Belki bir umut daha...

  • 19.10.2015 00:00

 Yaralı bir toplum olduk, nicedir. Nicedir kalplerimiz yaralı, ruhlarımız yaralı. Kanıyoruz…

Ölülerimiz var. Biz ‘sağ’ kaldık. Yaralı kaldık. Öylece. Kalakaldık.
“Paylaşmak sağaltır” derler. Ağlamak.. Dertlenmek.. Dertleşmek.. Anlamak ve anlaşılmak. Ölüye saygı da bunun içindir. Taziye de. Yas tutmak ve yası olanın önünde kafasını öne eğmek de.
Ölülerimizin acısı bir yandan ve öte yandan da acısıyla, yarasıyla öylece kalakalmak. Paylaşamamak yani…
Biz, ne zaman böyle yaralı, hasta, ruhu sakatlanmış bir toplum olduk. Hep böyle miydik yoksa ve artık, erteleyip durduğumuz yüzleşme sorunlarımızın arsızlığı, huysuzluğu, suçluluğu mudur bizi ‘biz’ olmaktan çıkartıp bırakan kendi haline...
Her şey bir yalandan mı ibaret idi; hani biz ‘birlikte’ anlamlıydık, değerliydik, güçlü ve güvenliydik. Yalan mıydı, hani ‘biz’ demokrasiyi keşfetmiştik nihayet, özgürlük ancak ve sadece ‘öteki’ olanın haklarını savunduğumuz zaman buluyordu anlamını, kıymetli oluyordu ve bizi daha fazla ‘biz’ yapıyordu…
‘Biz’ ne zaman vazgeçtik demokrat olmaktan, özgürlükleri özü ve anlamıyla savunmaktan, birbirimize dosdoğru bakmaktan. Yüzüne bakmaktan. Gözlerine bakmaktan. Hani özgürlük, birbirinin gözlerine bakabilmek yüzü, gücü ve güveni olabilmekti ya…
Paylaşmak insanın acısını unutturmaz belki ya, dindirir bir parça, iyi gelir ruhuna, ‘hayat devam ediyor’ gerçeğine uyum sağlamak, yaşamak ve yürümek gücü verir. Bunun içindir, acıların öğrettiği deneyim önemlidir. Toparlanırsın. Ayağa kalkarsın. Ve ölülerinin anısı, bir daha iyi olmak ve başarmak azmi olur. Bunun içindir, acılar olgunlaştırır insanı derler. Ve bir toplumun ‘biz’ olma hikâyesi, yaşadığı acıları varlığına bir ‘deneyim’ olarak kazandırmasının hikayesidir sonuçta. Adına da ‘tarih’ deniyor…
Herkes kendi mahallesine kapanmış olarak acıyacak, ağlayacak, kanayacak ve sadece kendi hikayesinin sahibi olmaktan başka hiçbir hassasiyeti olmayacaksa, orada bütün sorunlar anlamını kaybetmiş demektir.
Ankara katliamı üzerine konuşmak, eleştirmek, sormak, yorum yapmak, ‘Ne oldu?’ demek, ‘Neden oldu?’ demek mahkeme kararıyla yasaklandı. Her şey ‘tabak gibi’ gözler önünde iken hem de. Bu yasak, bizi ‘biz’ olmaktan çıkartanların sorumluluğu önüne konulmuş işe yaramaz bir paravandır. Çünkü görünüyorlar işte. Yasakların, baskıların arkasına gizlenseler de. Nasıl kapatabiliriz ki gözlerimizi?
Katliamla ilgili konuşmak yasak, peki aynadan yansıyan Türkiye manzarasını hangi yasağın arkasına gizleyeceksiniz?
Onlar öldü. Biz ağır yaralıyız. Kanıyoruz. Bu gerçeği gizlemek değil birbirimize göstermekle yükümlüyüz.
Belki hâlâ bir umut daha, bir ihtimal daha vardır diye…

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums