Barışa kadar müzakere zafere kadar savaş

  • 17.08.2014 00:00

 Önümüzdeki günlerin Kürt sorununda neye gebe olduğuna dair değerlendirme yaparken iki alternatifin iç içe geçeceğini dikkate almalıyız. Kürtlerin yaşadığı coğrafyada ne savaşlar kolayca son bulur, ne diplomasi tümüyle devre dışı kalır.


Sınırların fiilen anlamını yitirdiği ve en azından insani dayanışma ve duyarlılıkla kader birliğinin alt yapısının oluştuğu günlerden geçiyoruz. Masa başında, toplantı salonlarında kurgulanabilecek olandan çok daha sahici bir işbirliği zemini fiilen gelişiyor.

Şahidi olduğumuz insanlık dramının doğal olarak beraberinde getirdiği tepki, aslında geleceğin yol haritasının da köşe taşlarını döşemektedir. Kürtlerin yaşadıkları ülke rejimlerini değişime zorlayan kavgaları aynı zamanda bölgesel ittifakların da ortamını hazırlamaktadır. Savunmasız halkları sadece korumakla kalmayıp direnmeye motive eden yaklaşımı ile PKK, uluslararası meşruiyetinin koşullarını da adım adım olgunlaştırmaktadır.

Türkiye siyasetinde Kürt sorununun işlevi artık net biçimde tersine dönmüştür. Uzun süre demokratikleşmeyi engelleyen bir bahane gibi sunulan ve özgürlükleri hayata geçirmemenin mazereti olarak ileri sürülen Kürt sorunu, artık bu negatif algı odağı olma pozisyonundan çıkmıştır.

Kürt sorununun çözümü, bölge enerji kaynaklarına ucuz ulaşım, AB başta olmak üzere dünya ile iyi ilişki kurabilme aracı olarak görülmesi sadece devlet hesabı değil, toplumsal algı mevzusu olmaya başlamıştır.

Bu nedenle bir yandan Kürtlerin bölgesel güç kazanımından kaygı duyuyorken bile iç politikada çözüm ve müzakereden yana olmak bir zorunluluktur adeta.

Cumhurbaşkanlığı seçiminin yerinden oynattığı taşlar siyaseti yeniden dizayn edecek ölçektedir. CHP’nin ulusalcı kadroları kısmen etkisizleştirecek bir hamle ile direksiyonu sola ve Kürt hareketine doğru kırma ihtimali önümüzdeki günlerde konuşulur olacaktır.

Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığına çıkması ile iktidar partisi içinde yaşanabilecek gelişmeler başka bir dinamik olarak önümüzde durmaktadır. Gül’ün partinin başına geçmesine direnildiği ve geciktirildiği ölçüde seçim takviminin erkene çekilmesi zorunlu gözükmektedir.

Sonunda kaçınılmaz olarak Gül’e dönecek olan tablonun, ara formül ve geçiş dönemi planlamaları ile yönetilebilmesi kolay olmayacaktır. Özellikle üç dönem kısıtlamasında ısrarın etkin bir isyana dönüşmemesi için alınacak tedbirler fazla işe yaramayabilir. Liderlik konusunda Gül’ün radikal hamle yapmaya yatkın olmadığı herkes tarafında ifade edilmekle birlikte, gelişmeler tersini yapmaya mecbur bırakabilir.

Tüm gelişmeler, yeni bir muhalefet odağının ne kadar büyük bir fırsatla karşı karşıya olduğunu göstermektedir.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums