Bu maddelerle sivil anayasa olur mu?

  • 21.06.2011 00:00

Siz, anayasanın başlangıç kısmı olmamalı, diyorsunuz. Neden?” diye soruyor Taraf’tan Tuğba Tekerek.

“Çünkü başlangıç kısımları resmi ideolojinin saklandığı yerdir” diyor Prof. Dr. Mustafa Şentop.

Mesele tam da bu...

Ve aslında demokratlarla öyle olmayanlar arasındaki gerilim de buradan çıkıyor.

***

Seçim öncesi demokratik bir anayasa istediğini söyleyen CHP, şimdi anayasanın ilk üç maddesi için “bizim kırmızı çizgilerimiz” diyebiliyor.

Ve kendisinden ümitlenenleri bir kez daha hayal kırıklığına uğratıyor.

Herkes biliyor ki, “Anayasanın ilk üç maddesinin değiştirilmesine karşıyız” demek, “anayasayı değiştirmek istemiyoruz” demektir; çünkü 12 Eylül’ün ruhu tam da oradadır.

Mesele şu:

Mevcut anayasanın 2. maddesi devlete bir ideoloji biçiyor. Bununla da kalmıyor, ideolojik çerçeveyi ayrıntılandıran ve perçinleyen “Başlangıç” hükümlerine atıf yapıyor.

Peki “Başlangıç”ta ne var?

Bugün şikayet ettiğimiz her şey!

İnsandan, insan onurundan, bireyden değil, “Yüce Türk Devleti”nden başlıyor. Sonra sözü “Atatürk milliyetçiliği”ne ve” inkılaplar”a getiriyor. Yani “resmi ideoloji”den söz ediyor; devletin ideolojik tarafsızlığını daha baştan reddediyor ve onu bir taraf olarak konumlandırıyor.

Milli Güvenlik Konseyi oradan parmağını sallıyor bize; “hiçbir faaliyet”in “Türk milli menfaatleri”, “Atatürk ilke ve inkılapları” ve başka bir sürü bir şey karşısında koruma göremeyeceğini söylüyor. Yetinmiyor, özgürlüğün üstünden bir de bize özgü laiklikle geçiyor.

***

E zaten bütün kavga da buradan kopmuyor mu?

Aslında hepimiz biliyoruz ki, sivil ve demokratik anayasa isteyenlerin itiraz ettikleri içerik tam da bu. Bayrak falan değil. Kimsenin başkenti Çorum’a taşımak gibi bir derdi de yok!

Yine hepimiz biliyoruz ki, resmi ideolojinin egemen olduğu bürokratik cumhuriyetten yana olanlar bu maddeleri bunun için savunuyor, tarafsız devletin ve evrensel hukukun egemen olduğu demokrasiden yana olanlar da bunun için karşı çıkıyor.

***

Geçen Pazar İstanbul’da, “Demokratik Anayasa Hareketi”nin tartışma toplantısında bunu da konuştuk.

“İlk üç madde dediğimiz zaman Kenan Evren ve Milli Güvenlik Konseyi üyelerinin dilini konuşuyoruz. Kendisini 12 Eylül’den kurtarmak isteyen bir hareketin dili bu olmamalı” dedi Prof. Turgut Tarhanlı. Ve ekledi:

“12 Eylül’de Danışma Meclisi’nin hazırladığı taslakta bile yoktu bunlar. Sonradan anayasa taslağının Konsey önündeki görüşmeleri sırasında eklendi. Dolayısıyla 12 Eylül’ün mağduriyetini yaşamış kesimlerin, partilerin seçim sonucunda bunları kırmızı çizgileri ilan etmeleri trajikomik bir durum.”

***

Keşke CHP de bünyesinde Şentop gibi demokrat isimlere yer verseydi.

Birileri ona, hem demokratlık iddia edip hem de “demos”un, yani halkın kendi kurallarını koyma hakkını tanımamasının tutarsızlık olduğunu anlatsaydı.

Demokratlaştığını söyleyenlerin bunu kanıtlamaları için daha büyük bir sınavın olmadığını da... 

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yorumlar (1)

  • mehmet arif sarısözen
    mehmet arif sarısözen
    17.09.2013 14:30

    mısır halkının kadim örgütü ihvan hareketiyle, suriye de bu gün odak gibi görünen el kaide ve uzantısı hareketleri bir tutmak, aynılaştırmak cehalet değilse emperyal hesaplara bulaşık fikir cinliğidir. el kaide, 1979 sovyetlerin afganistana girmesi sürecinde organize olmuş, anti komünist mihverde bir örgütlenmedir. cia dan tutun batının bir çok gizli servisinin içinde fink attığı bu teşkilat, bu gün yine aynı servislerin; o servislerin ait olduğu ülkelerin bölgedeki çıkarlarının korunması bağlamında kullanılmaktadır. türkiyenin, bölge ülkeleriyle girdiği olumlu ilişkiler, israile karşı blinen tutumu, ve 30 yıllık çatışmanın nihayete erdirilmesi demek olan çözüm sürecinin ivmesinde; bölge gücü olma potansiyelinin yükselmesiyle; kaynağında iç dinamikten ziyade dış dinamiklerin esintisinde şekilenen arap baharı; başta mısır olmak üzere suriye ve diğer kimi bölge ülkelerindeki denetlenemez gelişmeleri karşısında suriyede iç savaş kızıştırılmış, ardından mısırda ihvan iktidarı darbeyle devrilmiştir. bu gelişmelerin ana yönünün; ekonomi ve iç barış yoluyla güçlenmekte olan türkiyenin önünü kesmek olduğu açıktır. emperyal güçlerin türkiyeye karşı bu hamlesi, türkiyede akp iktidarına karşı ardı ardına yenilen muhalefet ve vesayetçi güçleri; önce çözüme darbe hesaplı gezi olaylarıyla, ardından bölgenin orijinal yapısında var olan mezhep çatışmalarını türkiyeye ithal etmek için olmadık tertiplere girmiş, şimdide suriye üzerinden çıkmazlaşan durum hesaba katılarak, türkiyeye bu kez dış politika penceresinden saldırıya geçmişlerdir. özellikle suriyedeki el kaide ve iran faktöründe gelişen kanlı çatışmaların adeta müsebbibi gösterilmek istenen türkiye ve ak parti hükumetinin suriye ve mısırdaki ilkeli duruşunu gölgelemek, hükumetin emperyal güçlerin kontrol ettiği el kaide ve benzeri örgütlerin işbirlikçisi gibi gösterilmek istenerek, hariciyede doğacak sıkıntıları iç siyasette koz olarak kullanılmak istenmesi; ak partiye karşı iflas eden gezi hamlesinin yeni bir versiyonundan ibarettir.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums