CHP’nin Kürtlerle imtihanı ve yeni rotası

  • 3.02.2018 00:00

  CHP kongresinin sonuçlarından sürpriz çıkar mı? Parti’nin gidişatını kongre sonuçları etkileyebilir mi? Tahmini zor değil ancak peşin hükümlü olmak istemem, bekleyip yazmakta fayda görürüm. Ancak bugünden bakınca CHP’nin vücuduna uymayan yeni bir elbise giymeye çalıştığını da görüyorum. İradesi var-yok onu bilemem ancak bu elbisenin gövdeye uygun dikilmediği ayan beyan görülüyor. CHP tabanı ve seçmeni moda tabirle ona “bizimlesin ya da bizimle değilsin” mi diyecek zamanla göreceğiz!

1965’lerden beri kendisini “ortanın solu” olarak tanımlayan Parti’nin bu yeni kılığını Kongre’den çıkan ekip şekillendirecek. Bu nedenle bugünkü Kongre sonuçlarının CHP’nin geleceğini etkileyeceğini düşünenlerdenim.

CHP ROTAYI NEREYE ÇEVİRDİ?

Son zamanlarda CHP’li vekillerden duyduğumuz açıklamalar  “CHP rotayı nereye doğru çevirdi” sorusunu sorduruyor. Mesela CHP İstanbul vekili Eren Erdem’in “Türkiye ve İran savaşsa İran’ın yanında olurdum” açıklaması bunlardan birisi. Vekillik sıfatı bir tarafa, söz konusu olan İran olmasa bile “kimin vekilisin” sorusunu sorduracak bir açıklama değil mi?

İşin tarihi ve trajikomik başka bir tarafı daha var. Eskiden başörtülü olduğumuz için CHP’liler bize ikide bir İran’ın yolunu gösterir “başınızı örtüyorsanız İran’a gidin” diye bağırırlardı. Nereden nereye gelinmiş. Görülen o ki şu an millete düşmanlığı devlete yöneltip savaşta onları tutacak noktaya kadar vardırmışlar. Hayret ki ne hayret! Tutarsız ki ne tutarsız!

Eski konsolos vekilin küfürlü sözleri, Daeş’e konsolosluğu bırakıp ardından bölgede Türkiye’yi terör örgütleriyle işbirliği yapmakla suçlaması ayrı bir garabet. Son olarak ise CHP İzmir vekili Selin Sayek Böke Habertürk’ten Kübra Par’a verdiği röportajdaki sözleri “CHP rotayı nereye çevirdi” sorusunu sordurtuyor.  (İran İslam Devleti kurmak olmasa gerekJ)…

Efenim, CHP vekili Selin Böke parti olarak “PYD’yi terör örgütü kabul etmek için yeterli istihbari ve kurumsal bilgiye sahip olmadıklarını” söylüyor. Yani kısaca “PYD terör örgütü değildir” diyor.

Hepsini üst üste koyunca ortaya çıkan durum ise kendi parti genlerine aykırılığın ötesinde seçmen açısından da bir tuhaf! Parti’nin seçmen tabanı İzmir profili, söylemindeki hedef kitlesi ise Diyarbakır. Bu arada PYD’ye terör örgütü demeyen CHP’nin Diyarbakır’da aldığı en yüksek oy oranı %1,50. Yanlış görmediniz yazıyla yüzde bir buçuk. Minimal bile denemez. Mikro belki! Bu söylemler mikroyu nasıl etkiler konusunu araştırma şirketleri mutlaka çalışmalı. Ne kadar oy getirir ne kadar götürür bakmakta fayda var. Diğer taraftan programın ilerleyen bölümlerinde Selin Böke öyle bir merkez sol tanımlıyor ki; sol tarihini yazanları mezarda ters çevirecek cinsten. Bir de onu omurgaya oturtuyor. CHP’nin genlerini bilmesek içlerine HDP kaçmış diyeceğiz.

Selin Böke’nin açıklaması üzerine bir dostum “Vah yazık Türkiye’nin ikinci büyük partisi DHKPC’nin eline geçti” dedi.  Yorumunu biraz haksız bulduğumu söyleyince de “Dev-yol, Dev-sol’un güçlü olduğu zamanlarda bile CHP örgütleri böyle ele geçirilmemişti, delegeler bile ona göre seçilmiş” yorumunu yaptı.

Tüm bunların üzerine “CHP rotayı nereye çevirdi” sorusu haksız bir soru mudur? Bu arada aynı kuşağın insanı olarak birbirimize sempati beslemesek de anlaştığımız, başörtüsü yüzünden çokça tükürüklerine, hakaretlerine maruz kaldığımız Kemalist İzmirli teyzelerin konuya ilişkin fikirlerini merak etmekteyimJ Onların hakkını koruyorum.

İDRİS KÜÇÜKÖMER İLE CHP

1987’de kaybettiğimiz aydınlardan İdris Küçükömer’in “Düzenin Yabancılaşması” isimli kitabından alıntılıyorum. İdris Küçükömer darbe sonrası CHP’nin giydiği yeni elbisenin “ortanın solu” olarak tanımlandığı dönemi yazar. “CHP lideri sık sık “biz başlangıçtan beri ortanın solunda idik, sosyalist değiliz ve olmayacağız ve bizim asıl rakibimiz TİP demektedir. Mücadelesi emperyalizmin tam istediği bir mücadeledir. CHP iktidara gelirse ancak Türkiye solcularının yetersizliğinden ve dış güçlerin oyunundan yararlanarak olacaktır.” İdris Küçükömer CHP’nin “devleti kurtarma misyonu” edinmesini ve bunun bürokrasideki örgütlenmesini anlatırken işi kuruluş yıllarına kadar götürür. İ. İnönü’nün Ulus Gazetesi’nde yayınlanan hatıratından nakleder. (S. 96) “İkinci İnönü savaşları sırasında Bursa’dan geriye doğru göçen ve içinde subay ve ailelerinin bulunduğu bir kafileye rastlanır. İ. İnönü şöyle anlatır: ‘Kafileyi durdurdum. Subayları bir kenara topladım. İçinde bulunduğumuz vaziyeti bilmelisiniz. Bundan başka subay olarak da yerinizi bilmelisiniz. Padişah düşmanınızdır. Yedi düvel düşmanınızdır. Bana bakın dedim. Kimse işitmesin millet düşmanınızdır.”

Bugünün CHP’sini izlerken keşke değişim bu millet kısmında olsaydı demeden edemiyorum.

CHP’NİN KÜRTLERLE İMTİHANI

Bu imtihan çetin ve zor, tarihe bakmak yeterli. Erol Toy 1925’te “Büyük Kürt Ayaklanmasını”  hem sürüp atan Türkiye’ye ders verilecek, hem dinin elden gitmesi önlenecek ve hem de Bağımsız Kürdistan kurulacaktı diye anlatmaya başlar. Yine dış güçler devrededir. Türkiye dışarıda Musul’a bakarken içerde tutuşmuştur. Diyarbakır, Muş, Çapakçur’da cephe açılır, bir süvari alayı pusuya düşürülerek…” diye başlar. Kendi paçasının derdindeki Türkiye bütün dikkatini içe çevirmek zorundadır. Musul’un İngiliz işgaline sessiz kalmıştır.” Ülkenin ama bir taraftan da CHP’nin tarihini anlatır bu satırlar. (S.107-dünden Yarına Türkiye Cumhuriyeti)

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums