Genelkurmay hangi davalara, nasıl müdahale etti, açıklayın!

  • 13.08.2013 00:00

 İlker Başbuğ, 9 Ağustos 2013 tarihinde Hürriyet gazetesine, Ergenekon davası kararı ile ilgili olarak gönderdiği mektubu şöyle bitirmişti:

"Bu karar tartışmasız şekilde, Türkiye Cumhuriyeti'nin anayasal bir kuruluşu olan Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Başkomutanlık Karargâhını ve dolayısıyla Türk Silahlı Kuvvetleri'ni yasadışı silahlı bir terör örgütü olarak ilan etmektedir. Aksini düşünmek, konuyu saptırmaya çalışmak ve yalan yanlış önyargılı yorumlarla savunmaya kalkışmak akıl, mantıkdışı olup, kamuoyunu da asla tatmin etmez. Unutulmasın ki; Genelkurmay Başkanı Türk Silahlı Kuvvetleri'nin komutanıdır. Kurumsal olarak Türk Silahlı Kuvvetleri'ne yöneltilen haksız, asılsız ve ağır saldırılara karşı da kurumunu korumak zorundadır. Bugün, Genelkurmay Başkanlığı makamında oturan komutan, verilen bu kabul edilemez karar karşısında, kurumsal sorumluluğu gereği olarak, Sn. Başbakan'ın da kabul etmeyerek tepki gösterdiği bu konuda, devam eden sessizliğini sürdürecek midir?"

Kendisi mektup yazmayı seven bir kişi. Daha önce de çeşitli kereler, "siz nasıl bana terörist dersiniz bre densizler" tadında mektuplar yazmıştı. Ve biz öylesine sıkıyönetim koşullarında yaşıyoruz ki bu mektuplar çarşaf çarşaf gazetelerde yayınlanmıştı. Genelkurmay Başkanı'ndan terörist olup olamayacağı ayrı bir tartışma konusu, Başbuğ kamuoyuna yönelik savunmasını asıl olarak bu iddia üzerine oturtuyor ve "Bizzat başbakanın atadığı Genelkurmay başkanı nasıl terörist olabilir!" diye kaç gündür korosuyla beraber bağırıyor. Genelkurmay başkanından terörist olur diyerek hızla geçelim ve asıl tartışma konumuza gelelim.

Fikret Bila'nın dün Milliyet'te yayınlanan özel haberinde Genelkurmay Başkanı Necdet Özel'in, İlker Başbuğ'un bu çağrısına verdiği gayri-resmi yanıt anlatılıyor. Belli ki Necdet Özel hem resmi bir açıklama yapmak hem de Başbuğ'un sorusunu yanıtsız bırakmak istememiş. Necdet Özel'in Fikret Bila dolayımıyla anlattıkları İlker Başbuğ'un mektubundan da beter, çünkü tam da yok edilmesi gereken militarist zihniyeti gösteriyor. (http://gundem.milliyet.com.tr/aslinda-hic-susmadik-ki-/gundem/ydetay/1747946/default.htm)

Aslında hiç susmamış!

Fikret Bila'ya göre, Necdet Özel'in yanıtı,"aslında hiç susmadık ki" anlamına geliyormuş. Şimdi bu ne demek oluyor? Genelkurmay bu davaların hangi aşamalarında nasıl müdahalelerde bulundu? Madem susmadıysa kiminle neler konuştu?

Fikret Bila aldığı yanıtlardan birini şu şekilde aktarıyor;"Siz sanıyor musunuz ki Sayın Cumhurbaşkanı'nın ve Sayın Başbakan'ın İlker Paşa'yla ilgili olarak yaptıkları açıklamalarda Özel Paşa'nın iyi ilişkilerinin ve verdiği bilgilerin hiç payı yoktur? Özel Paşa'nın sesi belki dışarıdan duyulmuyordu ama devlet katında duyması gereken yetkililer hemen her gün duyuyorlardı. Bu bakımdan Genelkurmay Başkanı'nın, komutanlara yöneltilen suçlamalar, tutuklu yargılanmaları ve nihayet verilen ağır cezalar karşısında sesiz kaldığını düşünmek haksızlık olur. Özel Paşa samimiyetle her fırsatta duyduğu derin üzüntüyü yansıtmış; bir Genelkurmay Başkanı'nın terörist ilan edilmesinin, TSK'nın terör örgütü olarak gösterilmesinin kabul edilemeyeceğini yüksek tonla devlet katında sık sık dile getirmiştir."

Cumhurbaşkanı ve Başbakan'ın hangi açıklamaları Necdet Özel'e dayanarak yapılmıştır?

Bu açıklamalara Necdet Özel'in müdahalesi nasıl olmuştur? Özel, Cumhurbaşkanı ve Başbakan'dan ne söylemelerini istemiştir?

Genelkurmay başkanından terörist olup olamayacağına yine Genelkurmay başkanı mı karar vermektedir? Bu yargıya müdahale değil de nedir? Necdet Özel'in bu müdahalesi ne zaman, ne şekilde olmuştur?

"Üzüntüm çok derindir"

Fikret Bila, aldığı yanıtlara şöyle devam ediyor; "Keza bir başka yanıtta Özel Paşa'nın hissiyatını "Bu durum beni ve TSK'yı çok derinden yaraladı, üzüntüm çok derindir, ailelerin çektiği büyük acıyı aynen paylaşıyorum" diye yansıttığı da vardı."

Ne zamandan veri TSK, mahkeme kararı hakkında açıklama yapma yetkisine sahiptir, TSK'nın bu konudaki ayrıcalığı nereden kaynaklanmaktadır. Acaba Necdet Özel, KCK'dan tutuklu bulunanları aileleri, Hrant Dink'in ailesi, Cemal Temizöz'ün katlettiği fail-i meçhullerin aileleri, Veli Küçük, İbrahim Şahin gibilerin kararlarıyla ölenlerin aileleri için de aynı üzüntüyü duymakta mıdır, duymaktaysa neden bugüne kadar bu konularda değil de sadece Ergenekon davası kararı konusunda açıklama yapmıştır?

Elinden geleni yapmış

Fikret Bila, Necdet Özel'in sessizliğini şöyle açıklıyor; "Eğer Özel Paşa medya üzerinden açıklamalar yapsaydı hem tutuklu komutanlara zarar verir hem de yargıyı etkilemeye çalışmakla suçlanırdı. Bunun örnekleri önceki komutanlar döneminde yaşandı. Bu nedenledir ki, Özel Paşa bu yöntemi doğru bulmadı ve söyleyeceklerini resmi zeminlerde, ikili görüşmelerde dile getirdi ve her gün de takip etti. Anayasal zeminlerde yetkili kişilere hukuki durumu açıklayarak, yöneltilen suçlamaların mesnetsiz olduğuna ilişkin hukuki dayanakları aktararak, askeri hukuk ve hukukçuların görüşleri ile bilgi ve belgelerin ışığında sorunun çözümü için samimi ve büyük bir çaba gösterdi. Göstermeye de devam ediyor."

Anlaşılan üzerinde öyle bir basınç hissetmiş ki Necdet Özel, medya aracılığı ile konuşmama kararını bozup Fikret Bila aracılığı ile anlatmış her şeyi. Özetle,"ben elimden geleni vallahi de billahi de yaptım ama ne yapayım bu kadar oldu" demiş.

28 Şubat ve Balyoz tahliyeleri

Açıklamaların son bölümünde ise 28 Şubat ve Balyoz davası var.

Fikret Bila şu şekilde aktarıyor;"Keza 28 Şubat davasında gerçekleşen 38 tahliye ile Balyoz davasında ve temyiz aşamasında emir-komuta altındaki, görece düşük rütbeli sanıklar lehine verilen kararlarda, Genelkurmay'ın bilgi, belge ve görüşlerinin hukuki ve yasal dayanak oluşmasına katkı verdiği de yanıt mahiyetindeki değerlendirmeler arasındaydı."

Bu ne anlama geliyor? Genelkurmay 28 Şubat ve Balyoz davalarına hangi aşamada, nasıl müdahale etmiştir? Bu yargı sürecine müdahale değil de nedir?

Ve açıklamalar şöyle bitiyor; "Ve nihayet başta İlker Paşa olmak üzere komutanlar hakkında verilen ağır cezalar konusunda askeri kanadın gerekçeli kararı beklediği ve Yargıtay aşamasında kamuoyu vicdanında yer bulacak adil kararlar çıkacağına inandığını da eklemeliyim."

Bu cümleyle Genelkurmay Yargıtay'a aba altından sopa mı göstermeye çalışıyor? Davanın Yargıtay aşaması Tarım Bakanlığı'nı ilgilendirmezken Genelkurmay'ı neden ilgilendiriyor, Genelkurmay'ın ayrıcalığı nereden kaynaklanıyor?

Necdet Özel çeneni kapa!

Biz bu ayrıcalığın nereden kaynaklandığını biliyoruz. Bugüne kadarki alışkanlıklardan, "bu ülkede ben demeden kuş bile uçmaz" anlayışından ve geleneğinden yani militarist zihniyetten kaynaklanıyor.

Darbe karşıtları olarak bugüne kadar İlker Başbuğ ne zaman konuşsa "çeneni kapa dedik", şimdi aynısını Necdet Özel için söylüyoruz. Necdet Özel çeneni kapa!

Ama Necdet Özel'in çenesini kapamasını beklediğimiz kadar yukarıdaki sorulara ilgililerden yanıt bekliyoruz. Genelkurmay tüm bu davalara nasıl müdahale etti, açıklayın!

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums