Gökyüzüne uçmak istiyorum kanatlarım bir çıksa

  • 25.12.2016 00:00

 Koyu bir hüzün vardı 2016’da. Bol bol acı düştü yüreğimize az biraz da umut. Bir yılı geride bırakırken o hüzün, fotoğraf ajansı AFP’nin seçtiği fotoğraflara da yansıdı. Yazarımız Cem Sancar da bu seçkiyi, kendine has kalemiyle yorumladı... Sancar’ın Suriyeli bir mülteci küçük kızın iç sesini dillendirdiği cümlesi ise galiba hepimizin dileği!

Suriye'nin melekleri
Esad'ın bombaları patlayınca ilk evimiz yıkıldı. Bahçedeki kömürlüğe sığındık. Sonra IŞİD geldi kömürlük yıkıldı. Sokağın başında kesildi kelleler. Biz çok korktuk, film çekiyorlar sandık. Ama değilmiş. Sonra komşularımız öldü tek tek. Sonra babam hepimizi topladı. Köpeğimi orada bıraktım. Adı Kıtmir. Ne yapıyordur acep? Hep yürüdük, bir kamyon bulduk, sonra yürüdük, ne çok yürüdük. Başka insanlar bağırdı bize. Niye ülkemizi bıraktık diye! Ülkemizi bırakmadık ki biz. O bıraktı bizi. Annemin bileziklerini verdiler de yemek yedik. Annem hep hasta. Babam hiç konuşmaz. Üç kardeşim kayboldu, şimdi Makedonya'dayız. Almanya cennetmiş, öyle diyor babam. Çalışır çabalarız hiç olmazsa. Annem kardeşlerime ağlıyor her gece. Allah'ın takdiri diyor babam, olsun bak hiç değilse sürünüyoruz ama bombalardan uzakta. Gökyüzüne uçmak istiyorum, kanatlarım bir çıksa...


GÖZYAŞLARIMIZLA GELİYORUZ
Sakın ağlamaktan korkarız sanma. Mezopotamya'yız biz. 124 bin Allah dostunun ayağının tozuyuz. Bizim buralar göz yaşını kalbin incisidir diye kutsi sayar. Hakikaten peygamberler sofrasıdır bu toprak, klişe değil.
Bir yanlışlık var bu işin içinde!
İsa'nın, Musa'nın, Muhammed Mustafa'nın torunlarıyız. Hakk'ın yalnız bırakılmış çocukları. Bulacağız yeniden hafızamızı.
Evet, göz yaşlarımızla. Evet yitirdiklerimizin yası ve mukaddes acımızla. Sırların sırrında yıkanıyoruz. Ve o bitmez tükenmez umudumuzla.
Geliyoruz gözyaşlarımızla...


AĞZIMLA KUŞ TUTARIM
Ağzımda öter bülbül. Kanatlarım var. Ağzımda öter bülbül. Dinler misiniz?


HALEP ORADAYSA ARŞIN BURADA
Hürmetle ayağa kalkıyorum.
Karşımda Wikipedia. Asimile bir Doğuyum ben. İnternette geçmişimi arıyorum.
Osmanlı şehirciliğinin klasik bir örneği olan Halep'in özelliklerinden biri de Kayşani ismindeki taşın yapılarda kullanılmasıymış. Halep Kalesi, hanlar, hamamlar, çarşılar, camiler, medreseler bu taşlardan yapılmış. Halepliler evlerini taş kaplama yapmışlar hep bunun için. Selçuklu, Eyyubi, Memluk ve Osmanlı izlerini taşıyan Halep; Bursa, Konya, İstanbul'un buluşması gibiymiş.
Böyle giriyor reytingi yüksek batılı ansiklopediler konuya. Tamamen Fransızlar olaya!
Urfa'da. Urfa mı dedim Halep'te birçok etnik kökenden topluluk yaşamaktaymış. Halep halkı esas itibari ile Arap ve Türkmen. Çok az sayıda Ermeni, Süryani, Yahudi, Kürt, Çerkez. Şehir merkezinin nüfusu çevresi ile birlikte 4 milyondan fazla olduğu tahmin edilmiş. Ulaşım karayolu, havayolu ve demiryolu ile sağlanmakta imiş. Kayseri Havalimanı, pardon Halep, Suriye'nin ikinci en büyük havalimanıymış.
Halep, "2006 İslam Kültür Başkenti" unvanını kazanmış. Hikaye!
Sonra bir şiir anneannelerimizin dilinde:
"İşte geldim gidiyorum
Şen kalasın Halep şehri
Çok nan ü nimetin yedim
Helal eyle Halep şehri..."
Lafı uzatmanın alemi yok.
Halep şehri. Medeniyetimizin ziyneti.
Ve bir ana oğlun konuşan ellerindeki, içimizi dibine kadar burkan o hıçkırma isteği.
Ey Halep Şehri.


AFGANİSTAN
Bi' çakarım!


MANİLA'DA MAHKUM OLMAK
İnsanlık büyük sınavdan çakmıştır kavlimce....


BEYAZ ADAM DOYMAZ, SURATSIZDIR
(Kızılderili atasözü)


Bu gezegenin kahramanları
Hiç düşündünüz mü nasıl da romantiktir gün batarken İstanbul, boğaz, uzakta Boğaziçi Köprüsü.
İşte o köprünün üstüne geldi kondu bir 15 Temmuz gecesi cehennem kuşu. Robot edilmiş askerleriyle kendi halkının üstüne bir kabus gibi çökmek istedi ihanet
Ama halk, o halk değildi. Çıktılar, sardılar tankları. Çıktılar kavradılar nasırlı elleriyle, çıktılar gencecik kızlar, kadınlar ve erkekler. Dur, dediler kabusa. Dur, daha ileri geçme
Dur, izin vermeyeceğiz bizi bölmene...
Sonra bu gezegende ilk defa yendiler darbeciyi, ruhunu kaybetmişi, kendini başkasına kul etmişi.
Gece şahit oldu buna. Bütün gezegen duydu! Bütün kulaklar çınladı: Bir Türkiye var, bir Anadolu var, ki darbe yendi!
Unutma...


İSTANBUL KONUŞUR
İnsanlarla savaşı ne zaman sona erdireceğiz Amerika?
Al şu atom bombanı... sok.
Kafam bozuk Amerika, bir de sen üstüme varma,
Kafam yerine gelene dek şiir miir de yazmayacağım
Söyle bana Amerika ne zaman melekleşeceksin sen?
Ne zaman anadan doğma olacaksın
Ne zaman bakacaksın mezarlıktan Amerika?

Bende bir ermiş olma isteği uyandırdın
Bu tartışmayı çözmek için bir başka yol olmalı
Sen de korkunç musun Amerika yoksa bu bir oyun mu?
Saplantımdan döneceğimi sanıyorsan aldanıyorsun
Öyle üstüme varma Amerika, ne yaptığımı biliyorum ben.
Allen Ginsberg-Amerikan beat şairi- "Amerika" şiiri


NE VARSA SEN DE VAR BEBEK
Önce kitap yırtıldı, fitne fücur, kazma çukur bezirganlarca. Işık kaybolunca çaldı çanı iç savaşın. Ademden önceye döndü ne varsa.
Afrika'ya asıl kıta derler. Hatta Hz İsa'nın aslında kara olduğu söylenir. O Afrika.
Kara kıta bir zamanlar Cezayir'in Sufi komününden fışkıran Müslüman korsanlarıyla korku salardı kafir züppelere. Öyle ki, tir tir titrerdi kral da kraliçe. Emin olun çok öyküler vardır çıkmamış gün yüzüne.
Şimdi Osmanlı flamalarını yitirmiş Afrikalı delikanlılar, Libya'dan, evlerinden, Beyazların kıtasına kaçarken o ellerdeki bebek var ya!
Boğulmasın diye havaya kaldırılan o çocuk. O esmer vicdan, onun işte Türkiye, titredik üstüne.
Bu ülke, yanarken bağrı uzattı elini ta ona, ta oradaki unutulmaz sancağa...


İHTİŞAM
Kuzey Nijerya'nın Kano sokaklarında müzisyenleriyle geçit töreninde, Kano Emiri Sanusi. Çöpten geçiyor Emir bütün şatafatıyla. Ve balkonda bayramlıklarıyla ahali. Dünyanın özeti sanki...


HAVAİ FİŞEK HIRSIZI
Meksika'da adam almış kaçırmış şenlikteki fişek-atarı! Öyle sırtında ateşler koşmuş sokaklarda.
Düşündüm de hani o şiir var ya: "Sen kendi sesinle kül olursun kerem gibi yana yana" diyen o müthiş şiir. Yanmışı var, diyesim geldi! Yanmadan da pişilmiyor. Yanana hiçbir şey olmuyor, aksine gücü kuvveti artıyor. İnsanın yürek közlerine aysbergler dayanmıyor, demek istedim.
Ardından bir hayal kurdum. Gittim, yakaladım adamı tam kaçarken, fotoğrafın kenarında yakaladım. Sordum -size göre meczup bana göre âşık Meksikalıya- "N'aptın kendini müdür?" diyerekten.
"2016 denen çirkinden aldım kaçırdım neşeyi, kalbinize yaktım bu ateşi!" Dedi.
"Hey dünya, hey Masiva. Hey birer ayet gibi gezenler. Hepinize kaybedilmiş cennetlerden mecazlar, misaller getirdim, getirdik. Alın işte!"
Dedi.
Yeni yıl mübarek olsun inşallah, diye ekledi...

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Resmi İlanlar

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums