Doğru ‘zaman'da, doğru yerde yazmak

  • 3.01.2015 00:00

 Zaman'da yazmaya, Zaman'da yazmanın yazana itibar getirdiği, bazı arkadaşların ‘Zaman'da yazmak' için araya aracı koyup rica minnet ettikleri bir demde torpilsiz ve temennâsız başladım.

20 seneyi geçmiş olmalı. Kültür ve sanat servisinin editörlerinden Ömer Faruk kardeşim ‘keşfetti' beni. Önceleri haftada bir deneme tadında şeyler yazıyordum, derken sonra haftada 2'ye çıktı. 2001'de gazete, yeni bir çehreye kavuşunca taşınınca cennetten yani Kültür-Sanat köşesinden çıkartıldım ve politika sayfasına düştüm. Öyle zannediyorum okuyucularım için eğlenceli ama benim için baştan çıkarıcı bir transferdi bu. Artık yazılarımda bol miktarda lider ve parti adı geçiyordu; liderlere yanlışlarını gösteriyor, partilere akıl veriyor, devletin nasıl işlemesi gerektiği hakkında bürokratların kulağını çekiyordum. Sadece bu kadarı bile gösterir ki Türk gazetelerinden birinde köşe yazmak, en azından tam teşekküllü bir kamu hastanesinin psikiyatri servisinden altı ayda bir, ‘Aklı henüz başındadır; henüz mesleki deformasyona uğramış gibi görünmüyor ama yine de bunların sağı-solu belli olmaz!” yollu rapor almayı gerektiren netâmeli bir meşgaledir. Bu önemli notu, köşe yazarı olmayı, kariyerlerinin en yüksek noktası olduğuna inananlar için buracığa eklemeyi zaruri gördüm.

Gün geldi Zaman'da yazmak, bir kısım konu-komşunun, bir kısım akraba ve taâllukatın, hısım ve ahbabın, ‘Sen hâlâ Zaman'da yazıyor musun; vah vah; Allah kurtarsın!” tarzında hayret ve târizlerini mûcib olacak rizikolu bir meşgale oluverdi. O günlerde Türklerin ‘Sosyal Güvenlik' kavramına ne kadar büyük ve abartılı bir önem atfettiklerini şaşırarak öğrendim: Orta yoldan ayrılmamalı, hiç bir konuda öne çıkmamalı ve asla gönüllü olmamalıydım; hele hele ‘istikrar'ı bozucu şeylerden dikkatle uzak durmalı, ‘Elle gelen düğün-bayram' kelâm-ı kibarından (!) ve memleket büyüklerinin ayak tozundan zinhar ayrılmamalıydım.

Onlara önceleri, ‘Ben sizin gibi düşünmüyorum; böyle düşündüğünüz için sizi yargılamam ama kendi adıma haklı olanın yanında yer almaya karar verdim' dedimse de kısa zamanda vazgeçtim, çünkü bu türlü bir fikir içtihadında ısrarı etmem onlara, kendilerine yöneltilmiş kışkırtıcı bir meydan okuma gibi görünüyordu.

Bugün itibarile meslektaşları, çalıştıkları gazetelerden kayyum ve polis zoruyla atılap kaldırımlarda sürüklenen, yazar arkadaşları hapishanelerde gün sayan bir yazar olarak elbette mutlu değilim ama mutsuzluğumu ‘ben nerde yanlış yaptım' şeklinde okuyanlar yanılırlar. Yerimden memnunum, böyle bir demde Zaman'da yazmanın evlatlarımın onurla taşıyacakları bir miras olduğunu düşünüyorum. Vaktiyle Zaman'da bir köşe edinmek için tavassut arayan ikbâl ve emniyet düşkünleriyle arama şöyle okkalı bir mesafe girmiş olması da –niçin yalan söylemeli, hoşuma gitmeye başladı.

Bugünlerde Zaman'da yazmak işte böyle bir şey; güzel bir şey. Şu noktada ısrarlı ve iddialıyım: Basın dünyamızda hiçbir gazetenin yazarı, okuyucuları nezdinde, -sanki onların aile efradı imiş gibi- dua listesine girmek mazhariyetine erişmemiştir. Bu gazetede okuyucu ve yazar ilişkisi nevi şahsına mahsustur, biriciktir.

Bunlar iyi insanlardır; iyi aile babası, iyi anne, iyi arkadaş, güvenilir meslektaş, dürüst tüccar, çalışkan öğrenci, işini seven memur, emin refiklerdir. Allah'tan gerektiği gibi korkarlar ve birbirlerini Hakk'ı ve sabrı tavsiye ederler.

Doğru Zaman'da, doğru yerdeyim. Nice yıllara Zaman!

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (www.marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Hack Forum Hacker Forum Hack Forumu Warez Forumu Hacker Sitesi Hacking Forum illegal forum illegal forum sitesi warez scriptler nulled forum crack forumu hacking forumu illegal hack forumu hacking forums