Yeni habercilik ve yeni medya düzeni üzerine

  • 3.04.2011 00:00

Bu haftanın ‘derinlikli’ yorum isteyen iki önemli haberi vardı bence. Birincisi şu 8.9’luk büyüme oranı. İkincisi de Başbakan’ın İngiltere ziyareti...

Büyüme ile ilgili sanıyorum cuma günü bu köşede yapılan yorum, Eser Karakaş’ın yine aynı gün yaptığı harika değerlendirme ve Mehmet Altan’ın bu değerlendirmeleri tamamlayan dünkü ‘büyüme’ yazısı, yalnız rakamlara boğulmayan, meselenin neden ve sonuçlarına da okuyucuya veren, eleştirel yeni bir haber-yorum anlayışının ürünü. Yeni bir anlayış diyorum; çünkü artık haber talep eden okuyucu-izleyici, ham haber ya da bu ham haber üzerine, uzmanlık gerektirmeyen, ama bizim medyada çoğu kere görüldüğü üzere, gına getiren bir düzeysiz saldırganlığın hâkim olduğu gazete sayfaları- TV ekranları istemeyecek. Çünkü artık haberi talep edenler, teknolojinin ve haber ağlarının bireyselleşmesi sonucu, o haberi yazanlar kadar haber hakkında bilgi sahibi olabiliyor.

Önemli olan, yayın organının, bir bakış açısı olması ve o bakış açısını, tutarlı, bilimsel ve gerçek verilere dayanarak güçlendirmesi, gelişmeleri farklı açılardan irdeleyerek, haberin-gelişmenin olası sonuçlarını verebiliyor olmasıdır.

Eskiden bir haber merkezinin ‘tarafsız’ olması önemli bir özellikti. Çünkü ham haber önemliydi ve buna herkes ulaşamıyordu. Haberi olduğu gibi vermek bir ‘iş’ti. Ama bu artık bir iş değil çünkü ham haber herkesin önünde.

İkinci örneğimize gelelim; Başbakan’ın İngiltere ziyareti ve Türkiye ile İngiltere’nin ekonomik ilişkilerinin bundan sonraki boyutu. İngiltere’nin Türkiye’ye verdiği stratejik önem yeni bir şey değil. Ancak İngiltere’nin yeni Ortadoğu haritasında Türkiye’nin belirleyiciliğinin, daha da artacağını keşfetmesi yeni bir şey.

İngiltere, iki önemli gelişmenin farkında... Küresel kapitalizmin krizden kesin çıkışı ve dünyanın yeni siyasi yapılanması, Türkiye merkez olmak üzere, Ortadoğu, Kafkaslar ve Kuzey Afrika coğrafyasında olacak. Buna bağlı olarak İngiltere, AB’nin geleceğini Türkiye ile bütünleşmesinde görüyor.

İngiltere’yi Fransa ve Almanya’dan ayıran işte bu bakış açısıdır. Çünkü Fransa ve Almanya sonuçta Avrupa ulus-devlet geleneğinin son güçlü temsilcileri ve bu refleksle davranıyorlar. Ancak İngiltere imparatorluk bakış açısının genişlemeci ve pragmatist vizyonuna sahip. Türkiye’ye yapılacak yatırımın aynı zamanda Doğu Avrupa, Ortadoğu ve Afrika pazarlarına yapılmış sayılacağını İngiliz burjuvazisi ve onunla bütünleşmiş küresel sermaye biliyor.

İşte bu gerçeklik bize, Başbakan’ın İngiltere ziyaretinin ve İngiltere’deki Türkiye ilgisinin şifrelerini verir. Bu şifreleri Türkiye için bulan, irdeleyen bir habercilik artık talep edilecek haber anlayışıdır ve bu hiç şüphesiz yeni bir medya düzenini gerektiriyor.

Dosya:http://91.93.103.35/icerik/110402-100123-y1.jpgBasın ‘özgürlüğünün’ en-nasyonel hali

Eski ‘medya düzeni’ ile bir ‘Yeni Dünya Düzeni’ mümkün mü? Elbette hayır. 20. yüzyılın son on yılına girerken, neo-con’lar bir ‘Amerikan Yüzyılı’ olacağını hayal ettikleri ‘Yeni Dünya Düzeni’ni inşa etmeye koyulduklarında, ellerindeki en güçlü silahlardan biri yozlaşmış endüstriyel medyaydı. Tıpkı Göbbels’in radyo ve gazeteleri kullandığı gibi kullandılar medyayı.

‘Basın özgürlüğü’nün neo-liberal hali, kavramın temelindeki ifade ve haber alma özgürlüğü için özgür basın anlayışının yerine, endüstriyel basının dilediği gibi iş yapma ve kar etme özgürlüğünü geçirdi. (‘Türkiye için Ergenekon medyası’ bu anlayışın bir versiyonudur.) Endüstriyel medya, bu yapısıyla gerek ulusal gerekse küresel ölçekte başta askeri-endüstriyel kompleksler olmak üzere, çok uluslu şirketlerle ve bu neo-liberal düzenin devamını sağlayan ulusal iktidarlarla çok yönlü ve oldukça kirli ilişkiler içerisine girdi.

Bilgi giderek ticari amaçlı bir silaha dönüştü. Endüstriyel medyanın ortaya çıkmasıyla medya sahipliği oligopollerin, büyük grupların eline geçerek tekelleşti. Bu gruplar medya dışında ciddi hacimli işlerle meşgul oldu ve medyayı, çıkarlarını korumanın, istedikleri siyasal yapıyı yaratmanın bir aracı kıldılar. ‘Kitle iletişim araçları’ dediğimiz teknolojik sıçrama da bu düzeni sağlamlaştırdı ve etkisini artırdı. Şimdi işte bu düzen yıkılıyor...

Not: Yeni Dünya Düzenini, medyayı,ağ toplumlarını Özgür Uçkan’la ‘Wikileaks Yeni Dünya Düzenine hoşgeldiniz’ kitabında anlattık. Burada yazılanları komik duruma düşmeden eleştirmeye heves eden, ama okuduğunu anlamayarak, Taraf’ın kadrolu mizah yazarı durumuna düşen, Roni Margulies gibiler için kitabı öneririm. Kitap tabii Roni’nin 20. yüzyıldan kalma dünyasından farklı dünyaların kapılarını da açıyor. Bildiğin gibi değil Roni...

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yorumlar (1)

  • Ad Soyad Giriniz...
    Ad Soyad Giriniz...
    3.03.2012 02:26

    sayin altan bir ulke ki kendi halkina yapilan vahsetleri gormez ona buna yetisip onun bunun yasini tutmak amaci ile ikinci besinci artiksayisini unuttugum kiyimlar organize etmeyi marifet sayip destekler oulkenin disardan bakanlarin gozunde nasil bir intiba birakabildigini biz yurdisinda yasayipta biraz gercekleri gormeye calisanlarin nasil utanc icinde insanlara turk oldugumuzu soyleyemedigimizi her halde bir demokrat olarak anlarsiniz yazik cok yazik

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums