

BAŞSAVCILIĞI SÜRDÜRÜYOR

Başsavcılığı sürdürüyor Erdoğan. Yıllar önce Yücel Aşkın’a karşı kullandığı dil yüzünden “Başsavcı=Başbakan” manşetini attığım için SABAH’ın Genel Yayın Yönetmenliği görevini bırakmak zorunda kalmıştım. Erdoğan sonradan işine gelen her davanın başsavcısı olmayı sürdürdü. Bugün artık kendini aşmış durumda. Cemaat’e karşı sürdürülen davaların hem savcısı, hem yargıcı konumunda.

Askeri darbeler döneminde görülebilecek bir dönemden geçiyoruz. Türkiye, hukuk devleti olmaktan kanun devleti olmaya geçmiş durumda. Yok kanun, yap kanun döneminde kimsenin güvenliği yok maalesef. Erdoğan’a muhalefet eden herkes bir gün Silivri’yi tadacak gibi görünüyor ne yazık ki. AKP içinden vicdanlı bir ses çıkıp yapılanlara ayıp veya günah diyemiyor. Bu da içler acısı elbette.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums