İslamcı Kürtler neden aktörleş(e)medi?

  • 12.01.2016 00:00

 Yukarıdaki soru asıl itibariyle bölgede bugün yaşananların kaynağına inmek için çok kritik, dokunulmamış, bakir bir alan olarak karşımıza çıkıyor. Zira İslamcı/Dindar Kürtlerin bölge siyaseti içerisinde aktörleş(e)memesi, Kürt coğrafyasının tepeden indirgemeci tarzı siyaset ile sekürleşmesine ve dolaysıyla toplum üzerinde etkili olan din, medrese, mele/molla gibi kurumların güç kaybetmesine neden oldu.

90’lı yılların başından itibaren derin devletin ve PKK’nın Dindar/Müslüman Kürtleri hedef alması, bölgedeki İslamcı entelektüel kuşağın hicrete zorlanması, öldürülmesi, toplumsal tabanı olan cemaatlerin lağvedilmesi/dağıtılması, İslami STK’ların kapatılması ve Müslümanların zindanlara atılması gibi sebepler, bölgedeki manevi ve sosyal dokuyu bozdu. Derin devletin faili meçhul cinayetleri, köy yakmaları, kötü, ağır ve insanlık-dışı, onur kırıcı muameleleri ve red ve inkâr politikalarıyla köyden kente kontrolsüz göç başladı, kentlerdeki sosyal/siyasal/ekonomik yapı “İslamsızlaştırma” projesine uygun hale getirildi.

Bu projeyi hazırlayan “mühendisler”, şüphesiz sadece bölge ile sınırlı kalmadı. Batı’daki İslami yapılara da baskılar yapıldı, Müslümanlar ağır bir zulümden geçirildi.

Ne var ki, Batı’da Müslümanlara yapılan baskı, karşıt bir ideolojiyi yahut sekülerizmi topluma empoze edecek bir yapıyı ya da örgütü güçlendirmezken, Doğu’da PKK gibi Marksist/Sosyalist silahlı bir örgütü güçlendirdi. Dahası, PKK’yı daha da işlevselleştirerek İslam’ın toplum üzerindeki etkinliğinin azalması sağlandı. Öte yandan 1.Cumhuriyetçilerin ve ittihatçı zihniyetin miras bıraktığı acılar ve toplumsal travmalar PKK’yı siyasallaştırmaya da yaradı. PKK, böylesine geniş bir spektrumda neşvu nema buldu ve haliyle bölgenin İslamsızlaştırılması projesi başarılı oldu.

Bu başarının detaylarına girmeden şunu söylemek de fayda var: PKK’nın varlığı, siyaset-dışı, legal/illegal kurumlara ve yapılara alan açtı. Vesayetin yaşaması için en büyük oksijeni sağlayan PKK’nın bizatihi varlığı oldu. Zira PKK ile mücadele, devletin derin tarafını ve siyasetin gayri-meşru tarafını güçlendirdi, büyüttü.

Buraya kadar anlatılanlar, İslamcı/Dindar Kürtlerin neden aktörleşemediğinin tarihsel arka planıydı.

Ancak bundan daha önemlisi, İslamcı/Dindar Kürlerin özellikle 2002’den itibaren, yani 13 yıllık Ak Parti iktidarında neden aktörleş(e)mediği sorusudur.

Bam teli tam da bu noktadır.

Çünkü Ak Parti, Muhafazakâr/demokrat bir parti olarak ortaya çıktı ve dolaysıyla hem Muhafazakâr kimliği hem de demokrat kimliği, İslamcı/Dindar Kürtlerin küllerinden yeniden doğması ve 90’lar öncesindeki etkinliğine dönmesi için önemli bir fırsat ve sebepti. Beklenen buydu. Fakat bu dönüşüm olmadı. Batı’daki İslamcı/Dindar Türkler yeniden aktörleşirken, Doğu’daki İslamcı/Dindar Kürtler bu iyileşme ve dönüşüm sürecinden nasiplenemedi.

Şüphesiz bunun birçok sebebi var. Bu sebeplerin masaya yatırılması, teşhisin konması ve teşhisten sonra uygun reçeteler ile çözüm bulunması, önümüzdeki sürecin en hassas konusudur.

Öyleyse nedir İslamcı/Dindar Kürtlerin aktörleşmesini “engelleyen” sebepler?

Sırayla gidelim:

1-Ak Parti, kendi bünyesine aldığı İslamcı/Dindar Kürtleri hem doğru seçemedi, hem de onların siyaset arenasında çok fazla konuşmasını istemedi.

2001’de teşkilat kurma aşamasında, bölgedeki il ve ilçe başkanlıklarının birçoğu “geleneksel siyasetçi ailelere” teslim edildi. Sonraki yıllarda, listeye konan adayların birçoğu Kürt meselesinde hem kendi partilerinin hem de HDP’nin gerisinde kaldı. Ak Parti’nin Kürt meselesinde attığı adımlar/reformlar ile Ak Parti’nin Kürt Milletvekilleri arasında “söylem bazında” en az 3 yıl oldu hep. Makas hiçbir zaman kapanmadı. Siyasetçiler, pratiğin çok gerisinde bir retorik geliştirdi. Bunun yanı sıra Ak Parti’nin “kitle partisi” olduğu gerekçesiyle parti içerisindeki Kürt siyasetçilerinin “pasif siyasetçi” olmaları istendi. Söz gelimi Kürt meselesi ile ilgili herhangi bir tartışmada HDP Milletvekillerinin hemen hepsi o radyo senin bu televizyon benim deyip canhıraş propaganda yaparken, boy gösterirken, “Kürt hakları savunuculuğu(?) postuna” otururken, Ak Parti’nin Kürt Milletvekilleri, siyasetçileri konuş(a)madı veya konuşturulmadı.

2-Ak Parti, bölgede yeni(den) bir sınıf oluşturmak, sekülerleştirme projesine karşı Müslümanları korumak ve etkinleştirmek için (kalıcı) adımlar atmadı.

Ak Parti’nin Çözüm Süreci’ne en hazırlıksız yakalandığı nokta da burası. Barış sağlandığında, silahlar gömüldüğünde bölge nasıl bir bölge olacak? Siyasi açıdan bölge, çoğulcu, demokratik bir bölge mi olacak,yoksa Kürtler için İkinci Kemalizm döneminin açıldığı bir bölge mi olacak? Siyasi hegemonyayı kırmak ve “ötekine” yaşam hakkı tanımayan zihniyeti pasifleştirmek için nasıl bir yol izlenecek? Soruları çoğaltmak mümkün. Ne var ki, Ak Parti tüm bu sorulara esaslı cevaplar bulamamış ve haliyle gereğini de layıkıyla yapamamıştır. Bölgedeki İslami yapılar, STK’lar ve medreselerin önünü açmamış, onlarla ciddi bir ilişki kuramamıştır. Çözüm Süreci boyunca seküler/laik zihniyeti muhatap almış, Müslüman Kürtleri küstürmüş ve yalnız bırakmıştır.

3-Ak Parti, Kürt (siyasetinin) terminolojisini kullanmamış, gasp edilen Kürt haklarını iade ederken gösterdiği cesareti, Kürt haklarını ifade etmekte gösretememiştir.

En önemli nokta burasıdır. Zira Ak Parti’nin bugüne kadar beceremediği ve dolaysıyla bölge siyasetinde HDP’nin gerisinde kaldığı nokta burasıdır. Bu nedenle burayı açmak gerekiyor.

Ak Parti, hem Türklerin hem de Kürtlerin partisi olmasına rağmen, hem Türklerden hem de Kürtlerden oy almasına rağmen, algı yönetimi, dil ve retorikte Türklerle Türk olabildiği kadar Kürtlerle Kürt olamamıştır.

Her ne kadar bu tespit, kısmen tarihsel süreç, kısmen de “Türk-İslamcı damarla” alakalı olsa da bugün artık bu zihniyetin Ak Parti içerisinde bir karşılığı olmamalıdır. Ya da bu tarihsel hafızanın parti içerisinde varlığını sürdürmesine izin verilmemelidir. Çünkü PKK’nın zayıflaması, doğrudan Ak Parti’nin Kürt siyasetçilerinin ve İslamcı/Dindar Kürtlerin dil ve retorikte en az HDP’liler kadar aktörleşmesiyle ilintilidir. Ancak bu konuda Ak Parti henüz yolun başındadır. Sözgelimi coğrafi anlamda kullanılan “Kürdistan” kelimesinin kullanılması alerji yaratmaktadır. Bir devleti değil, yüzyıllardır Kürdistan diye anılan coğrafyayı gerçek adıyla anmak, “Kürdistan” diye ifade etmek bile şüpheyle karşılanmaktadır. Bu, Ak Parti gibi devrimci-reformcu bir partiye yakışmamaktadır. Kaldı ki, bu tip kavramları kullanmaktan korkan/kaçınan bir Ak Parti, bölgede her daim HDP gibi “suistimal siyaseti” yapan partilerin oluşturduğu rüzgârın gerisinde kalmaya devam edecektir.

4-Kürtlere ait tüm söylemler, ritüeller, figürler, Kürt kahramanlar, Kürt edebiyatı ve Kürt (siyasi) terminolojisi tamamen seküler bir zihniyetin insafına terk edilmiştir.

Bu çok ciddi bir kriz ve paradokstur. Kürtlerle alakalı neredeyse bütün konuları siyasette dolaşıma sokan neden HDP’li, seküler, sol siyasetçilerdir? Kürt siyasetinin öznesi, etkeni, aktörü neden Ak Parti değil de HDP’dir. Tersinden soralım: Ak Parti, Kürt siyasetinde niceliksel olarak var olmasına rağmen neden niteliğe önem vermeyip “edilgen ve pasif” bir görüntü çizmektedir? Neden Kürtlerin hak ve özgürlükleri, talepleri hususlarında gündemi belirleyen değil, gündemi belirlenen konumundadır? HDP, suiistimal etmek için bile olsa Kürtlerle ilgili herhangi bir konuyu açmadan, gündeme sokmadan, patentini almadan önce Ak Parti o konuyu/konuları açmaz, gündeme sokmaz, patentini almaz? Kürtlerle alakalı her meseleden nemalanan ve hatta bu meselenin çözülmesini istemeyen siyasi parti atak yapıyor ama Kürtlerle alakalı tüm meseleleri çözmek isteyen, asla nemalanma konusu yapmayan Ak Parti defans yapıyor? Bu siyaset tarzı sürdürülebilir mi? Rasyonel mi?

Misal, yakında sokağa çıkma yasakları tamamen kalkacak ve operasyonlar sona erecek. Muhtemelen, HDP Milletvekilleri, seküler/laik/sol siyasetçiler gidip bölgeyi karış karış gezecek ve “devlet yaptı” temalı inanılmaz güçlü bir propaganda süreci başlatacak. Böyle durumlarda neden Ak Parti; tüm Kürt Milletvekillerini, siyasetçilerini, teşkilatlarını, ilgili kurum ve kuruluşlarını oralara gönderip ana aktör olmanın gereğini yapmazNeden hep geride kalır?

Neden sadece HDP’nin iddialarına cevap vermekten ibaret olan bir siyaset tarzı yürütüyor Ak Parti?

Neden hep defans ve savunma siyaseti yapıyor Ak Parti’nin Kürt siyasetçileri?

Kürt meselesinin çözülmesi için her türlü reformu/icraatı yapmasına rağmen neden doğru ve etkili bir şekilde yaptıklarını anlatamıyor Ak Parti?

Ak Parti’nin Kürt Milletvekilleri neden hala “Kürt değilmiş gibi” konuşuyor?

Daha cesur olamazlar mı? Bölgede, TBMM’de, medyada, orda, burda, her yerde… Daha cesur konuşmaları için onlara fırsat verilemez mi? Ya da teşvik edilemezler mi?

Son tahlilde, PKK’nın zayıflamasını istiyorsak, Müslüman Kürtleri güçlendirmemiz gerekiyor.

Unutmayın, Kürtler, masaya yumruğunu vuran, Kürt gibi düşünen, Kürt gibi hisseden ve Kürt gibi konuşan, defans değil atak yapan güçlü siyasetçileri daha çok benimser, daha çabuk içselleştirir. Kürtler, korkak, çekingen siyasetçileri içselleştirmez, benimsemez.

Ak Parti’nin tüm bunları fark etmesi gerekiyor. Gereğini yapması gerekiyor.

Bunlar yapılmazsa, İslamcı/Dindar Kürtlerin ve Ak Parti'de siyaset yapan Kürt siyasetçilerin önü açılmazsa, Ak Parti, sosyoloji havanında su dövmeye devam etmiş olacak.

Daha kötüsü, günün sonunda, “o kadar yol, havaalanı, köprü, üniversite yaptık, hâlâ neden HDP’ye oy veriyorlar” sorusunu sormaya ve bu eğilimin sebeplerini anlamamaya devam edecek.

Şimdi zaman, İslamcı/Dindar/Müslüman Kürtlerin ve siyasetçilerin en az Seküler/Laik/Sol Kürtler ve siyasetçiler kadar cesur olma zamanıdır.

Zaman, sahaya inme, her yerde boy gösterme, her yerde olma ve her yeri kapsama zamanıdır.

Var olmadığınız yer, var olmadığınız alan, hiçbir zaman sizin yeriniz, sizin alanınız değildir, olmayacaktır da...

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums