Birçok şeyden korkarım, bazı şeylerden daha fazla korkarım.

  Belediyeler çok şey yapıyorum diyerek sadece kaldırım/beton
yapıyorsa o belediyenin halkı adına ve o belediyenin sınırları
içerisinde yaşıyorsam kendi adıma da korkarım.

Tuzun kokmasından korkarım.

Ülkemde terörün kökünü bu defa kazıyacağız nutuklarını duyduğumda
ölecek fidanlar, gözü yaşlı anneler, babalar, kardeşler, eşler ve
sevgililer adına korkarım.

Hürriyet Gazetesi ile hükümetler kol kola girmeye başladığı zamanda
bir başka korkarım. Hürriyet Gazetesi ile birlikte Yükselen Türkiye
adıyla 24'er sayfalık iki ek veriliyorsa gözlerimi fal taşı gibi açıp
daha fazla korkarım.

Hürriyet Gazetesi, verdiği bu ekle yere göğe sığdıramamış hükümetin
ekonomik başarılarını. Meğer 2006 yılının Mart ayında da böyle bir
gazete yayınlamış Hürriyet Gazetesi, hafızalarımızda yer etmemiş demek
ki, bu açıklamayı yapan da Yükselen Türkiye Gazetesini hazırlayan
Hürriyet Ekonomi Servisinden Sadi Özdemir. Bu şekilde yayınlanan
eklerden de korkarım.

Yükselen Türkiye gazetelerinin her tarafını tekrar inceledim acaba
kenarda köşede bu bir reklam gazetesi ibaresi bulabilir miyim diye,
yok öyle bir şey.  Bu gazeteleri AKP hazırlasa bu kadar iyi
hazırlayamazdı diye sonlandı reklam ibaresini arama çalışmam,
gözlerimi boşa yormuşum. Künye de sadece Hürriyet Gazetecilik ve
Matbaacılık A.Ş. var. Hükümete Hürriyet Gazetesi tarafından verilen bu
açık destekten elbette korkarım.

Yükselen Türkiye gazeteleri sadece ekonomi ağırlıklı.,neredeyse
ekonomi ve yatırım ile her bakanın ve bakanlığın açıklamaları
var.Türkiye ekonomik kurumlarının başkanlarının açıklamaları var.Hatta
Tüsiad Başkanı Ümit Boyner'in uzun bir makalesi var,övgüsü en az olan
yazı da o.Hükümete bundan sonra neler yapılması gerektiğinin
reçetesini veriyor.Verilen bu reçeteyi hükümetin uygulamasından
korkarım.

Aslında Yükselen Türkiye Gazeteleri hükümetin küreselleşmenin ekonomik
boyutuna hükümetin gösterdiği başarıların övgüsü, bir taraftan da bak
ekonomik konularda başarını övüyoruz destekliyoruz sadece bunlarla
uğraş tavsiyesi. Böyle. tavsiyelerden de çok korkarım.

Anayasa yapmayı unut, Ergenekon davalarını unut, Kürt sorununa farklı
yaklaşmayı unut, adalet reformu yapmayı unut otur oturduğun yerde
sadece ekonomi ile uğraş bizde seni varlığını tanıyalım bu yeni
statükoyu oluşturalım mesajı verenlerden korkarım.

Bir başka bir okumayla gelir dağılımdaki adaletsizlik umurumuzda değil
yeter ki statükoyu birlikte oluşturalım dendiği için korkarım.

Yeni statükonun oluştuğunu gördüğüm için korkarım. Çünkü eski yeni
ayırmadan bütün statükolardan korkarım.

Hürriyet Gazetesinin Yükselen Türkiye'nin İnsan Hakları ya da Sendika
Başarıları gibi gazeteler çıkaracağını hükümete övgüler yağdıracağını
düşünür müsünüz? Ben düşünürüm. Hükümetin bu yönde bir çabası ya da
başarısı olmaması durumu değiştirmez. Böyle gazeteler bile çıkabilir
işte böyle bir durumdan da çok korkarım.

Camcının para verip cam kırdırdığı çocuk misali yazanlardan korkarım.
Daha önce Cem Uzan adına ajitasyonlar yapan Yılmaz Özdil'in bugün
hükümet ile kol kola girip yani statükoyu oluşturmaya çalışan bir
gazetede hükümete karşı haşin yazılar yazmasından korkarım.

Ti sesini başarı ile tiye alan milletvekilimiz Sayın İbrahim
Korkmaz'ın yeni oluşan statükolar konusunda açıklama ve
değerlendirmeler yapmamasından korkarım.

Bu ülkede korkacak o kadar çok şey var ki.........

En çok da gerçeklerden korkanlardan korkarım.