- 26.10.2010 00:00
Hiç Facebook üyeliğiniz var mı? Benim var. Üye olup yıllardır aradığım ilkokul öğretmenimi bulunca çok sevmiştim Facebook’u. Öğretmenimi ziyaret edip hasret dindirdim, elbette.
Sonra eski arkadaşlarımı bulmaya başladım. Çoğu okumuş üniversite diplomasına sahip çocuklardır. Facebook’a olan ilgim eski arkadaşlarımı bulmaya başladıktan sonra azaldı. Üniversite mezunu arkadaşlarımın diplomalı cehaletleri ile karşılaştım, Facebook sayfalarında.
Biri yalan haber yapıyor. Siyasi söylemine uygunsa, haberin doğruluğuna bakmadan birbirine gönderiyorlar. Haberin yalan olduğunu öğrenmeleri bile durumu değiştirmiyor. Ya da birilerini aşağılayan görüntü ve mesajlar gönderiyorlar. Üstelik bu görüntü ve mesajları göndermekten haz duyuyorlar.
Birbirlerine gönderdikleri bu tip iletilerle motivasyonlarını sağlıyorlar. Ancak durumları, maçtan önce saatlerce tezahürat yapıp maç sırasında takımları bir şey oynayamadığı için boynu bükük stattan ayrılan taraftarların hissiyatı ile aynı. Siyaseten kaybeden taraftalar çünkü.
Ülkemizde, siyaseti karşı olma üzerinden değil, kavramlar üzerinden yapma çağdaşlığına üniversite diploması sahibi olmak da yetmiyor.
Yaptıkları birbirlerine övgüler yağdırmak ve kendisi gibi olmayanlara küfür ve hakaretler yağdırmak. Farklı bir mesaj göndereni mesaj yağmuru ile boğmak.
Eh, bu da sıradan faşizmin internet uygulaması.
Birde kampanyalar açıp birbirlerine ne kadar ulusalcı/milliyetçi olduklarını anlatma çabaları var. Bilmem ne için bir milyon kişiye ulaşalım da bütün dünya görsün kampanyaları.
Mesela Norveç de ki biri bu kampanyadan nasıl ve niye etkilenecek? Bu soruya nasıl açıklamaları olduğunu merak ediyorum, doğrusu.
“Avrupa, Avrupa duy sesimizi, bu gelen Türklerin ayak sesleri” tezahüratı ile ortaya konan kompleksin Facebook yansımaları.
Bu yazıyı yazarken Facebook profilime tekrar baktım. Arkadaşlarımın en az yarısının durumu yukarıda yazdığım gibi. Diğer arkadaşlarımı bu nitelemelerden tenzih ederim.
Sıradan faşizmin internet aksiyonerleri, hala arkadaşım. Bu yazı da onları anlamaya çalışma gayreti. Yazının üslubu biraz sert farkındayım. Ancak Facebook’da yazılan bazı yazıların yanında da gayet mülayim.
Bu durumu gördükten sonra Facebook’a ile olan ilgimi azalttım. 10–15 günde bir girip beni arayan eski bir dost var mı diye bakıyorum.
Yorum Yap